BES Antalya Şubesi Sekreteri Zeynep Çetinkaya Sosyal Güvenlik Haftası ile ilgili basın açıklaması düzenledi. Çetinkaya, “Bu süreçte bırakın sosyal güvenlik haftası kutlamayı sosyal güvenlikten bahsetmek bile gerçekçi değildir” dedi

BES Antalya Şubesi Sekreteri Zeynep Çetinkaya Sosyal Güvenlik Haftası nedeniyle basın açıklaması düzenledi. Çetinkaya, “Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 2009 yılından bu yana her yıl 16 Mayıs’ı kapsayan hafta ‘Sosyal Güvenlik Haftası’ olarak kutlanmaktadır. Haftanın amacı sosyal güvenlik bilincinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması olarak ifade edilse de haftaya ilişkin kurum tarafından yürütülen faaliyetler göstermelik olmaktan öte gitmemektedir. Sosyal güvenliğin en temel tanımı toplumu hastalık, meslek hastalığı, işsizlik ve yaşlılık gibi sosyal ve ekonomik risklere karşı koruma altına alan sistemler bütünüdür. Bu tanımdan hareketle ülkemizin içinde bulunduğu sağlık ve sosyal güvenlik siteminin her geçen gün piyasaya açıldığı, emekliliğin özellikle 1 Ekim 2008 sonrasında çalışma hayatına girenler için fiilen ortadan kaldırıldığı bir süreçte, bırakın sosyal güvenlik haftası kutlamayı sosyal güvenlikten bahsetmek bile gerçekçi değildir” ifadelerini kullandı.

“BOŞ SLOGAN”

Sosyal güvenlik sisteminin iki temel unsuru sağlık ve emeklilik hizmetleridir diyen BES Antalya Şubesi Sekreteri Zeynep Çetinkaya, “Sağlık alanında yaşanan piyasalaşma sağlık kurumlarını ticarethaneye yurttaşlarımızı da müşteriye dönüştürmüştür. Siyasi iktidarın övünerek ifade ettiği ‘Her Yurttaş Genel Sağlık Sigortası Şemsiyesi Altında’ ifadesi içi boş bir slogandan ibarettir. Her yurttaşın Genel Sağlık Sigortası kapsamında sağlık hizmeti alabilmesi için ya sosyal güvencesi olacak ya da genel sağlık sigortası primini yatırması zorunlu hale getirilmiştir. SGK’nın 2017 istatistiklerinde, toplam nüfusun yüzde 86,8 inin sosyal güvenlik kapsamında olduğu, nüfusun 13,2’sinin ise kapsam dışı olduğu kaydedilmektedir. Herhangi bir kapsamda sosyal güvencesi olmayan, çalışmayan, SGK’dan gelir ve aylık almayan 18 yaşını doldurmuş ve öğrenci olmayan ve aylık geliri asgari ücretin üçte birinden az olan 8 milyon yurttaş tespit edilmiştir. Altı milyon 400 bin yurttaşın aylık gelirinin asgari ücretin 1/3 ünden fazla olması nedeniyle Genel Sağlık Sigortası primi ödemesi gerektiği halde prim borcunu ödeyemediği görülmektedir” diyerek sözlerine devam etti.

“EMEKLİLİK SON BULMUŞTUR”

Antalya Şubesi Kadın Sekreteri Zeynep Çetinkaya, “Sağlık alanında piyasalaşma tüm hızıyla sürerken sosyal güvenliğin sisteminin diğer temel unsuru olan emeklilik sisteminde de durum farklı değildir. 5510 sayılı yasa ile 2008 yılı sonrasında çalışma hayatına girenler için emeklilik yaşı kademeli olarak 65’e yükseltilmiştir. Türkiye koşullarında emekçiler için emeklilik fiilen son bulmuştur. OHAL döneminde çıkarılan KHK’lerle keyfi ve mesnetsiz olarak üyelerimizin işine son verilmiş, kimi üyelerimiz ise açığa alınmıştır. Açığa alınan üyelerimizin neredeyse tamamı görevlerine geri başlatılmış olmakla birlikte ihraç edilen üyelerimiz OHAL komisyonu tarafından oyalanmaktadır. OHAL komisyonu marifetiyle ihraç olan üyelerimizin yargı süreçleri tıkanmaktadır. Yaşanan bu hukuksuzluklar toplam çalışanlar üzerinde de huzursuzluk yaratmış, yaratmaya da devam etmektedir” dedi.

“BES OLARAK TALEPLERİMİZ”

Büro Emekçileri Sendikası olarak taleplerimizi bugün burada bir kez daha ifade ediyor, tüm SGK emekçilerini taleplerimiz için ortak mücadeleye davet ediyoruz diyen Zeynep Çetinkaya, “OHAL KHK’leri ile işine son verilen ve açığa alınan üyelerimiz derhal görevlerine başlatılmalıdır. 666 KHK nedeniyle gasp edilen ikramiyeler derhal ödenmelidir, Aynı kadro dereceler arasında yaratılan ücret adaletsizliği ortadan kaldırılmalıdır. SGK GYS Yönetmeliğinin sendikamızın açmış olduğu davalar dikkate alınarak değiştirilmeli ve sınavlarda uygulanan mülakat kaldırılmalıdır. Uzman, Denetmen vb tüm kadrolar için kurum içinden sınav açılmalı, sınavlarda yaş şartı kaldırılmalı ve sınav sonuçları 2 yıl geçerli olmalıdır. Yeni ve kadrolu personel istihdam edilmeli, Sosyal Güvenlik Merkezlerine yeni kadro tahsis edilmelidir. Kurum denetim elemanları başta olmak üzere icra, işveren, tahsis ve gerçekleştirme görevlileri ile muhasebe personeli için iş-görev tazminatı, bankoda çalışan personel için yıpranma tazminatı ödenmelidir.  Mobbing uygulamalarının tespiti ve önlenmesi için her ilde Mobbing İzleme Kurulları oluşturulmalıdır. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kurulları oluşturulmalı, yönetmeliğe uygun olarak işyerlerinde işyeri hekimi ile işçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanı istihdam edilmelidir. 50 çalışanın olduğu işyerlerinde kreş açılmalıdır, Rotasyon uygulamaları durdurulmalıdır” diye konuştu. Kadir Demirel / GÜNDEM HABER