Antalya maalesef tarihinin en sıra dışı günlerini yaşıyor. Bir haftadır yangınla yatıp yangınla kalkıyoruz. Manavgat, Akseki, Gündoğmuş… Hayatını kaybeden insanlarımız, yanan ormanlarımız, çaresiz bir şekilde ölen hayvanlarımız… Birde bu arada üniversite öğrencisini katleden bir cani. Üstelik bu yaşasa meslektaşımız olacak olan kızımızı katleden kişi eğitimsiz bir uyuşturucu kullanıcısı değil, eğitimli bir mühendis. Tabi ki bunlar ülkemiz adına ne ilk ne de son olacak. Umarım yangınları çıkaranları da, cinayeti işleyeni de Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın. Ancak bu olaylar karşısında yetkililerin verdiği bazı tepkiler vardı ki, inanılır gibi değil. Kimisi gözyaşları ile bir başkası laubaliliği ile tüm Türkiye’nin gündemine oturdu. İşte bu tepkilerden yola çıkarak bazı yetkililer hakkında yorumlar yazdım. Gelin yangının yetkililerine bir göz atalım.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: Her ne kadar ilk gün Manavgat’ta bir gurup tarafından yuhalansa da, bence hükümet kanadının en samimi ismiydi. Uzlaştırıcı tavırları ile dikkat çeken Çavuşoğlu, şovdan uzak bir şekilde var gücüyle çalıştı. Antalya’yı terk etmedi.

Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen: İlçesi için döktüğü göz yaşları ile ülke gündemine oturdu. Kimseye ulaşamadığı için adeta sinir krizi geçiren Sözen, iki gün üzerini bile değiştirmeden halkın yanında yer aldı. Gelen gideni ağırlamak yerine Başkan Sözen, sürekli zamanını ateş hattında geçirdi. Başkanın bu tavırları görenlerin de gözyaşı dökmesine neden oldu.

Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek: Şimdiye kadar hep uzlaşmacı kişiliği ile bilinen bu nedenle de eleştiriden uzak duran Başkan Böcek, bu kez isyan etti. Gündoğmuş’taki yangın için yardım isteyen Böcek, belki de ilk kez bu kadar kontrolünü kaybetti. Yangının başından beri hep ön safhada yer aldı.

Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren: Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren, “Evleri kullanılamaz hale gelen vatandaşlarımız için TOKİ tarafından 20 yıl ödemeli, istedikleri şekilde evler yapılacak. Evi eski olan vatandaşlar, ‘Keşke bizim de evimiz yansaydı’ diyecekler” sözleri ile Türk gaf tarihine geçti. Özeren sözlerinin çarpıtıldığını söylese de kimse ikna olmadı. Özeren’in sözleri yangın kadar acıydı.

Ümit Uysal Muratpaşa Belediye Başkanı: Ümit Uysal, diğer ilçe belediye başkanları gibi hem çalışmalara katıldı, hem de yardım kampanyası ile dikkat çekti. Ancak Uysal’ı ön plana çıkaran helikopter kiralama girişimi oldu. Bu belki de yaşananlara en büyük isyandı. Uysal, elini taşın altına koyarak yangın söndürme helikopteri kiralamak için Rusya’da bir şirket ile anlaştı. Tarım ve Orman Bakanlığı’na pazartesi günü 18.49 itibariyle Adalya Vakfı olarak izin için başvuruda bulundu. Ben yazıyı yazarken hala yanıt gelmemişti.

Mustafa Balcı İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı: İnşaat Mühendisi Mustafa Murat Ayhan’ın Azra Gülendam Haytaoğlu’nu katletmesinin ardından, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Mustafa Balcı bir paylaşımda bulunarak, “Vahşice katledilen Azra kızımızı koruyup kollayamamanın yanı sıra, katil zanlısının yönetim kurulu üyemiz Mustafa Murat Ayhan’ın çıkmasının utancını bir ömür boynumda taşıyacağım… Özür dilerim kızım Azra… Çok üzgünüm…” Başkanın bu açıklaması doğrusu içimi çok burktu. Son yıllarda unutulan özür müessesesinin kendisi ile ilgisi olmayan bir konu ile ilgili bile böylesine işletilmesi, bence şıktı.

Şimdi konunun kahramanları ile ilgili küçük saptamalar yaptım. Bu mesleğe başlayalı 30 seneden fazla oldu. Çok sayıda Antalya özelinde söylüyorum milletvekili, belediye başkanı, bürokrat, STK Başkanı tanıdım, arkadaş oldum.  Bunların içerisinde yolda gördüğümde saygı ile elini sıktığımda var, saygıyla andığım da var, karşılaşmamak için yüzümü çevirdiğimde. İnsanların ne iş yaptığı değil, nasıl yaptığıdır ast olan. Mahkeme kadıya mülk değil beyler. Umarım göreviniz sona erdiğinde sokağa çıktığınızda hala size bir bardak çay ısmarlayacak insanlar bulursunuz.

Şimdi nereden aklıma geldiyse…

Mey Biter Saki Kalır

Her Renk Solar Haki Kalır

Diploma İnsanın Cehlini Alsa Da

Hamurunda Varsa Eşeklik Baki Kalır…

Esen kalın…