30.01.2018
Kimse bilmez sizin bildiklerinizi siz eğer paylaşmaz ve anlatmazsanız. Bilgiler yaşanmışlıklar ile doğrulanmış gibi hissettirebilir sizi, hedeflere ulaşmak için hedefin büyüklüğünü ve başarı oranını hesaplamadan sadece hedef belirlemek yaşamın bize neler yapmamız gerektiği konusunda zorluk olarak geri döneceğinden almak istediğimiz başarı ve kazanılması beklenen hedefler yerine içimizde saklı tutulan duygular dile gelmiş olur ki… Beklenen ve istenen her zaman bu değildir.
Çocuk olmak da zor.
Büyük olmak da zor.
Anne ve baba olmak zor…
Sebebi geçmiş öğretilerden gelen yanlış uygulamalar olsa gerek. Başarı deliler gibi çalışmak değil. Güven erken saatte eve gelmek değil. Nedendir bilinmez her şeyin başı sevgi ama gösterilmekten ve yaşatılmaktan korkulan tek duyguymuş gibi davranılıyor.
Akşamın karanlığı değildir tehlikeli olan, düşüncelerimizin karanlığıdır. Kendimizi haklı görme isteği üzerine kurulmuş ise dünyamız her bir birey bize karşıymış gibi gelir her zaman, asıl olan bu değildir de yine de bir karşıt görüş aranır her zaman ya da bize yandaş duygular yoksa haklılık payı azalacakmış gibi gelir…
Yaşam bizlere neler yapmamız gerektiği konusunda yardımcı olmak için öncelikle bizden veriler alır. Nelerden hoşlanırız, neleri severiz ve dahası işte.
Önemli olan yaşamın bize neler yapacağımızı söylemesi değil de bizim onu yaşarken neleri hissettiğimiz değil mi?