Burdur’un Bucak İlçesi’ne bağlı Boğazköy’de yaşayan Hanım Şengeze, 1995 yılından beri kayıp olan oğlunun fail ya da faillerine seslendi. Talihsiz kadın, “Oğlumun artık yaşadığına inanmak çok zor. Aradan 23 yıl geçti. Eğer öldürdüyseler bile yerini söylesinler” dedi

 

Bucak’ın Boğazköy Köyü’nde tam bir dram yaşanıyor. Bu köyde yaşayan Hanım Şangeze’nin bir oğlu askerde şehit düşerken, diğer oğlundan ise tam 23 yıldır haber alamıyor. Talihsiz anne, “Artık oğlumun yaşadığına inanmıyorum. Eğer onu biri öldürdüyse zaman aşımı oldu. Bende kendisinden davacı olmayacağım. Yeter ki oğlumun dua okuyacak bir mezarı olsun” ifadesini kullandı.

Oğlu Hüseyin Şengeze’nin 1995 yılında 17 yaşındayken kaybolduğunu belirten anne Hanım Şengeze, oğlunun katiline yalvardı. Oğlunun birinin yanında çalıştığını belirten talihsiz anne, “Oğlum 8 Kasım 1995 tarihinde işten geldi. Beni bir bahane ile dışarı gönderdi. Sonra kahveye gitmek için evden çıktı. Saat 01.00-02.00 gibi uyandım yatağına baktım. Ancak yatağında yoktu. Babasına söyledim, ancak babası kalkmadı. Beklemeye başladım. Komşumu aradım eşinle beraber Alanya’ya mı gitti diye sordum. Oda bana eşinin saat sabah saat 04.00’te işe gittiğini ve bizim evimizin önünde bir ticari taksi gördüğünü söyledi. Bizim köyümüze hiç taksi gelmez. Ben o taksi yoluyla çocuğumun kaçırıldığını düşünüyorum” dedi.

BAYAN KOMŞUYLA SOHBET

Sabaha kadar oğlum gelmeyince, yanında çalıştığı ustasını aradım. Ancak ona da ulaşamadım. Bende çıktım bağda, dağda onu aramaya başladım. Küçük oğlum, ağabeyinin akşam bir bayan komşumuz ile konuştuğunu söyledi. Benim oğlum bu bayanın eşi ile görüşmek için bekliyormuş. Bu beye ulaştık ancak o kahveden sonra oğlumu görmediğini söyledi. Ancak kahvede onu görenler, oğlumun ve bu beyin hararetli bir şekilde konuştuklarını anlattılar. Daha sonra ustası aradı işe gelmediğini, ancak korkmamamız gerektiğini söyledi. Biz ertesi gün karakolu aradık. Bu bey ve eşinden şikayetçi oldum. Herkes onların yaptığını düşünüyordu, biliyordu, ikili sohbetlerde söylüyorlardı. Ancak kimse ifade vermek istemedi. Polis araştırdı, bir şey bulamadılar. Oğlumun ölüsü olmadığı için hakim hiçbir şey yapmadı. Karakoldakiler geliyorlar araştırıp gidiyorlar üstünde durmuyorlar. Avukat tuttum, mahkeme araştırma kararı verdi. Her yeri araştırdılar bir sonuç alamadık. Oğlumun 2017 yılında SSK’ya giriş yaptığını öğrendik, ancak sonuç alamadık” dedi.

DESTEK İSTEDİ

Hem kendisinin hem de eşinin hasta olduğunu belirten Hanım Şengeze sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz devletten ve Cumhurbaşkanımızdan destek istiyorum. Benim oğlumun bulunması için bize yardımcı olsun. Ben oğlumun fotoğraflarını bile asamıyorum. Hakim bana dedi ki senin çocuğun, yaşasa bile biz senin çocuğunu bulamayız. Ben para, pul istemiyorum, ben oğlumun bulunmasını istiyorum. Ne olur Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan destek istiyorum. Oğlum bulunmadan dosyayı neden kaldırdılar?  Ben oğlumu bulmak istiyorum. Zaman aşımı deyip, dosyayı kapatıyorlar uğraşmıyorlar. Ben 60, kocam 67 yaşında. Ben okumamışım, bu işlerle uğraşamıyoruz. Ancak kimsede bize yardımcı olmuyor. Ne olur bana yardımcı olsun. Benim oğlum ölmüşse de, yaşıyorsa da ben bunu bilmek istiyorum. Şahitlerim çok ancak kimse destek vermiyor bana. Oğlumun bulunmasında ihmal var. Hiç kimse bu olayın peşinde düşmediler. Verdiğimiz dilekçelerde hiçbir kayıt yok. Çocuğumun bulunmasını istiyorum. En azından SGK işi açıklığa kavuşsun. Eğer oradan da bir şey çıkmıyorsa, oğlum öldürüldü demektir. Lütfen katili en azından ona ne yaptığını söylesin, bir yere gömdüyse yerini göstersin ki bir dua okuyabileceğimiz mezarı olsun.” YAPRAK ÖZER / ANTALYA GÜNDEM