Bu yıllarda yüklü borcun altına girmeden, ya da miras gibi bir piyango vurmadıkça ev sahibi olmak büyük hesaplar yapmayı gerektiriyor.
”On beş yıl önce şuradan da bir arsa almadık, ne kötü ettik şimdi şehir oldu. O zamanlar yolları bile yoktu doğru düzgün” diyen çok insan var.
Kırk beş yaşına gelmiş, çocuklarıma bir ev bırakayım diyen, gece gündüz çalışan babalar var.
Fiyatı uçtukça uçan kiralar, yüz astıran arsa fiyatları, konut fiyatları var.
BEŞ AYLIK MAAŞLA EV
Mortaage kredisi almadan,  oraya buraya borçlanmadan kendi el emeğiyle ev yapacak 22 yaşında genç ve evli bir marangoz düşünün. Cebinde 10 bin lirası var. Ve normal bir evin sadece mutfak yapım masrafı 10 bin lirayken, kendisi koca bir ev yapacak. Akıl almaz, dahice bir şey bu.
Öncelikle iki tane kamyonet arkası konteynırı alıyor. Bunun için para harcamıyor çünkü aldığı kişi tanıdık ve onlara marangoz olduğu için mobilya yapma sözü veriyor.
Onları büyük babasından kalma bahçesine koyup başlıyor yapılandırmaya. İşçi tutmak yok, betona para harcamak yok. Kendi evini, kendi zevkine göre tasarlıyor. Hazır bir ev, başkalarının zevkine göre yapılanmış bir yer değil.
Evli olduğu kadınla tasarlıyorlar. Öyle marka delisi değiller. İnternetten buldukları ikinci el fırın, ikinci el buzdolabı vs. çok cüzi fiyatlara alıp beyaz eşyaları tamamlıyor. Neredeyse kışın yakmalık olmuş olan oduna dönmüş tahtalar değerlendiriliyor. Dekorasyon eşyası oluyor. Evin her alanını ergonomik bir şekilde kullanıyorlar ve günışığını içeri dolduracak koca koca pencereleri de marangoz genç yine kendisi yapıyor, çıkma camlardan toparlayarak. Hiç hayal edemezken öyle müthiş bir ev yapıyorlar ki, kimse demez bu ev, bu paraya yapıldı diye.
Gayet klas, gayet havalı bir ev olup çıktı. Ayrıca vergiden de muaf, tapu da istemiyor. Çünkü geçici konut olarak geçiyor. İstedikleri zaman, evi olduğu gibi taşıyabilecekler.
EN BÜYÜK YATIRIM
Diyeceğim o ki başkalarının eline, başkalarının zevkine bakmayın. Kendinizi az bir çabayla ve azar azar yetiştirin. Siz üretin ve üretmek için tüketin. Yoksa zamanla tükenen, zamanı tükenen siz olursunuz. 45 yaşına geldiğinizde hala ev alırım diye düşünmek mahcubiyetine düşmeyin.
YILLIK KİRANIZ NE KADAR?
Bunu hesaplamaya kalkışmak bile büyük cesaret. Ortalama 950 lira dersek, yıllık kiranız 11 bin 400 Türk lirası. Elinize geçen ney? Bir hiç. Para alın terinin bir emeği, zamanınızı vererek kazandığınız bir kazanç, onu elde tutmak bir para deliliği değil, aksine emeğe sahip çıkma çabasıdır. Bu konuda yazmaya devam edeceğim.

İNCE ÇİZGİLER
• Yakmak ve pişirmek arasındaki
• Hoşlanmak ve sevmek arasındaki
• Nefes alıp vermekle, yaşamak arasındaki
• Küsmek ve soğumak arasındaki
• Yapmak ve Mış gibi yapmak arasındaki