Son iki haftada Türkiye’de beş, Antalya’da iki gazeteci, mesleğini icra ettiği için saldırıya uğradı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan ÇGD Antalya Şube Başkanı Engin Korkmaz, “Bu, korkunç bir tablo” dedi

Ülkemizde son dönemde artan şiddet olaylarından gazetecilerde payını aldı. Son iki haftada 5 gazetecinin saldırıya uğraması sonucu yerel ve ulusal basından birçok gazeteci, örgütlenme ve boyun eğmeme çağrısı yaptı. Mesleklerini icra ettikleri için saldırıya uğrayan gazetecilerden ikisi İdris Özyol ve Ergin Çevik, Antalya’da görev yapıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Antalya Şube Başkanı Engin Korkmaz, yapılan saldırıların normalleştirilmemesi gerektiğine vurgu yaptı. Gazetecilerin yalnızca mesleklerini icra ettikleri için bu saldırılara uğradıklarını ifade eden Korkmaz, yaptırımların ve cezai işlemlerin de bu kriter göz önüne alınarak yapılması gerektiğini belirtti. Korkmaz, “Son 15 günde kentimizde yaşanan iki, Türkiye genelinde yaşanan beş saldırı da gazetecilik faaliyetleri sonucunda oluşan saldırılardır. Bu korkunç bir tablo. Biz, bu saldırılara karşı hukuksal savaşımızı veriyoruz. Gazetecilerin yaptıkları haberler yanlış dahi olsa bunun karşılığı şiddet olmamalı. Gazeteci muhalif olmalı, eleştirel bakmalıdır zaten. Gazeteci, kentin aynasıdır. Doğrusuyla yanlışıyla, yaptığı haberlerle bulunduğu kenti yansıtır. Gazeteciler ne yazık ki son dönemde yaptıkları haberlerle değil, uğradıkları saldırılarla anılıyor. Basına yapılan bu saldırıları, vurulan bu darbeleri şiddetle kınıyoruz. Gazeteci özgürdür, eleştirel bakar, muhaliftir, yazar. Yazdıklarında da yanlış varsa, karşı taraf hukuksal olarak hakkını arar. Hiçbir gerekçe gazetecilik mesleğini icra ettiği için gazetecilerin saldırıya uğramalarına neden olamaz” şeklinde konuştu.

“KORKMADAN, YILMADAN YAZACAĞIZ”

Basın özgürlüğünde Türkiye’nin, 180 ülke arasından 157. sırada bulunduğunun altını çizen Engin Korkmaz, medyanın tekelleşmesi ve muhalif gazetecilere tahmmül edilememesinin buna etken olduğunu belirtti. Korkmaz, “Bugün gazeteciler hükümet aleyhine haber yaparken defalarca kez düşünmek zorunda kalıyor. “Acaba başıma bir iş gelir mi? Tutuklanır mıyım? İşimden olur muyum?“ kaygısı taşıyor.  Herhangi bir gazeteci, bir medya kuruluşunda işe başvurduğu zaman, yaptığı haberlerin iyi veya kötü olduğu değil, hükümete olan yakınlığı kriter olarak değerlendiriliyor” ifadelerine yer verdi. Saldırıların azmettiricilerinin bilindiğini ve korunduğunu düşündüğünü belirten Korkmaz, Antalya’da saldırıya uğrayan İdris Özyol’un, Muratpaşa Belediyesi’nde yaşanan bir olay hakkında görüş bildirdiği için, olayın kahramanı tarafından azmettirildiğini söyledi. Başkan Korkmaz, “MHP Muratpaşa İlçe Başkanı Talu Bilgili, Muratpaşa Belediyesi’nde yaşanan olayla alakalı görüş bildirdiği için İdris Özyol’a saldırı düzenletiyor. Saldıranlardan bir tanesi ilçe başkanının şoförü. Fotoğrafları mevcut. Bir başka olay, Aksu’da saldırıya uğrayan Ergin Çevik, oradaki bir semt pazarı hakkında köşe yazıyor. O pazarla alakalı devam eden bir dava var. Dava avukatının savunmasını köşesinde yayınladığı için karşı tarafın saldırısına uğruyor. Bu iki gazeteci de, mesleklerini yaptıkları için saldırıya uğradılar” dedi. Son olarak basına karşı artan şiddeti ve baskıyı değerlendiren Başkan Engin Korkmaz, “Bu olaylar, Türkiye’nin geldiği son durumun göstergesidir. Dediğim gibi basın, kentin aynasıdır. Demek ki Türkiye’de de, Antalya’da da ne özgürlük söz konusu, ne de adalet. Bu saldırıların, bizleri yıldırmaması lazım. Asla geri adım atmayacağız. Doğruları da, yanlışları da olduğu gibi aktarmaya, korkmadan, yılmadan yazmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi. YİĞİT ERASLAN/ÖZEL HABER