İdeoloji nedir diye söze başlamak istiyorum. Bana göre ideoloji bir yönetim sistemine inanmak ve onu gerçekleştirmeye çalışmaktır. Getireceğimiz sistem bizim idolümüzdür.

İdeoloji hakkında sözlükte farklı ama aynı yolu anlatan sözcükler bulabilirsiniz. Kimine göre ideoloji Dünya ve toplum hakkında birbirleriyle tutarlı olan inanç ve düşünce sistemi.

Dünyayı anlayıp değerlendirirken ve davranışlarımızda göz önünde bulundurduğumuz fikir ve inançların bütünü.

Bütün ideolojiler var olan bir dünya görüşünü ileri sürer, istenilen bir gelecek ve iyi bir toplum için model sağlar, politik değişimlerin nasıl olması gerektiğinin altını çizer.

Toplum yapısını etkileyen düşünce ve inanç sistemi.

Osmanlı Dönemi sonlarında koca imparatorluk emperyalist güçler tarafından bir anda yok edilerek ülke parçalandı. Bir avuç idol insan inançları doğrultusunda bir araya gelerek ölümüne öne atılarak ideallerini gerçekleştirmeye çalıştılar. Daha sonra bu bir avuç insanların önderi Mustafa Kemal oldu.  O günlerin bir avuç idealleri inançlarını Anadolu’ya yayarak halka anlattılar. Anadolu halkı onlara inanarak dişlerini tırnaklarını kanatarak inançla ideallerinin peşinde mücadele ettiler ve koskoca imparatorluktan bir avuç Anadolu’yu kurtardılar ve cumhuriyeti kurdular.

Mustafa Kemal yine İdealleri doğrultusunda kısa yaşamında ülkeyi çağdaş medeniyet sev iyesine getirmek için ülkede devrimler yaptı. İnanç vardı, idealler vardı. İdeolojileri vardı ve kazandılar.

Ülke 60-70 yılları arasında bir tekleme yaşadı. Bu kez ülkede bulunan bir avuç genç yine idealleri doğrultusunda sokaklara çıktılar.

Biz bunlara 68 kuşağı diyoruz.

Çok insan öldü, çok can alındı, kardeş kardeşi vurdu, aynı silah o kardeşi de vurdu. Emperyalist güçler uyanan halka karşı yeni ideoloji yaratarak kardeşi kardeşe kırdırmaya çalıştılar. Deniz Gezmiş’ler, Mahir Çayan’lar, Ömer Ayna’lar, Yusuf Aslan’lar, Hüseyin İnan’lar, İbrahim Kaypakkaya’lar.. O günlerin önde gelen isimlerdi. Emperyalistlerin uşakları onlara ölmeyi biçtiler…

Birçok genç, aydın, okuryazar ya öldürüldü, ya da cezaevlerinde çürüdü…

Yurt dışına kaçanlar yıllarca vatan hasreti yaşayarak ömürlerini tükettiler…

Gelelim günümüze. Günümüzde emperyalist güçler öyle bir eğitim sistemi ortaya çıkardılar ki dillere destan. Yerli uşakları görevlerini o kadar mükemmel yaptılar ki inanılmaz…

Televizyonda izliyorum, Show TV muhabiri gençlere soruyor ‘’Enflasyon’ ’nedir? Bilen yok…

A TV de bilgi yarışmasını izliyorum. Ülkenin en popüler Üniversitesinden mezun olan gençler, Profesörler, öğretim görevlilerinin daha ilk aşamada elenip bilgi birikimsiz genel kültürden uzak olduklarını üzülerek izliyoruz.

Siyasette en bariz örnek CHP ile MHP arasında geçiyor. Tamamen ideolojisini yitiren MHP iktidarın yanına geçmiş, taban da ideolojilerini adeta unutmuş yer kapma yarışında…

CHP ise çizgisi belli olmayan bir yola girmiş halkın düşünceleri umurunda bile değil. Ne ideolojisi kalmış ne inancı. Tek derdi nasıl olursa olsun partide ayakta kalma mücadelesini veriyor. Sosyal Demokrat olduğunu iddia eden CHP’de de İdeolojisini tüketmiştir. Koltuk kavgası derdiyle ayakta kalma mücadelesini veriyor. Emperyalist güçlerin birer kuklası halindeler.

Halk…

Siyasi ideolojisi olmayan halk ideolojisi olan bir avuç aydına düşmanca tavır içindedir. Daha doğrusu bu hale sokulmuş durumda…

Ülke borç batağı içinde…

Dünya’da ise prestijini kaybetmiş tek başına…

Amerika, Rusya, Avrupa üçgeni içinde cenderede sıkışmış ve çaresiz..

Umutsuz muyuz? Elbette hayır..

Bu ülkede daha çok Mustafa Kemal’ler var ki inanamazsınız….

Biz halkız yeniden doğarız ölümlerde…