03.04.2018

 

Türkiye de yaşanan adaletsizlik yaşamın her alanında kendini göstermektedir. Yıllarca vatanına, milletine hizmet etmiş milyonlarca emekli  yaşam savaşı verirken, 2 yıl içinde emekli olup binlerce lirayı hayat boyu çalışmadan cebe atarak yaşayanlar var. 

Ülkemizde kendi hakkını aramaktan aciz durumda olan 11 milyon emekli adeta bir koyun misali verimsiz topraklarda otlanmaya karnını doyurmaya hatta yaşam savaşı vermektedir.  Bunun da tek nedeni siyasettir.

Milyonları aşan emekli bir yandan 2 gözü 2 çeşme ağlayarak geçinememekten şikayet ederken, söz konusu siyaset olunca kurt kesilir. Kendisine reva görülen bu yaşamı adeta taparcasına kabullenmekte,  hatta şiddetle savunmaktadır. Kısacası adalet anlayışı, vurdumduymazlık, aldırmazlık almış başını gidiyor. Oysa  devletin verilerine göz atarsak tüm gerçeği çıplaklığıyla görebiliriz.

Maliye Bakanlığı kamu çalışanları ve emekli maaşlarına getirilecek zam oranlarıyla ilgili açıklama yaptı. Bakanlık açıklamasına göre, 2018 yılı Ocak ayından geçerli olmak üzere, kamu görevlileri ile memur emeklilerinin tamamının maaş ve ücretlerinde yüzde 4 oranında artış öngörülmüştü. 2017 yılı ikinci altı aylık döneminde enflasyon yüzde 5,69 gerçekleşti. Gerçekleşen bu enflasyon oranından kaynaklı olarak ilave yüzde 1,69 artış ile birlikte kamu çalışanlarının aylık ve ücretlerinde Ocak ayından geçerli olmak üzere toplamda yüzde 5,69 oranında artış yapıldı. Bu çerçevede aile yardımı ödeneği dahil en düşük memur maaşı 2 bin 721 TL’den 2 bin 893 TL’ye yükseldi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye’deki emekli sayısının 11 milyon 882 bin 732 olduğunu açıkladı en düşük işçi emeklisi maaşının bin 402 lira, en yüksek işçi emeklisi maaşının da 2 bin 596 lira olduğu belirtildi. Atila Sertel, ülkemizdeki emekli aylıklarının hem açlık hem de yoksulluk sınırının altında olduğunu söyledi.

SÜPER EMEKLİLER

Evet şimdi de  bizi temsilen meclise giden vekillerin maaşlarına bakalım, bir vekil en az 17 bin 969 lira maaş alır. Bizim gibi yaş doldurma veya 5 bin iş gücü gibi sorunu olmadan 2 yıl içinde emekli olur. 9 bin 594 lira emekli maaşı hak kazanır.

Erken seçim veya 2018 yılında ise erken seçim olsa, aldıkları 5 aylık maaşla kalacak vekil sayısı ise 300 civarında.

TBMM yönetimi, 7 Haziran seçimlerinde milletvekili seçilenlerin ‘özlük hakları ve maaşlarıyla’ ilgili tablo hazırladı. Önceki dönemlerden bu yana siyasete devam edenlerle, ilk kez seçilenlerin durumu, maaş açısından doğal olarak farklılık gösterdi. Ortak hakları ise sadece ‘diplomatik pasaport, ödenek, yolluk ve tedavi hakları’ olarak sıralandı. İşte milletvekillerinin mali durumunu ortaya koyan veriler:

150 milletvekili; hem vekil maaşı hem de milletvekili emekli maaşı alıyor. Daha önceki dönemlerde siyaset yaptıkları için bu hakka sahip olan bu milletvekilleri, diğerlerine göre en avantajlı olarak biliniyor. Bu vekiller, 7 bin 500 lirası milletvekili emekli maaşı olmak üzere toplam 22 bin 500 lira aylık maaş alıyorlar.

Nerede adalet…

Anlamayanlara kıssadan hisse bir hikaye sunuyorum; Hukuk Fakültesinde bir öğretim görevlisi derse girer ve bir öğrenciye adını sorar, öğrenci “Ali” diye cevap verir. Öğretmen bir anda,

“Defol bu sınıftan, bir daha asla dersime gelme” der.

Bütün öğrenciler şaşkınlık içindedir, neye uğradığı şaşıran Ali de sınıfı terk eder.

Herkes ne olduğunu anlamak için beklemektedir hiç birinden tek bir ses bile çıkmaz…

Hoca sınıftaki sessizlikle beraber ileri geri yavaş yavaş dolaşmaya başlamış bütün öğrencileri şöyle biraz süzdükten sonra, tabi bu arada herkes göz temasından kaçınıyor, başlamış derse.

Hoca: “Kanunlar ne için vardır?” diye sorar ve ders başlar…

Birçok cevap gelmiş, bir öğrenci düzeni korumak, diğeri toplumda yaşayan bireylerin hak ve hürriyetini sağlamak için, öbürü yaşam haklarını idame ettirmek, bir başkası devlete güveni, o devletin saygın bir vatandaşı olduğunu göstermek için, bir diğeri her yerde hakkını yasalar çerçevesinde arayacağını bilmek ve devletin vatandaşına haklarını nasıl arayacağını göstermek için…

Hoca başka diye tekrar sorunca bir öğrenci de “Adalet için” diye cevap vermiş.

Bu cevabı verene hoca parmağı ile işaret ederek işte aradığım cevap bu dercesine “Peki az önce arkadaşınıza adaletsiz davrandım mı?”, herkeste aynı cevap “Evet hocam.”

Öğretim görevlisi sınıf kapısını açarak dışarıdaki öğrencisini içeri alır ve teşekkür edip yerine geçebileceğini söylemiş, herkes bunun bir senaryo, oyun olduğunu anlamış.

Fakat hoca son sözlerini söylememiştir henüz;

“Peki buna hepiniz şahit oldunuz, neden tepki göstermediniz, bir açıklama istemediniz, arkadaşınızın hakkını savunmadınız!?

Herkes susar çıt yok. Hoca bakın sevgili arkadaşlar, bu olaydan hepinizin çıkarması gereken bir öğüt var, bunu size 100 saat sınıfta ders versem anlatamazdım der ve son sözlerini söyleyip dersi bitirir.

“Asla bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyeti de olmayın, o yılan bir gün mutlaka sizi de sokacaktır.”

“Adaletsizliğe şahit olup göz yuman insanlar haysiyet ve onurlarını kaybetmeye mahkumdur.”

“Bir şahsa karşı yapılan haksızlık, herkese karşı yapılmış bir tehdit demektir.”

İşte bizde ülkemiz insanlarında eksik olan budur…

Vicdan ve Adalet duygusu

Anlayana…

Haydi hayırlısı…