19.09.2017
Evrenin size neler vereceği, sizin evrenden neyi nasıl isteyeceğinizin yanında insanların içinde korkmadan ve zevk ile besledikleri nefret olduğu sürece ara istenilen mutluluklar yeterli olmayacak sanırım.
Olup biteni sakin bir kafayla incelediğinizde doğru kararlar alıp kendimizi acımasızca bile eleştirirken ne kadar da haklı görüyoruz değil mi. Yaşamın diğer kıyısında olup bitenleri…
Yaşam içinde yalnız başımıza kararlar almamız gerektiği anlar çok sık olacaktır. Bu kararlar bizim yaşam kalitemizi belirleyeceği için içimizde beslemekten korkmadığımız nefret duyguları ile alınmışlar ise o bir gün bizimle tekrar karşılaşacaktır. İşte doğru nedir diye düşünmek yerine alınan kararı yeni baştan sorgulamak yerine içimizde bir yerlerde saklı kalmış sevgi ile karşılamak olayları çözmemizde kolaylık sağlayacaktır. Evet. Bunu burada yazmak ve söylemek oldukça kolay gibi görünse de uygulamak oldukça zor… Çünkü o an bunları düşünebilecek akıl ve davranış yerini karakter değiştirmiş ikinci bir kimlik olarak dışarı çıkıyor…
Kayıplar bizde yaşanırken, asıl kayıplar bir sonraki nesillere aktarılmış oluyor. Onlar sizden aldıkları hesapçı tavır ve davranışları kodlanmış birer birey olarak önceden hazırlıklı birer savaşçı gibiler… Her duruma hazırlıklı hissettikleri ortamlarda artık sevgi arayan kimlikler olarak kendilerini buluyorlar. Evlenmek kolay ama aile olmak gerçek bir sevgi ve saygı ister…
İçimizdeki nefret ateşini söndürmedikçe huzur ve mutluluk dışarıda aranılan ve zor yetişen bir çiçek olmaya devam edecek demektir.
