MÜJGAN IŞIK / ANTALYA GÜNDEM

Tarım Orman İş sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, Orman Genel Müdürlüğü’nün Ormanları 98 Yıllığına Kiraya Vereceğini belirterek, “Dünya korona virüs salgın sürecinde insanı nasıl yaşatacağını düşünürken, ülkemizde Orman Genel Müdürlüğü, orman alanlarını “Özel Ağaçlandırma” adı altında yandaşa peşkeş çekmenin hesaplarını yapıyor” dedi

Korona virüsle mücadelenin verildiği şu günlerde Orman Genel Müdürlüğü’nün ormanları kiralayacak olması tepkilere neden oldu. Resmi gazetede de yayınlanan ‘Özel Ağaçlandırma Yönetmeliği’ ile ormanlar kiralanmaya başlayacak. Hükümetin anayasaya aykırı davrandığını söyleyen Tarım Orman İş sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “Ormanlarımız anayasaya aykırı bir şekilde yıkım yaşamaktadır. Dünya koronavirüs (Covid-19) salgın sürecinde insanı nasıl yaşatacağını düşünürken, ülkemizde Orman Genel Müdürlüğü, rantsal değeri en yüksek kıyılarda bulunan orman alanlarını “Özel Ağaçlandırma” adı altında yandaşa peşkeş çekmenin hesaplarını yapmaktadır. Hem de anayasamıza aykırı bir şekilde. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 169. ve 170. Maddeleri gereğince “Ormanlar Daraltılamaz ve Amaç Dışı Kullanılamaz” hükmü halen mevcut iken, Anayasa ve yasalara aykırı bir tamim emri ile bu uygulamanın yapılıyor olması, ormanlara yapılan en büyük ihanettir. Ayrıca ormanların korunması görevini Anayasal ve yasal çerçevede yürütmesi gereken Tarım ve Orman Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü bu tamim emri ile ne yazık ki Anayasal suç işlemektedir.

23.10.2019 tarih ve 30927 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özel Ağaçlandırma Yönetmeliği” 26.03.2020 tarihinde Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey imzası ile tüm taşra teşkilatına tamim edilerek ormanları yıkım süreci başlatılmıştır. Tüm dünya devletleri salgınla uğraşırken, 1-30 Nisan 2020 tarihlerinde bir aylık süreçte ülke genelinde toplam 21 bin müracaat alınmıştır. Müracaat edilen yerler, rantsal değer açısından en yüksek iller olan, Antalya, Muğla, İzmir, İstanbul, Balıkesir ve Mersin illeridir. Özel ağaçlandırma adı altında yapılan 21 bin adet başvuru ile 100 binlerce hektar orman alanı 49 + 49 (98 yıl) yıllığına kiralanıyor. Yapılan başvuruların yaklaşık 6 bininin Antalya’da, 4230’unun İzmir’de olması oldukça düşündürücüdür. Yönergeden de anlaşılacağı üzere, başvuru işlemlerinin özel müşavirlik ofisleri tarafından hazırlanıp yerel idare tarafından karara bağlanacak olması daha da düşündürücüdür. Ayrıca, temel görevi ormancılığın ve orman mühendisi mesleğinin korunup savunulması olan TMMOB Orman Mühendisleri Odası Genel Merkezi’nin bu işin içinde olması asla kabul edilemez. Oda Yönetimini kınıyoruz” şeklinde konuştu.

BÜYÜK İHANET

TMMOB Orman Mühendisleri Odası’nın verdiği yetkiyle, orman arazilerini pazarlamak üzere oluşan özel mühendislik ofisleri, arsa ofisi gibi işlem yürütmektedir diyen Başkan Durmuş, sözlerine şöyle devam etti:

“Orman arazilerini kişilere pazarlarken çok yüksek paralar almaktadır. 49+49 yıllığına kiralanan orman alanları, asla orman olarak kalmayacaktır. Bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir. Bunun adı yıkımdır. 1-30 Nisan 2020 tarihleri arasında alınan başvurular yerel idare (orman işletme müdürlükleri) tarafından değerlendirilmiş ve talep sahiplerine orman arazilerinin teslim süreci ne yazık ki başlatılmıştır. Burada yapılan hukuksuz uygulamaları meşrulaştırmak için, söz konusu arazilerin bulunduğu köy muhtarlıklarına yerel idare tarafından ilana çıkılarak 5 günlük süre içerisinde, köylüden aynı yer için talep olması halinde, önceliğin köylüye verileceği belirtilmektedir. Bu uygulama net olarak bir aldatmacadır. Ülkemizde uygulanan tarım ve hayvancılık politikaları sonucunda, köylüler ve çiftçi fakirleştirilmiş, kendi arazilerini işleyemez hale getirilmiştir. Hal böyle iken, söz konusu arazileri köylünün alamayacağı ve yandaşa peşkeş çekileceği çok açıktır. Bunun dışında yönetmelik gereği, ilk başvuruda elenenlere 1-30 Eylül 2020 tarihleri arasında ikinci bir şansın verilecek olması, orman alanlarının ranta dönüştürülme sürecini daha da hızlandıracaktır. Tarım Orman İş Sendikası olarak başta Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey’i son kez uyarıyoruz. Yaptığınız bu işlem anayasal bir suç olduğu kadar Türkiye ormancılığına yapılan en büyük ihanettir. Bu uygulamadan derhal vazgeçin. Aksi halde yaptığınız bu suçun bedelini bağımsız yargı karşısında en ağır bir şekilde ödeyeceksiniz.”