Son yaşanan doğal afetlerden dolayı seralarda oluşan hasarlar, çiftçinin yanı sıra ortakçıları da büyük zarara uğrattı. Başkan Tuncer, Türkiye’nin dört bir yanından üretim yapmak için Antalya’ya gelen ortakçıların bölgeyi terk etmeye başladığını belirterek, “Sistem daha zor bir süreçten geçecek” dedi

Geçtiğimiz haftalarda Antalya’yı etkisi altına alan, yağmur, hortum ve fırtınadan dolayı yaklaşık 100 milyon maddi zararın olduğu tahmin edilirken, il genelinde yaralar sarılmaya çalışılıyor. Sigortası olmayan çiftçi ise yaşananlardan sonra kentin afet bölgesi ilan edilerek, maddi yardım sağlanması gerektiğini ve mağdur olduklarını her fırsatta dile getiriyor. Çiftçinin tek başına zararın altından kalkamayacağını söyleyen Eski Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vahap Tuncer, kısa vadede çiftçiye ve ortakçılara doğrudan destek verilmesi gerektiğini, uzun vadede ise seraların alt yapısından kaynaklanan eksiklerin giderilerek, sigortalanabilir hale getirilmesi gerektiğini söyledi. Başkan Tuncer yaptığı açıklamada, “Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak mevsimde yaşanan değişiklikler ve buna bağlı ortaya çıkan sağanak yağışlar Antalya ve çevresinde felaketlerin yaşanmasına neden oluyor. Yağışı engellemek ve hortumların önüne geçmek olanaksız. Dolayısıyla buradaki tarım alanları ve seraların doğal afetlere karşı korunmasını sağlayacak tedbirlerin alınması gerekir. Mevcut yapı içerisinde hükümet ve bakanlık tarafından alınan tek tedbir TARSİM yani devlet destekli tarım sigortaları destekleri. Fakat TARSİM bu konuda yeterli olamıyor. Yeterli olamamasının nedeni de Türkiye ve Antalya’daki mülkiyet sorunları. Mülkiyet sorunu seraların sigortalanması konusunda önemli bir engel. TARSİM sigortasının yapılabilmesi için arazinin tapulu olması veya kiralık olarak işletilmesi gerekiyor. Bizde ise daha çok ortakçılığa bağlı işletme sistemi var. Felaketlerden sonraki tabloda çiftçiye yaptığımız ziyaretlerde iki tür zararla karşılaştık. Bunlardan birisi sera sahipleri zarar görüyor. Seralarını tekrar yaptırmak zorunda kalıyorlar. Diğeri ise seralarda ortakçılık yapan, üretimi bizzat yapan ortakçıların mağduriyeti. Bölgede Türkiye’nin birçok yerinden gelen ortakçılar var. Bu kişiler üretim alanlarında çalışırken, masrafları sera sahibi ile birlikte karşılıyor. Afetten sonra ürün satılamayacağından çiftçi para kazanamadığı için ortakçılar para kazanmak bir tarafa yaptığı masrafı bile karşılayamıyor. Derine indiğimiz zaman yıkıcı sorunu ortakçıların yaşadığını görüyoruz. Ortakçılara ciddi anlamda destek verilmesi gerekiyor. Son olaylardan sonra bir kısmı bölgeyi terk edeceğini ve bir daha bu işi yapmayacağını söylüyor. Yani üretimi terk ediyorlar. Sistem bundan sonra daha zor bir süreçten geçecek” şeklinde konuştu.

“ÇİFTÇİNİN GÜCÜ YOK”

Yaşanan afetin ardından seralarına sigorta yaptıran çiftçi oranının yüzde 10 civarında olduğunu belirten Başkan Tuncer, “Sigorta şirketleri seraları sigortalarken seraların konstitüsyonuna yani bünyesine bakıyor. Eskimiş, fırtınaya, hortuma dayanıklı olmayan seralarda sigorta yapmıyorlar. Antalya’da sera çiftçisinin son yıllarda piyasa koşullarına bağlı olarak, tarımda üretim maliyetlerinin artması nedeniyle yeterli para kazanamadığı için alt yapı eksikliğini giderecek gücü yok. Çiftçi zaten para kazanamadığı için sera üstüne örttüğü naylonu birkaç sene kullanıyor. Bu kullanılmış naylonlu seralara da şirketler sigorta yapmıyor. Bunların yenilenmesi içinde çiftçiye ciddi anlamda destek sağlanması gerekiyor. Yıllardır alt yapıların ve konstitüsyonun yenilenmesi, drenajı yapılmış, havalandırma düzeyi ve çatı yüksekliği yeterli seviyede olan seraların yapılması için devlet tarafından uzun vadeli, düşük faizli kredilerin verilmesi gerektiği defalarca dile getirildi. Fakat bir türlü uygulamaya geçilmedi. Çiftçi de kendi olanaklarıyla bu soruna çözüm getiremediğinden bu tür afetlerde ancak sigorta yaptıranlar zararlarını karşılayabilmekte, diğerleriyse mağdur olmakta. Bu son yaşanan afette de sigorta yaptıran çiftçi oranının yaklaşık yüzde 10 civarında olduğu görülmüştür. Bu tablo ortadayken devletin ve bakanlığın yapması gereken, zararı olan seralarda sigortaya bakmaksızın, bölgeyi afet bölgesi ilan ederek çiftçinin yaralarını sarmak” ifadelerini kullandı.

“ALT YAPI OLUŞTURULMALI”

Eski Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Vahap Tuncer, çiftçinin her koşulda para kazanabilmesi için uygun alt yapının oluşturulması gerektiğini belirterek, ürün fiyatlarındaki artışın faturasının çiftçiye kesilmemesi gerektiğini dile getirdi. Başkan Tuncer, “Geçen yıl da benzer bir hortum zararı yaşandı fakat bu yılki zarar sadece hortum değil. Adana’da geçmişte baraj kapaklarının açılmasına bağlı olarak seraları su basmıştı. Diğer yandan İzmir Gebiz Ovası’nda arazileri su bastı, Korkuteli’nde de 10 bin dekar alan sular altında kaldı. Dolayısıyla aşırı yağışlara bağlı olarak da çok ciddi zararlar görüldü. Yine yağışların yüksek olması nedeniyle çiftçinin ürünü gübreleyememesi, ilaç kullanamamasından dolayı ürünlerde verim azaldı, fiyatlar arttı. Fiyatın yükselmesini de çiftçiye fatura ederek bu işin içinden çıkılamaz. Burada önemli olan aktörler arasında suçu paylaştırmak yerine, çiftçinin her koşulda para kazanması için alt yapının oluşturulmasıdır. Teknolojinin üst düzeyde kullanılması, çiftçinin girdi maliyetlerini daha ucuza kullanması, çiftçinin elinden çıkan ürün fiyatıyla pazar ve market arasındaki makasın daraltılması lazım. Tüm bunların çözümü de çiftçilerin üretim kooperatifleriyle bir araya gelerek birlik oluşturmalarından geçiyor. Ancak o zaman daha ucuza gübre, ilaç, tohum kullanabilir, daha kolay kredi alabilir, daha kolay sigorta yaptırabilir, seslerini daha çok duyurabilir ve fiyat dalgalanmalarından daha az etkilenir. Çiftçi ancak kooperatiflerle iş birliği içinde olursa ekonomik güç oluşturabilir. Bu yapılmadığı takdirde mağduriyet yaşanmaya devam edilecektir” sözlerine yer verdi. FATMA ARSLAN / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER

[advanced_iframe src=”//www.ilan.gov.tr/detay-emlak-konut-antalya-kepezde-3+1-kargir-ev-mahkemeden-satiliktir-578596.html?ncode=YYN-000048&utm_source=Antalya%20Gündem_Antalya_Büyükşehir&utm_medium=widget-YYN-000048&utm_content=Antalya%20Gündem_Antalya_Büyükşehir&utm_campaign=Ek-Gosterge” width=”100%” height=”600″]