Panikatak hastalığı olan birçok insanın ölme korkusu yaşadığını söyleyen Medikal Park’ta görev yapan Uzman Klinik Psikolog Ceren Kaya, “Ben hep şunu söylerim panikatağın ile savaşma, panikatağını kabul et. Bu şekilde çalıştığınızda panikatak bitmiyor ancak yüzde 50 kadar düşüyor” dedi

Panikatak hastalığının fiziksel değil ruhsal bir hastalık olduğunu ve çağımızda hiç kimsenin panikataktan ölmediğini dile getiren Medikal Park’ta görev yapan Uzman Klinik Psikolog Ceren Kaya, “Bu hastalık kişinin kendi fikirleri ve düşüncelerinden ortaya çıkan bir ruhsal rahatsızlıktır. Panikatak kişinin düşüncelerini ve duygularını içinde yaşaması ile ortaya çıkan ölecek hissi yaşatan bir hastalıktır. Panikatak duygularını dışa vurmayan kişide el çekilmesi, kalp çarpıntısı ve ölme hissi yaşamasına sebep olur. Ben hep şunu söylerim panikatağın ile savaşma, panikatağını kabul et. Bu şekilde çalıştığınızda panikatak bitmiyor ancak yüzde 50 kadar düşüyor. Duygularımızı içimize atmak bizi depresyona, panik bozukluğuna yani her şeye götürür. O yüzden içimizde yaşadığımız duyguları dışa vurmalıyız. Ne hissediyorsak söylemeliyiz” diye konuştu.

“VÜCUT KENDİNİ KORUYOR”

Atak sırasında olan belirtilerin, vücudun kendisini korumak için verdiği tepki olduğunu söyleyen Kaya, “Panikatak sırasında kaygını yükselmesi ile acile birçok başvuru oluyor. Tetkikler yapıldığında fiziksel hiçbir sorun yok. Bunun sebebi ruhsaldır. Panikatağın sebebi yaşadığı şeyleri içinde yaşamasından dolayı ortaya çıkar. Bir anda stresli bir şey düşündüğünde vücuduna odaklanıyorsunuz ve kalp çarpıntısını dinleme başlıyoruz. Bu durumda kişi kendi kalp çarpıntısını dinlediğini fark etmiyor. Bu hisler 10 saniyede sürebilir, 10 dakikada sürebilir. Ancak günümüz dünyasında panikatak geçirip de ölen kimse olmamıştır. O an yaşadığınız sinir ve strese tepkisiz kaldığınız için vücut böyle bir tepki alarak kendini korumaya alıyor. Aslında ellerin çekilmesi ve kalbin hızlı çarpması vücudun ben seni koruyorum sinyalidir. Panikatak sadece fiziksel değil, ruhsal bir sorundur” ifadelerini kullandı.

“KALICI DEĞİL”

Zorunlu kalmadıkları sürece ilaç tedavisi uygulamadıklarını belirten Medikal Park’ta görev yapan Uzman Klinik Psikolog Ceren Kaya, “Peki, bununla nasıl başa çıkarız? Kişinin panikatağı geldiğini ve ya hissettiği anda bir yere oturmalı ve 10 saniye derin derin nefes almalı. Zaten derin derin nefes aldığı için düşünmemeye başlıyor. Panikatak kalıcı değildir. Kişinin kendi fikirleri ve düşüncelerinden ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Bazı süreçlerde ilaç tedavisine başvurabiliyoruz. Örneğin panikatağı ile başa çıkamayacak durumda ise ilaç kullandırtıyoruz. Ancak ilaç tedavisi olmadan da terapiler ile panikatağı bitirebiliyoruz” şeklinde konuştu.  YAPRAK ÖZER/GÜNDEM ÖZEL HABER