Brezilya’dan gelen 4 bin büyükbaş hayvanda şarbon hastalığının görüldüğü iddiasının ardından, İstanbul’da hastanelere müracaatlar başladı. Dr. Ozan Uzkut, başka hastalıklarında çıkabileceğini söylerken, Kasaplar Odası Başkanı Yardımcı ise paniğe gerek olmadığını belirtti
Et ve Süt Kurumu’nca (ESK) kurbanlık olarak Brezilya’dan Ankara’nın Gölbaşı İlçesi’ne getirdiği 4 bin büyükbaş hayvanda şarbon hastalığı çıkmıştı. Bunun üzerine Gölbaşı İlçesi’nin bazı yerleri karantinaya alınmıştı. Hastalık giderek yayılıp İstanbul’a sıçrarken, İstanbul’da hastanelere şarbon hastalığı şüphesi ile müracaatlar yaşandı.

Konu ile ilgili açıklama yapan Aile Hekimi Ozan Uzkut “Gelen hiçbir et Türk veterineri tarafından kontrol edilmiyor. Bunlar yandaş firmalara verilip satılıyor. O firmalarda kontrol etmeden satıyorlar. Ne gümrükten geçerken, ne de geldiği yerde bu etler kontrol edilmiyor. Helal kesim olup olmadığı da belli değil. Bizim dinimizde, etin imam tarafından kesilmesi gerek. Bu etler dini bütün insanların aldığı etler. Bunların kontrollerini hiçbir şekilde yapmıyoruz. İlk ithal et yapıldığında da ben uyarıda bulunmuştum. Bunların hastalığa neden olacağını söylemiştim ve patlakta verdi zaten” dedi.

“ÖLÜME GÖTÜREBİLİR”
“Şarbon Hastalığı, hayvanların etinde olan ve insanların vücudunda yaraya neden olan bir hastalıktır” diyen Uzkut sözlerine şöyle devam etti:
“Elde, gözde, ciğerde çıkan yaralar olabilir. İnek sağan kadınlarda çok görünür. Yara çıkan yer kurur. Bu iç organlara kadar sıçrayan bir hastalık. Yara yapan ve o bölgeyi yok eden bir hastalıktır. Görünür yerlerde çıkarsa eğer bunu fark edebiliriz. Ancak görünür yerlerde değilse eğer sadece testlerle anlayabiliriz. Bunun tedavisi antibiyotikle sağlanıyor ancak iş işten geçmeden önce fark etmemiz gerek. Ancak fark etmezsek eğer ölüme kadar götürebilir.”
“GÜVENİLİR YERDEN ET”
Vatandaşın güvendiği yerlerden et alması gerektiğini dile getiren Aile Hekimi Ozan Uzkut, “İnsanlar ucuz diye et almayacak. Belediye mezbahasından geçmeyen yerlerden almasınlar. Bizde sıkıntı kaçak ve kontrolsüz kesilen hayvanlarda. Kaçak et kesilen yerlerden et almalarını tavsiye etmiyorum. Kıyma çok önemli. Çekilmiş kıyma alınmamalıdır. Kendiniz çekin kıymayı. Güvendiği kasaptan almalıyız, bunun başka yolu yok” diye konuştu.
“ESNAFIMIN KEFİLİYİM”
Antalya Kasaplar Odası Başkanı Osman Yardımcı ise kasap esnafının kefili olduğunu belirterek, “Paniğe gerek yok. Biz esnaflar zaten Et ve Süt Kurumu’ndan et almıyoruz. Biz esnafımızın kefiliyiz. Et ve Süt Kurumu, nereye et verdiğini biliyor. Halkın panik yapmasına gerek yok. Eğer Et ve Süt Kurumu bunu kabul ediyorsa, tabi ki önlemini de alacaktır. Bunları esnaf satmadı, zaten esnafta et, balıktan et almıyor. Onlarda belirli yerlere et veriyorlar. Et ve Süt Kurumu nereye verdiğini biliyor ve adres belli. Halk kobay değil. Paniğe gerek yok, esnaf bunları satmıyor, satılan yerler bellidir. Bu öldürücü bir hastalık. Bunun adresi belli” ifadelerini kullandı.
ŞARBON HASTALIĞI NEDİR?
Şarbon hastalığı aralıklarla gündeme gelen ve ölümle sonuçlanabilen durumlara getiren bir hastalık olarak biliniyor. Dünya üzerinde henüz ortadan kalkmasa da şarbon vakaları hızla azalmaktadır. Özellikle Akdeniz ülkelerinde daha sık görülen şarbon hastalığının, ülkemizde toplam 150 civarında kişide bulunduğu tahmin edilmektedir. Şarbon hastalığı erken dönemde teşhis edilirse tedavi ile iyileşme şansı vardır. Yöntem ise antibiyotik tedavisidir. Akciğer şarbonu olan hastalarda yüksek dozlarda antibiyotik verilir. Antibiyotik tedavi süresi de yapılan testler sonucu bakterinin hala vücutta olup olmadığına bağlıdır. Deri şarbonu olan hastalarda ise, yaraların olduğu deri bölgesine pansuman yapılır. Cerrahi operasyona gerek yoktur. Ayrıca şarbon insandan insana bulaşmadığından hastanın yakınlarına herhangi bir tedavi uygulanmasına gerek yoktur. YAPRAK ÖZER/ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER