Yaklaşık iki yıldır koronavirüse karşı canla başla çalışan sağlık çalışanları, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya #SağlıkçılarNedenÖlüyor tagıyla seslerini duyurmaya çalışıyor. İzinleri iptal edilen, her gün en az bir tane mesai arkadaşlarını kaybeden, pandemin başında alkışlanan ve sonrasında unutulan, hakları verilmeyen sağlık çalışanları isyan etti. İnsanları yaşatmak için ölen sağlık çalışanları, alınmayan önlemler ve kalabalıklar yüzünden artık canlarından olmak istemiyor

Yaklaşık iki yıldır dünyayı kasıp kavuran koronavirüs her geçirdiği mutasyonla daha da ağır hale geliyor. Alınan önlemlerle 1 Temmuz’a kadar az da olsa nefes alan sağlık çalışanlarının yükü artan vaka sayılarıyla yine ağırlaştı. Resmi rakamlara göre 403, resmi olamayan rakamlara göre pandeminin başından bu yana 450 sağlık çalışanı hayatını kaybederken, neredeyse koronaya yakalanmayan sağlık çalışanı kalmadı. Pandeminin başında kahraman ilan edilen ve alkışlanan sağlık çalışanları görmezden geliniyor. Yaklaşık iki yıldır koronavirüse karşı canla başla çalışan sağlık çalışanları Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya #SağlıkçılarNedenÖlüyor tagıyla seslerini duyurmaya çalışıyor. İzinleri iptal edilen, her gün en az bir tane mesai arkadaşlarını kaybeden, pandemin başında alkışlanan ve sonrasında unutulan, hakları verilmeyen sağlık çalışanları isyan etti. İnsanları yaşatmak için ölen sağlık çalışanları, alınmayan önlemler ve kalabalıklar yüzünden artık canlarından olmak istemiyor.

BUGÜN KİM ÖLECEK?

Yüklerinin arttığını söyleyen sağlık çalışanları, “Bir sporcunun cinsel tercihi kadar bile gündem olamayan, görevi başında ölen ama şehit unvanı alamayan, yaşarken de ölürken de değeri olmayan, başkaları yaşasın diye can veren meslektaşlarım için çok üzgünüz. Biz çocuklarımızı göremezken, kalabalıkları gördükçe isyan ediyoruz. Siz tatil yapıp, gezip tozacaksınız diye biz neden ölüyoruz? Turizm bizi bitirdi. Korona yetmiyormuş gibi bir de delta varyantı ile uğraşıyoruz. Bizi iki gün alkışlayıp sonra unuttular. Haklarımız yok, canlarımızı kaybediyoruz. En yakın mesai arkadaşımızı kaybettik. Bunun acısı tarif edilemez. Biz her gün ölüm ile karşı karşıyayız. Yoğun iş temposu, iptal edilen izinler, stres, düzensiz uyku, yoğunluktan dengesiz beslenme daha bir sürü şey daha sayabiliriz. Bugün bizden kim ölecek diye yaşamak istemiyoruz” dediler. YAPRAK ÖZER / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER