Şimdi mücadele zamanı…

Eski eşi tarafından canavarca bir hisle ve planlayarak kasten 21 bıçak darbesi ile öldürülmeye çalışılan Ayşe Seyidoğlu fiziksel sağlığına kavuştu ancak olayın ruhunda açtığı izlerin ne zaman iyileşeceğini kimse bilemez. Korkularının devam etmesi bundan.

16 yaşında evlendiğinde içinde yetiştiği kültürün baskısı ile “susmayı” öğretmişlerdi. Kadın çok fazla konuşmaz. Şiddet görsen bile susacaksın. Çok uzun bir süre sustu, susturuldu.

Ekonomik bağımsızlığa ve iş yaşamında başarı dolu bir kariyere sahip Ayşe Seyidoğlu, yine susuyordu.

Ne zaman ki sözel ve fiziksel şiddet, öldürmeye, canına kast etmeye doğru gitti, o zaman eşinden boşandı ve can güvenliği için farklı bir şehirde yeni bir hayat kurdu.

Her şey yolunda gidiyor derken, 13 Eylül 2019’da gazeteler 21 bıçak darbesi ile Ayşe Seyidoğlu’nun yoğun bakıma kaldırıldığını yazdı.  Eski eşi, sabah saatlerinde arkasında gelip boğazı sıkılarak 21 defa bıçaklanmış ve öldü diye terk edilmişti.

Hayata pozitif bakan, karıncayı incitmeyen, güçlü karakterli bu kadın zamanında yapılan doğru müdahale ile yoğun bakımdan çıkarak sağlığına tez zamanda kavuştu. Artık, bambaşka bir Ayşe vardı. Öldürülmeye çalışılmış ancak o direnmişti. Mücadeleci yanı ağır basmıştı. Şimdi sıra kendisini öldürmeye çalışan eski eşinin en ağır şekilde cezalandırılmasında, adaletin yerini bulmasındaydı.

Kadın cinayetlerinde sıklıkla gündeme gelen iyi hal indirimi ve hafifletici sebeplerle verilen cezaların düşürülmesi mağdur ve kamuoyu nezdinde vicdanları yaralamaktadır. Bir kadını öldürmeye teşebbüs eden caniye hiçbir koşulda ceza indirimi yapılmamalı ki cezaların bir caydırıcılığı olsun.

Ayşe Seyidoğlu için şimdi başka bir mücadele cephesi açıldı. Artık susmak değil aksine şiddete karşı çıkmak zamanı. Onun çağrısı korkmadan, yılmadan yaşamak adına…

İlk duruşma için mahkeme gün verdi. 12 Kasım 2019 saat 14.30 Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde adalet arayışı ve hukuk mücadelesi için süreç başlıyor. Toplumsal bir sorun olan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinde sivil toplum örgütleri, basın, meslek odaları, kamuoyunun sağ duyusu ve bilinçli bir şekilde oluşturulacak kitlelerle mahkemelerde görülen davalar için baskı unsuru yaratılacaktır.

Ayşe Seyidoğlu ve benzer durumdaki bütün mağdurlar için birlik zamanıdır. Mahkemelerde hakimler için içtihat kararı olmalı, kadına yönelik şiddetin iyi hali olmaz.