Yıllardır Türk siyasetinin, bürokrasisinin içine eden bir terim var. O da: “Bal tutan parmağını yalar.” Yahu arkadaş bal tutan parmağını yalayacağına, yıkasa daha temiz bir toplum olmaz mıyız? Bunları niye yazıyorum. Son günlerde Antalya’da aslında tartışma konusuydu. Herkes nasıl oluyor da,  CHP ve İYİ Partili ilçe başkanlarının Büyükşehir Belediyesi’nin şirketlerinde görev aldığını konuşuyordu. Bu konuşmalar, geçtiğimiz hafta sonu CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Hasan Şahin’in sosyal medya açıklamaları ile ete kemiğe büründü.  Bir siyasi partinin ilçe başkanının belediye şirketinin yönetim kuruluna girmesi ne kadar etik? Önce şunu söyleyeyim ki, Hasan Şahin’i çok fazla tanımam. Merhaba, merhaba. Ancak kendiyle ilgili kiminle konuşsam, çok olumlu sözler söylerler. Doğru duruşundan, derin bilgi birikiminden bahsederler. Sayın Şahin şu açıklaması ile şimdiye kadar kendisi için söylenen güzel sözleri adeta kanıtladı. Kendisini tebrik ediyorum. Türkiye’de yaklaşık 500 bin başkan var. Bunlardan bir kısmı belediye başkanı, kooperatif başkanı, oda başkanı, yönetim kurulu başkanı gibi maaşlı profesyonel işler. Önemli bir bölümü de siyasi parti, dernek, STK gibi amatör başkanlıklar. Kendim de bir dernek başkanı olduğum için biliyorum, bırakın para kazanmayı aksine cebinizden para harcarsınız. Zaten doğrusu da budur. Profesyonel bir iş hayatınız vardır, boş kalan zamanlarınızda da topluma faydalı olabilecek bir dernek, siyasi parti, veya STK yönetiyorsunuzdur. Ancak bu işi yaparken bağlı bir işten para kazanmaya başlarsanız bence işin samimiyeti kaçar. Hatta iş biraz da, ticarete döner.  Bakın size bir örnek vereyim. Diyelim ki, partinizin başkanı olduğunuz ilçenin belediye başkanı başka bir partiden. Bu başkan da liyakat sahibi olmayan bir yakınını bir belediye şirketinin başına getirdi. Peki, siz bu başkanı nasıl eleştireceksiniz? Adama dinime küfreden bari Müslüman olsa demezler mi?

Neyse olan oldu. Şimdi bence tüm bu ilçe başkanlarımızın yapması gereken belli. Bence tamamı istifa etmeliler. Ama ilçe başkanlıklarından, ama şirket yönetiminden. Bu arkadaşlar, Muhittin Başkan bize güvendiği için bu göreve getirdi. Onu yalnız bırakamayız diyebilirler. Hatta İYİ Parti Muratpaşa İlçe Başkanı Mustafa Gönenç, bulunduğu yere de tam oturmuş. Çünkü kendisi eski Minibüsçüler Odası Başkanı. Ulaşım AŞ yönetimine katkı sağlayacağı ortada. O zaman da bu Başkanlar, maaş almayabilirler. Belediyenin durumu ortada ister maaş almazlar, isterlerse de aldıkları maaşları bir hayır kurumuna ya da partilerine bağışlayıp, bunu da sosyal medyadan paylaşabilirler. Tabi bu arada zaten böyle yapanlar da olabilir, o zaman kendilerinden özür dilerim. Hazır aldıkları parayı bağışlamaktan söz açmışken bence ilk maaşlarını İstanbul’un güzel olması için Ekrem İmamoğlu için düzenlenen kampanyaya gönderebilirler. Peki bağışlarlar mı, benim bir tahminim var ancak bekleyelim görelim.

Esen kalın…