Antalya oldum olası tatil için hayal kurulan bir kent.

Hele bir de yerli halkı, dışarıdan gelen akrabalarını ağırlarsa(!)

İşte o zaman yandı gülüm keten helvası.

Havalar sıcak.

Eş, dost, hısım Akraba gelir.

Sen evde onların rahat etmesi için düzen kur,

Onların karınlarını doyurmak için yemekler yap,

Olmadı, Akdeniz Akşamları de,

Çıkar bir de gezdir.

Tatil bir haftamı, 10 gün mü?

Bilmem artık ne kadar olduğunu. Gündüz evde, akşam gezmede ayaklarına kara sular iner.

Ne o hısım akrabayı gördük dersin ama olan sana olur.

Onlar tatillerini yaparlar,

Denizlerine girerler, gezerler tozarlar.

Şimdi ise durum öyle değil.

Tatil kısa mı kısa sürdü.

Okullar istediği kadar tatil olsun.

İstediğin kadar plan yap tatile gideceğim diye.

Yok öyle yağma.

Yarın büyük gün.

Yarın sınavın en büyüğünü vereceğiz.

Bir hafta sonra da çocuklarımız sınavın büyüğüne giderecek.

Çünkü hayatları, gelecekleri bu sınav için önemli.

Eeeee. Bir de bunun sonucunu bekle.

Ardından kayıt zamanı açıklansın.

Kayıt için yeniden plan yap. Olmadı ev ara, yurt ara.

Gitti güzelim tatil…

Oh yaşasın bu yaz gelmeyecekler hısım akraba tanıdık.

Bir hafta ara ile iki büyük sınav.

Tatil beldelerinde oturanlara yarayacak herhalde.