Şair, çevirmen ve yazar Ülkü Tamer hayatını kaybetti. Tamer’in ölüm nedeni henüz bilinmiyor. İkinci Yeni şiir akımının önemli temsilcilerinden Ülkü Tamer, 1937’de Gaziantep doğdu. İlköğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra İstanbul’da Robert Koleji bitirdi. Gazetecilik Enstitüsü’ndeki öğrenimini yarıda bırakarak özel tiyatrolarda aktör olarak çalıştı, çevirmenlik yaptı. 1960’lı yıllarda A Dergisi kadrosu içinde yer aldı. Daha sonra Milliyet Yayınları’nda çalışırken Milliyet Çocuk, Milliyet Sanat dergilerini, yayınevinin sahip değiştirmesinden sonra Karacan Yayınları ile 1980’lerin önde gelen dergilerinden Sanat Olayı dergisini yönetti. 1990’ların sonunda Radikal gazetesinin Cumartesi ekinde köşe yazarlığı yaptı. Çoğu edebiyat eseri olmak üzere 100’ün üzerinde kitabı Türkçe’ye çevirdi. Sanat hayatında ilk ürünü küçük yaşta yazdığı Duygular Konuşuyor (1948) adlı bir perdelik bir okul piyesi idi. İlk şiiri “Dünyanın Bir Köşesinden Lucia” Kaynak dergisinde çıktı (1954). Şiir ve çevirileri sonraki yıllarda Pazar Postası, Yelken, Yeditepe, A Dergisi, Yeni Dergi, Milliyet Sanat ve diğer dergilerde yer aldı. Ülkü Tamer, İkinci Yeni şairleri arasında kabul edilir. İmgeci, lirik, yer yer mizaha giden bir dille yazdı. Özellikle son derece verimli olduğu ilk döneminde hemen her yıl bir kitap yayımladı. Şiirinin çoğunu 1950’lerin sonu ile 60’larda, başka deyişle İkinci Yeni akımının sürdüğü dönemde yazdı. 1960’ların sonundan itibaren daha seyrek şiir yayımlamaya ve bu arada şiirinde çok ciddi bir yön değişikliği görülmeye başladı. Bu değişikliğin sonuçları en çok Antep Neresi’nde ortaya çıkar. Bu kitaptaki şiirlerinde daha açık, imgesel yönü daha geride ve yer yer sol ideolojik söyleme yaslanan söyleyişi ilk kitaplarının yoğun imgeci tarzından epeyce farklıdır. Yine de kendine özgü şiirsel havayı bütün ürünlerinde sezmek mümkündür. Ülkü Tamer’in sanat dünyasında şair olarak tanınmasına karşın tiyatrodan senaryo yazarlığına, çevirmenlikten anı ve hikâye yazarlığına uzanan geniş bir ilgi alanı vardır. Anıları ve hikâyeleri yer yer kapalı, hatta anlamı örtük şiirinin arka plânını görmek açısından değerli bulunmuştur. İmgeci şiirlerinde de açık seçik şiirlerinde de kendine özgü bir dünyası vardır. Tamer’in Anadolu’da geçen çocukluğundan ve taşra hayatından ilham alarak yazdığı duyarlıklı, incelikli, yer yer metazikleşen şiirleri ise önce şiir ortamında tanınmasını sağlamış, böylece İkinci Yeni şairlerine katılmış bugün de hâlâ değer verilen şiirlerdir. Ülkü Tamer, Edith Hamilton’dan Mitologya çevirisiyle Türk Dil Kurumu 1965 Çeviri Ödülünü, İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür (1966) kitabıyla Yeditepe 1967 Şiir Armağanını, Alleben Öyküleri kitabıyla da 1991 Yunus Nadi Öykü Armağanını, 2004 Dünya Şiir Günü Büyük Ödülünü kazandı. Zülfü Livaneli, “Güneş Topla Benim İçin” albümünde Ülkü Tamer’in Antep Neresi kitabındaki şiirleri besteledi. Ülkü Tamer 50 yılı aşkın sürede ürettikleriyle Türkçe şiirin en büyük isimlerinden biri olarak görüldü ve kendisinden sonraki kuşağın yol göstericilerinden kabul edildi. ŞİİR: “Soğuk Otların Altında (1959), Gök Onları Yanıltmaz (1960), Ezra ile Gary (1962), Virgülün Başından Geçenler (1965), İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür (1966), Sıragöller (1974), Seçme Şiirler (1981), Antep Neresi (1986), Yanardağın Üstündeki Kuş (1986, toplu şiirler), ÖYKÜ: “Alleben Öyküleri (1991 Yunus Nadi Öykü Armağanı), Tarihte Yaşanmamış Olaylar (2016) ANI: “Allaben Anıları (1997), Yaşamak Hatırlamaktır (1998), Bir Gün Ben Tiyatrodayken (2003) ANTOLOJİ, Çağdaş Latin Amerika Şiiri Antolojisi (1982)”