ATB Olağan Meclis Toplantısı dün gerçekleşti. Başkan Çandır, hava koşulların üretimi etkilediğini belirterek, “Üretim miktarlarında da bugüne kadar yüzde 30 civarında düşüş gözlemlenmiştir. En büyük sorunumuzsa güneşli gün sayısının geçmiş yıllara oranla azalmasıdır” dedi

Antalya Ticaret Borsası 2019 ilk Olağan Meclis Toplantısı dün ATB Başkanı Ali Çandır’ın başkanlığında gerçekleşti. Üretim yüzde 30 civarında düşüşün yaşandığını dile getiren ATB Başkanı Ali Çandır, “Yapılan ilk belirlemelere göre: Kumluca’da ağırlıkla sebze üretimi yapılan yaklaşık 2000 dekar civarında örtü altı alan ve 400 dekarın üzerinde narenciye bahçesi, Finike’de 300 dekar civarında örtü altı alan ve yaklaşık 4.000 dekar narenciye bahçesi, Serik’te 500 dekar civarında örtü altı alan, Aksu’da 3000 dekarın civarında örtü altı alan, Muratpaşa’da ise 400 dekar örtü altı alan ve 750 dönümün üzerinde meyve bahçesi rüzgar ve hortum nedeniyle tahrip olmuştur. Olaydan sonra ilimize gelen Tarım Bakanımız ve yetkililerin, oluşan zararları hemen ödeyeceklerini ifade etmeleri üreticilerimizi memnun etmiştir. Ancak üreticilerimizin beklentisi tarım kredi kooperatifleri ile bankalara olan borçlarının en az 3 yıl süreyle faizsiz olarak ertelenmesi şeklindedir. Bu afetten alacağımız ders ise bundan sonra tüm dünyayı tehdit eden iklim değişiklikleriyle ilgi tedbirlerin alınmasıdır. Üretim miktarlarında da bugüne kadar yüzde 30 civarında düşüş gözlemlenmiştir. En büyük sorunumuzsa güneşli gün sayısının geçmiş yıllara oranla azalmasıdır. Hava koşullarından kaynaklı ürünlerin pazara sunulmasındaki gecikmeleri de göz önünde bulundurursak, böyle dönemde fiyat hareketliliklerine şaşırmamız gerekiyor. Özellikle gıdaya yönelik, bozulabilir ürünlerin çok olduğu dönemlerde düşük fiyatlı, az olduğu dönemlerde ise yüksek fiyatlı olması kaçınılmazdır” diye konuştu.

GELİR DÜŞTÜ

Milli gelirde tarımın payının düştüğünü belirten ATB Başkanı Ali Çandır, “Geçtiğimiz günlerde TÜİK tarafından il düzeyinde gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verileri açıklandı. İş geliştirme ve çalışma grubumuzda yaptığımız analizlere göre ülkemiz milli geliri içindeki payımız diğer kentlere göre önemli ölçüde gerilemiştir. Örneğin, Antalya’nın 2004 yılında ülke içindeki payımız yüzde 3.3 ’iken 2017 yılında bu pay yüzde 2.9’a düşmüştür. Antalya milli geliri içerisinde tarımın payı ise yüzde 12’den yüzde 7’ye gerilemiştir. Kişi başına gelir sıralamaları açısından ise 2004 yılında 5.sırada bulunan kentimiz, 2017 yılında 13.sıraya gerilemiştir. Yani 2004–2017 yılları arasında 8 basamak gerileme söz konusudur. Bu demektir ki iller arası rekabet performansında; 2004 yılında İzmir, Bolu, Bursa, Eskişehir, Yalova, Bilecik ve Kırklareli’nin üzerinde yer alan Antalya, 2017’de tüm bu illerin gerisindedir. Kentimizin 2009-2017 dönemindeki büyüme performansında baktığımızda ise; Türkiye ortalamasının oldukça gerisinde kalmıştır. Bu dönemde toplam yüzde 70 büyüyen ülkemiz ekonomisine karşılık Antalya ekonomisi yüzde 51 düzeyinde bir büyüme gösterebilmiştir. Tüm bu gerçekleşmeler sonrası; yatırım teşvik bölgeleri gruplamasında 1. bölgede olan kentimizin 2. Bölgeye düşürülmesini talep etmekteyiz” ifadelerini kullandı.

PERSONEL SAYISI KORUNDU

ATB meslek komitelerinin yaptığı anketlerden de söz eden Başkan Ali Çandır, “Hatırlayacağınız üzere, üç bölümden oluşan anketimizin ekonomik gerçekleşmeler bölümünde 2018 yılını bir önceki yıla göre nasıl geçirdiğinizi sormuştuk. Üyelerimizin yüzde 60’nın satışlarının azaldığını ve buna karşılık yüzde 94’ünün maliyetlerinin arttığını, yüzde 71’inin nakit ticaretinin azaldığını, yüzde 51’nin stoklarında değişim olmaz iken yüzde 32’sininde stoklarının azaldığını, ağırlaşan personel maliyetlerine karşın yüzde 54’ünün personel sayısını korurken, yüzde 17 ‘sinin personel sayısını artırdığını, yüzde 43’ünün krediye başvurma durumunun arttığını, ancak artan kredi kullanımına karşın yüzde 72’sinin öz sermaye kullanım oranının aynı kaldığı ya da azaldığını görüyoruz.  Üyelerimizin yüzde 63’ü ise 2017’den 2018’e devreden alacaklarına göre 2018’den 2019’a devreden alacaklarının arttığını ifade etmişlerdir” ifadelerine yer verdi.

2019’DAN BEKLENTİ

Üyelerin 2019 yılından beklentilerini de açıklayan Başkan Çandır, “Anketimizin ikinci bölümünde 2019 yılındaki ekonomik beklentilerinizi sormuştuk. Buna göre üyelerimizin yüzde 62’si enflasyona oranla satışlarının azalacağı, yüzde 86’sı yine enflasyona oranla maliyetlerinin artacağı, personel durumlarının yüzde 59 oranında, stoklarının yüzde 64, kredi kullanımlarının ise yüzde 47 oranında aynı kalacağı yönünde beklentileri olduğunu belirtmişlerdir. Anketimizin son bölümünde ise 2019 yılında; enflasyon, ticari faizler ve ABD doları hakkındaki beklentilerinizi sormuştuk. Üyelerimizin yüzde 76’sı enflasyonun artacağını düşünürken yalnızca yüzde 19’u düşeceği öngörüsünde bulunmuştur. Ticari faizler artar diyenler yüzde 57 iken faizlerin düşeceğini öngörenler de yüzde 19 oranındadır. Son sorumuzda ise ABD Doları’nın durumunun ne olacağını sormuştuk. Üyelerimizin yüzde 75’i 2019 yılında dolar kurunun artacağını, yüzde 17’si aynı kalacağını ve yüzde 8’i ise düşeceği beklentisinde olduklarını belirtmişlerdir” dedi. YAPRAK ÖZER / ANTALYA GÜNDEM HABER