Antalya Ticaret Borsası (ATB) Kasım ayı olağan meclis toplantısı yapıldı. ATB Başkanı Çandır, soğan depolarına yapılan baskınları, “Mallarını her depolayanı karaborsacı ilan edersek tarımı tamamen bitiririz. Sorun baskınlarla çözülemeyecek kadar derindir” şeklinde değerlendirdi

ATB Kasım ayı Olağan Meclis Toplantısı dün yapıldı. Sektörel konuların konuşulduğu toplantıda ATB Başkanı Ali Çandır, Türkiye’nin birçok yerinde baskın yapılan soğan depoları hakkında değerlendirme yaptı. Başkan Çandır suç işleyenle yasalara uygun olarak çalışanların ayrıştırılması gerektiğini belirterek, “Ülkemizde tarımsal hasat ortalama 2 ayda yapılır. Hasatla birlikte önümüzde iki seçenek vardır. Ya hasadı doğrudan tüketeceğiz ve sonraki aylarda ithalat yapacağız. Ya da gelişmiş ülkelerde olduğu gibi uygun ve yasal koşullarda saklayıp, stoklayıp malların zaman faydasını artıracağız. Çünkü malların zaman faydasını artırdığınızda, yarattığınız katma değer de artar. Katma değeri en fazla artıran yöntem, mesela lisanslı depoculuktur. Yine meyvelerimizin pek çoğu soğuk hava depolarında, hububat ve benzeri ürünlerimiz depolarda stoklanır ki yıl boyu tüketebilelim. Stoklama faaliyeti eğer bir manipülasyon ya da rant aracı olarak kullanılıyorsa, yani karaborsacılığa giriyorsa o bir suçtur ve cezası sonuna kadar verilmelidir. Burada dikkat edilmesi gereken hayati konu; suç işleyenle yasalara uygun olarak emeği, alın teri ve namusuyla çalışanları kesin ifadelerle ayrı tutabilmektir. Mallarını her depolayanı karaborsacı ilan edersek tarımı tamamen bitiririz. Sorun baskınlarla çözülemeyecek kadar derindir. Tarımda hastalıklarla mücadele, planlama, üretim ve ticaretin yeniden ele alınması gerekmektedir” dedi.

“HASTALIKLAR ARTACAK”

Son dönemlerde ürünlerde meydana gelen hastalıkların zaman içerisinde artacağını dile getiren Başkan Ali Çandır, “Son dönemde yapılan komite toplantılarında üyelerimiz, ürün hastalıklarını ve buna bağlı verim ve kalite düşüklüğü sorununu çok sık dile getirmeye başladı. Soğandaki küf hastalığı, zeytindeki zeytin sineği hastalığı, domatesteki tuta zararlısı, susamda kelebek zararlısı, yer altı sularının çekilmesi gibi çok sayıda sorunla mücadele edildiği belirtiliyor. Uzmanlara göre, iklim değişikliklerinin de etkisiyle önümüzdeki yıllarda bu tür zararlıları ve hastalıkları daha fazla konuşur hale geleceğiz. Zaten türlü zorlukları yaşayan tarım sektörünün bir de bu hastalıklarla karşı karşıya kalması başta Tarım ve Orman Müdürlükleri olmak üzere herkesi önlem almaya, yeniden bilgileri ve paylaşımları gözden geçirmeye zorunlu hale getiriyor. Bu konuda karar vericilerin iş işten geçmeden önlem alacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

ANTALYA EKONOMİSİNE UYARI

Antalya’nın karşılıksız çek ve protestolu senet adetlerinde görülmemiş bir sorunla karşı karşıya kaldığını belirten ATB Başkanı Ali Çandır, yaşanan artışın ekonomi açısından uyarı verdiğini aktardı. Başkan Çandır, “Son açıklanan veriler, Antalya ekonomisi açısından önemli uyarılar içeriyor. Özellikle karşılıksız çek ve protestolu senet adetleri ve tutarları konusunda şimdiye kadar karşılaşmadığımız sonuçlarla yüz yüzeyiz. Karşılıksız çek adetinde yüzde 50 artış varken karşılıksız çek tutarında yüzde 150’lik artış yaşanmıştır. Yani büyük tutarlı çeklerde ödeme zorluğu daha çok yaşanmıştır. Karşılıksız çekte, Türkiye ortalamasının altında kalmamız bizlere teselli olmuştur. Borcuna sadakatte bildiğiniz gibi kentimiz öteden beri hep ön sıralarda bulunmuştur. Yani zorluklara karşın, borçlarımız konusunda hala nispi yüksek ödeme oranlarına sahibiz. Kentimizin borcuna sadık olma özelliği, kredi talep etme eğiliminde de etkisini göstermektedir. Ülkemiz ortalama kredi büyümesi yüzde 30 iken kentimizde bu oran yüzde 32 olarak gerçekleşmiştir. Sektörel kredilerde, kentimizde en yüksek büyüme toptan ticarette yüzde 140 ile gerçekleşmiştir. Ziraatte ise yüzde 20’lik bir artış olmuştur” sözlerine yer verdi. FATMA ARSLAN / ANTALYA GÜNDEM