Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER), ısı yalıtımı ve tasarrufu bilincinin tüm Türkiye’de yaygınlaşması için Samsun’da başlattığı Anadolu Buluşmaları’ndan ikincisi Antalya’da yaptı

Rixos Downtown Otel’de Anadolu Sohbetleri adı altında düzenlenen ikinci toplantıda, enerji verimliliği alanında doğru bilinen yanlışlar masaya yatırıldı. Antalya gibi sıcak iklimlerdeki binaların ısı yalıtımı yapılmasına ihtiyaç olmadığı algısının yanlış olduğunu söyleyen VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, “Isı yalıtımı yalnızca binayı ısıtmak için yapılan bir uygulama değildir. Binaların soğutulması, ısıtılmasından daha fazla enerji gerektirir. Yaz aylarında ödenen klima faturaları göz önüne alındığında, sıcak bölgelerde oturan kişilerin de ısı yalıtımı yaptırması gerekir. Isı yalıtımı ile soğutma için yapılan harcamalarda en az yüzde 40 tasarruf elde edilir” dedi.

Önümüzdeki yıllarda yalnızca Türkiye’nin değil tüm dünyanın karşı karşıya olduğu dünya çapında ısınma soruna karşı seferberlik ilan eden Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER), ülkenin dört bir yanında düzenlediği eğitim toplantıları ile toplumda enerji verimliliği ve tasarrufu konularının daha fazla yaygınlaşmasını amaçlıyor. Bu amaçla Samsun’da geçen ay ilki düzenlenen Anadolu Buluşmaları hız kesmeden devam ediyor. Kamuoyu, medya, kamu kurumları, bürokrasi, üniversiteler, inşaat ve enerji sektörlerinden katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği Anadolu Buluşmaları’nın ikincisi dün Antalya’da yapıldı.

YAZIN DAHA ÇOK

Türkiye’nin enerjiye muhtaç olup olmadığı konusuna değinen Prof. Dr. Emre Alkin, Türkiye’nin enerjiye muhtaç olduğunu, fakat VERİMDER’in amacının Türkiye’nin enerjiye muhtaç halden, enerjiye ihtiyacı olur hale getirebilmek olduğunu söyledi. Prof. Dr Alkin, “Ilıman iklimlerde ısı yalıtımına ihtiyaç yoktur” algısının doğru olmadığının vurgulandığı toplantıda, ısı yalıtımı ve tasarrufu ile ilgili doğru bilinen yanlışlar da masaya yatırıldı. Anadolu Buluşmaları’na başkanlık yapan VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, “Isı yalıtımı sadece soğuğa karşı değil, sıcaktan korunmak için de önemlidir. Unutmamalı ki yazın serinleme maliyeti, kışın ısınma maliyetinden çok daha fazladır” diye konuştu.

YALITIMSIZ BİNALAR SORUNLU

Kişilerin evlerinin soğutma-ısıtma sistemlerini ve inşaat sistemlerinin tamamının iklim değişikliklerine hazır olması gerektiğin vurgulayan Prof. Dr. Alkin, bir farkındalık yarattıktan sonra hem vatandaşa hem de müteahhide bir bilinç aşılanması gerektiğini, bu bilincinde bir maliyeti olduğunu ve finansal şirketlerden, evlerinin içinde tadilat yapmak isteyen ev sahiplerine ipotekli bir finansman modeli ile düşük maliyetli krediler sağlandığını söyledi. Alkin,  Bankalar Birliği ve bankalar harici finans kuruluşları ile oturulup, hem yatırımcının hem de tüketicinin ısı yalıtımını kolayca finanse edebileceği ve rahatlıkla ödenebilecek bir finansman metodu için de çalıştıklarını belirtti. Binaların dışa bakan iç yüzey sıcaklığı ile iç ortam sıcaklığı arasındaki farkın üç derecenin üzerinde olmaması gerektiğini yoksa binalarda ısı kayıpları oluşabileceğini söyleyen Alkin, sözlerini şöyle sürdürdü: Bir enerji türü olan ısı, doğa kanunları gereği her zaman sıcak ortamdan soğuk ortama doğru transfer olur. Yalıtımsız binalarda, dışarıdaki ısı bina içine hareket ederek ortamı ısıtır. Bu kapsamda, binalardaki ısı yalıtımı özellikle sıcak iklimlerde dışarıdaki sıcak havanın bina içerisine girişini engeller ve bu sayede soğutma enerjisinde tasarrufu sağlanır” dedi.

DOĞAYA KATKI

Özellikle sıcak iklimlerde yaz aylarında binaları soğutmada kullanılan iklimlendirme sistemlerinin yüksek elektrik enerjisine ihtiyaç duyduğunun ve birincil enerji maliyetinin oldukça yüksek olduğunun da altını çizen Alkin, “Isı yalıtımı binalardaki ısı kayıplarının önüne geçer, yani ev içerisindeki sıcak ya da soğuk havanın dışarı çıkmasını engelleyerek evi hem serin hem de sıcak tutar. Ayrıca binaların soğutulması, ısıtılmasından daha fazla enerji gerektirir. Yaz aylarında ödenen klima faturaları göz önüne alındığında, sıcak bölgelerde oturan kişilerin de ısı yalıtımı yaptırması gerekir. Öte yandan iklimlendirme sistemlerinin yüksek sera gazı tüketimine neden olarak çevreye önemli derecede verdiği zarar en aza indirilir” şeklinde konuştu. AHMET ARĞILLI/ ANTALYA GÜNDEM