Türkiye’de Cumhuriyet tarihinin en büyük yangınına sahne olan Manavgat yangınında düğüm bir türlü çözülemiyor. Sanki gizli eller, düğümün çözümünü engelliyor. 100 bin hektarlık orman yangınında 8 insan can kaybı ve aynı zamanda milyonlarca ağaç, orman hayvanları ve bitki örtüsü küle döndü.

15 günlük ağır bir uğraştan sonra tarihi Manavgat yangını söndürüldü. Geride birçok soru işaretleri bıraktı. Bu yangın bir sabotaj mı? Yoksa doğal yollarla oluşan yangın mıydı? İşin ilginç yanı sadece Manavgat’ta değil Türkiye’nin birçok bölgesinde yangınlar ardı ardına yanmaya başlamasıydı. Uzmanlar farklı farklı bilgiler verirken, devlet yetkilileri sabotaj ihtimali üzerinde durduklarını söylerken sanki yasa dışı bir örgüt tarafından yapılmış imajını ortaya attılar. Gerek yazılı basın, gerekse TV haberleri ve sosyal medya paylaşımları ile iş tam bir Arap saçına dönüştü. Bilgi kirliliği aldı başını gitti. Ardından Karadeniz’de başlayan sel baskınları, Taliban’ın son durumu gündeme oturunca yangına dair sorular, şüpheler bilgiler unutuldu, sanki bilinçli bir şekilde üstü örtülmek istercesine rafa kaldırıldı.

Resmi kanallardan ses soluk kesildi…

Konuyu araştırmak için işe Manavgat’tan başladım. Manavgat belediyesine bu konuda bizim bildiklerimizin dışında bir bilgi iletilmediğini öğrendim. Çıkan haber ve yazılara baktığımda kafamda gizli eller şimşeği çaktı.

Kimdi bu güzel ormanlarımızı yakan?

Neden bulunamıyordu?

Şimdi şöyle bir düşünelim, orman yaktığı iddia edilen Manavgat yangını için tutuklanan Ali Y.’nin ses kaydı çıktı. Kayıtta “Benzin döke döke, yaka yaka gittim” diyor. Antalya’da Akseki ve Manavgat orman yangınlarını çıkardığı iddiasıyla tutuklanan Ali Y.’yi kız arkadaşının kaydettiği ses kaydı ele verdi. Kayıtlarda Ali Y.’nin, “Benzinle döke, döke, yaka yaka gittim” demesi dikkat çekti. Bu eylemi yapması için kendisine 1100 TL para verildiğini, aracı arkadaşının ismini vermesine karşın para verenin ismini yani azmettiriciyi anlatmayarak, tanımadığını söyledi. Daha sonra bu şahıs ifadesini tam 90 derece değiştirdi.

 İşte tam o günlerde sosyal medya kullanıcısı Mehmet Emin Oğuz ise, yaptığı paylaşımla Ali Y.’nin Serik Ülkü Ocakları’na kayıtlı olduğunu ifade etti. Oğuz paylaşımında, “Ege ve Akdeniz’de orman yangınları çıkaran MHP’li Serik ülkü ocaklarına kayıtlı Ali Y., kız arkadaşının ihbarı sonucu yakalandı…” şeklinde iddialarda bulundu. Oğuz, bilginin kaynağını kendisine gelen “Serik’te akrabalarım var, onu tanıyorlar. Motor turu yapıyor. MHP’li Serik Ülkü Ocakları’ndan” mesajına dayandırdı.

Tam bunlar konuşulurken yeni bir sabotaj iddiası ortaya çıktı. 58 yaşında hastaneye yatırılan bir vatandaşın yanık nedeniyle yatması yeni bir iddia da ortalığı karıştırdı. Antalya Manavgat’taki orman yangınına neden olduğu iddia edilen şüpheli, tedavi gördüğü hastanede öldü.

İlçeye bağlı Yeniköy Mahallesi’nde 28 Temmuz’da başlayan ve geniş bir alana yayılarak günlerce süren yangının çıkmasına neden olduğu iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan H.G. (58), vücudundaki yanıklar nedeniyle tedavi gördüğü Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaşamını yitirdi. H.G.’nin yangın bölgesinden kaçmaya çalıştığı sırada alevlerin arasında kalarak vücudunun yüzde 80’inin yandığı iddia edildi.

Peki 12 yaşındaki M.A.T neden ormanı yakmıştı…

12 yaşındaki M.A.T.’ı azmettirdiği iddiasıyla tutuklanan 18 yaşındaki C.Y kimdir? Kimden emir aldı? Sorusu maalesef yanıt bulamadı.

Son günlerde yetkililer vatandaşın eski tapularını veya asırlık zilliyetli haklarını hiçe sayarak yerlerinden kovuldukları bilgisi ulaşıldı. Manavgat’ta evi yananlara senet, sözleşme imzalattıkları iddiası yangın çıkış şüphelerini ayyuka çıkardı.

Ormanlarımız, milyonlarca can yitirdiğimiz bu yangın da geçip gitti. Sanki unutuldu, unutulmak istendi…

Yetkililer suskun, medya suskun, halk suskun…

Yazık oldu yazık yitirilen canlara…

Haydi hayırlısı…