Sabah Gazetesi Yazarlar Kulübü’nden İbrahim Altay, Prof. Dr. Fahrettin Altun, Serdar Karagöz ve Salih Tuna Türkiye’nin Seçimi Paneller Dizisi kapsamında Antalya Kültür Merkezi’nde halkla bir araya geldi

Türkiye’nin Seçimi Paneller Dizisi kapsamında Samsun’dan başlayarak Türkiye’yi gezen Sabah Gazetesi Yazarlar Kulübü, dün Antalya Kültür Merkezi’nde halkla bir araya geldi. Sırasıyla konuşma gerçekleştiren yazarlar daha sonra halkın sorularını yanıtladı. Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Daha önce Antalya’ya 15 Temmuz analizi için ve 16 Nisan Referandumu’nda ‘Neden Evet Demeliyiz?’ adlı panel için gelmiştim” dedi.

“KURULUŞ, DİRİLİŞ, ŞAHLANIŞ”

16 Nisan’da kararını verdiğimiz Cumhuriyet Referandumu’nun hayata geçmesi için önemli bir seçime, değişime gidiyoruz diyen Prof. Dr. Fahrettin Altun, “Bu değişim Türkiye’ye dışarıdan gelen müdahalelere karşı kapalı hale getirecektir. 15 Temmuz’da Türkiye’ye kara bir sayfa açılmak istendi. Fakat Milletimiz, Cumhurbaşkanımız önderliğinde bu hain darbe girişimini püskürttü. Beyaz bir sayfa açıldı. 15 Temmuz dönüm noktası oldu. 15 Temmuz’un ardından yenilikler geldi. Cumhurbaşkanımız manifesto konuşmasında Cumhuriyetin kuruluşlundan 2002 yılına kadar olan dönem Kuruluş Dönemi, 2002 yılından 15 Temmuz 2016 tarihine kadar olan dönem Diriliş Dönemi, 15 Temmuz 2016 tarihinden 24 Haziran seçimlerine kadar olan dönem Şahlanış dönemi demişti” diyerek sözlerine devam etti.

“TÜRKİYE’NİN GERÇEĞİ DİYECEKLER”

Prof. Dr. Fahrettin Altun, “2002 yılından önce devlet ile millet arasındaki ilişki kötüydü. 2002 yılından sonra devlet ile millet arasındaki ilişkiler iyileşti. 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra devlet ile millet ilişkisinde yeni bir boyut açıldı. Milletin söz sahibi olduğu döneme girildi. 15 Temmuz’dan sonra Türkiye Cumhuriyeti terörde yeni strateji, yeni güvenlik konseyi oluşturdu. Karşı karşıya gelen 2 ittifak var. Birisi Cumhur İttifakı, diğeri Cumhur karşıtı ittifak. Aslında o ittifakın adı Millet İttifakı ama ben Cumhur karşıtı ittifak demeyi tercih ediyorum. Onlar sadece Recep Tayyip Erdoğan düşmanı olduğu için, onun indirebilmek için oradalar. 24 Haziran seçimleri milat olacak. 16 Nisan’daki referandumun devamı olacak ve noktayı koyacak. Cumhur İttifakı başarılı olursa güçlü bir iktidar vaat ediyor. Fakat Cumhur karşıtı ittifakta kaos var. Cumhur karşıtı ittifakta terörle mücadele ile ilgili hiçbir çerçeve bulunmuyor. 24 Hazirandan sonra dış müdahale kanalları zayıflayacak ve dünya Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’nin gerçeği diyecek” ifadelerini kullandı.

“RAHATSIZ OLANLAR YÜZÜNDEN”

İngilizce gazete olan Daily Sabah Gazetecisinin kurucusu ve yöneticisi Serdar Karagöz, “Son zamanlarda Türkiye’nin başına gelenler ekonomi büyümesi ile alakalı değil. Ak Parti iktidarda olduğu için değil. Anayasal değişiklikle alakalı değil. Bağımsız dış politikamızdan rahatsız olanlar yüzünden geliyor. Ne kadar konuşulursa konuşulsun, ekonomi gücünüz olmazsa hiçbir şey başaramazsınız, bağımsız olamazsınız. Ne olduysa 2009 yılında Daos da oldu. Recep Tayyip Erdoğan İsrail Cumhurbaşkanı’na ‘One minute, siz öldürmeyi iyi biliyorsunuz’ dedi ve tüm dünya da manşetler değişti. O ‘One minute’ lafı aslında tüm küresel hegomanlara söylendi. 2009 yılından sonra biz bu Türkiye’yi yönetemeyiz dediler. Ondan sonra başımıza çorap örmeye başladılar. 15 Temmuz darbe girişimini yapmayı planladılar. Hemen yapamayız dediler. Önce şeytanlaştırdılar. Dış medya ve iç medya çok uğraştı, şeytanlaştırdı. Diktatör, tek adam gibi başlıklarla haberler yapıldı tüm dünya da. Sonra da Darbe girişimi yapıldı. Eğer başarılı olsaydı kimse çıkıp yazık oldu demezdi. Halkımız hainlerle çatışırken küresel güçler sessiz kaldı. Başarılı olamayınca şok oldular” dedi.

“ÖNCE VAR SONRA YOK DEDİLER”

Salih Tuna, “Fetöcüler Türkiye’de elini kolunu sallaya sallaya ABD’den emir alıp gezerken hukukun üstünlüğü var dediler. Fakat Fetöcüler püskürtülünce, hendek kazan PKK’lıya hesap sorulunca Türkiye’de adalet yok dediler. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’de 2002 yılından itibaren bağımsızlık adımları atınca saldırılar çoğaldı. Daha önce de vardı ama 2002 yılından sonra çoğaldı. Bu millet öyle bir millet ki, bütün ihanetleri gördü. Şunu da söyleyeyim, saldırı devam edecektir. Saldırı devam edecekse direnişte devam edecektir” diye konuştu. KADİR DEMİREL / ANTALYA GÜNDEM