Bundan uzun uzun yıllar önce, geçmiş zamanların birinde Kütahya Valisinin çok güzel bir kızı varmış. Günün birinde bu kızcağız amansız bir hastalığa yakalanmış. Kötü ve bulaşıcı olan bu hastalığı ne yaptılarsa tedavi edememişler. Günden güne kızcağızın hastalığı ilerlemiş daha kötüye gitmeye başlamış, sağlından tamamen ümit kesilmiş ve başkalarına da bulaşır korkusuyla kızın kimsesiz boş bir yere bırakılması kararı alınmış. Yoncalı çayırlarının bulunduğu yere bir çadır kurup yanına yemeği de bırakılarak bu güzel kız orada hayata terk edilmiş. Kız orada bir müddet kaldıktan sonra bir gün etrafta dolaşan tüyleri dökülmüş, cılız bir kurt görmüş. Kurt her gün ikindi serinliğinde çayırın yanından geçerek bir yere gidip gelmekteymiş. Kız bir müddet sonra kurdun düzelmeye ve tüylerinin çıkmaya başladığı fark etmiş. Bu durumu çok merak etmiş ve kurdu takip etmeye karar vermiş. Artık yürüyecek hali kalmadığından sürüne sürüne kurdu takip etmiş. Gide gide gitmiş, bir de ne görsün! Kendini çayırlıklar arasında bulunan bataklıklar içinde bulmuş. Burada gizlenip kurdu izlemeye başlamış. Kurt birinci batağa girip içine batıp batıp çıkmış sonra, ikinci batağa girmiş ve orada da batıp batıp çıktıktan sonra temiz suda durulanıp çıkmış. Bu durumu gören kız aynı şekilde bataklara girip çıkmaya başlamış. Günden güne iyileşmiş gücü yerine gelmiş, yüzü gözü düzelmiş. Tam iyileştiği bir gün oralarda koyun güden bir çoban onu görmüş güzelliğine hayran kalmış ve kızı çok beğenmiş. Yanına gelip kıza; “İn misin, cin misin?” demiş. Kızda; “Ne inim ne de cinim, senin gibi Adem oğluyum” demiş ve başına gelen her şeyi olanı biteni başından sonuna çobana anlatmış. Çoban da bunları öğrenince kızı alıp babasına götürmüş. Baba kızını iyileşmiş görünce çok mutlu olmuş sevincinden, çobana “dile benden ne dilersen” demiş. Çoban birkaç kez sağlığın diledikten sonra babasından kızını istemiş. Baba da kızının çobanla evlenmesine müsaade etmiş. Baba, Yoncalı’ya bir hamam ve bir cami yaptırmış. Herkese şifa olsun hastalarda iyi olsun diye. Günümüzde Yoncalı‘ya pek çok hamam ve bir hastane yapıldı. Şimdilerde hamamlar dolar taşar, hastalar şifa bulur.