12.10.2017

 

Bu yıl yapılması düşünülen 43. Uluslararası Film Festival tarihi olan 21 Ekim 2017 ve 27 Ekim 2017 zaman sürecine doğru yaklaştıkça basında çıkan haber sayıları da artmaya başladı. Geçtiğimiz gün basında çıkan ‘’ ‘Altın Portakal Ulusal Film Yarışması’ İstanbul’a taşındı. Uluslararası “Altın Portakal” Antalya Film Festivali’nden Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin kararıyla ulusal yarışmanın kaldırılmasının ardından, sinemacıların desteğiyle bu yıl ulusal yarışma İstanbul’da, Beyoğlu Sineması’nda yapılacak haberi kafamı karıştırdı. Aklıma gelen birçok yönetmen, oyuncu kim varsa aradım. Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, yönetmen Şerif Gören ve Sinema Oyuncuları Derneği Başkanı (SODER) duayen oyuncu Yusuf Sezgin ile uzun uzun konuştuk.

Yusuf Sezgin ile yaptığım telefon görüşmesinde sözlerinden anladığım kadarıyla endişeli, üzgün ve aynı zamanda kızgındı. Hiçbir sinemacının Altın Portakal Film Festivalinin sona ermesine yüreklerinin el vermediğinden söz ediyordu.

İstanbul’da yapılacak olan Altın Portakal Film Festivali haberine yalanlama getirdi. Böyle bir girişimin olmadığını belirterek, ‘’Türel 50 küsur yıllık festivali bitirerek, koca çınarın dibine adeta balta vuruyor. Antalya halkı buna ne diyor? Bu alınan karar siyasi mi, yoksa başka etken mi var bilemiyoruz’’ dedi.

Yönetmen Şerif Gören, ‘’Türk sinemasında zaman zaman uluslararası yarışmalarda kendini gösterdi. Ödüller aldı. Bu doğru. Unutulmaması gereken bir şey var ki, o da Altın Portakal Film Festivali kaliteli bir festivaldir. Hafife alınmamalıdır. Yazık olacak Altın Portakal’a….’’

Aradığım, konuştuğum tüm sinemacılar ve sinemayla ilgili haberler üreten magazin gazetecileri Altın Portakal Film Festivalinin bitirilmesini endişeyle karşıladıklarını belirterek, “Türel bu festivali bitirmek istiyor. Yazık olacak Antalya’ya…”

Yazık olacak 53 geçen yıla…

Ortak görüşleri bu birkaç satırla ortaya koymaya çalıştım. Kimi tamamen  siyasidir. Halkın sanatçıları son yıllarda yanlış giden hükümet politikalarını özgürce festivallerde dile getirmesine kızan hükümet başkana baskı yaparak bu kararı alınmasını istediler. Aksi taktir de Türk sinemasını iyi tanıyan Türel, böyle bir önemli kararda mutlaka Sinema ile ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak hareket eder bilgi ve katkıları için mutlaka girişimde bulunurdu. Bunu bilmeyecek kadar bilgiden yoksun bir kültüre sahip değil dediler.

Aslına bakarsanız ben de ilk duyduğumda şok olmuştum. Antalya Altın Portakal Film Festivalini yıllardır aralıksız 30 yılı aşkın süredir izlerim. Duyunca şok oldum. Hiçbir yazı yazmadan sabırla bekledim. Belki karar geri çekilir veya farklı bir fikirle pekiştirilir düşüncesindeydim. Maalesef olmadı…

Altın Portakal tarih oluyor.

Üzgünüm ama Antalya da onca kitle örgütleri Odalar, Dernekler, siyasi partiler var ama hiç biri yeterince ses çıkarmadı. Birkaç cılız ses çıktıysa da bu sesi destekleyen olmadı. Onlar siyasi ortamda nemalanma peşinde galiba…

AKP+MHP’ suskun

AKP+MHP dışındaki görüş sahipleri suskun

Yazık olacak 53 yıla…

Yazık olacak Altın Portakala…

Yazık olacak Avni Tolunay’ın bizlere bıraktığı bu kültür ve sanat mirasına

Madem Antalyalıdan ses çıkmıyor, madem Antalyalı mirasına sahip çıkmıyor. Bize ancak yazmak düşer.

ELVEDA Altın Portakal

Haydi hayırlısı…