Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, tarımın bir ülke için en az savunma sanayii kadar stratejik bir sektör olduğunu belirterek, pandemi ile birlikte sektörün öneminin daha net olarak ortaya çıktığını söyledi. Bir ülkenin kendi tüketimini karşılayabilmesinin öneminin pandemi ile birlikte çok net olarak anlaşıldığını belirten Erkan, ülkeler arasında yaşanan herhangi bir sorunda, kendisi üretebilen ve bu üretimin devamlılığını sağlayan ülkelerin kriz ortamını daha az hasarla atlattığını belirtti.

Prof. Dr. Mustafa Erkan (1)

İKLİM KRİZİ, BİLİM VE AR-GE

Tarımın öneminin bundan sonraki süreçte artarak devam edeceğini belirten Prof. Dr. Mustafa Erkan, “Özellikle son yıllardaki küresel ısınma ve bunun beraberinde getirdiği kuraklıkla birlikte yaşanan bir başka olay var. Biz buna ‘iklim değişikliği’ diyoruz ama ben bunu ‘iklim krizi’ olarak adlandırıyorum. Artık bu ekolojik olaylara karşı daha fazla zorluklar yaşayacağız. Belki daha fazla yağmur yağmayacak ama kısa süre içerisinde aşırı yağmurlar olacak ve sel baskınları yaşanacak. Bu kapsamda bizim iklimle mücadele edebilmemiz için bilimi ve AR-GE'yi esas almamız gerekiyor. Yani tarımda hiç olmadığı kadar bilimi kullanmamız gerekiyor. Bunun için daha az su tüketen ve kurak koşullarda yetişebilen, aynı şekilde daha yüksek sıcaklıklarda meyve verebilen bitkileri ıslah edeceğiz. Bu kapsamda mevsimsel geçişler, yani iklim kaymaları olacak. Bizim iklimle mücadele edebilmemiz için bilim ve AR-GE’yi esas almamız gerekiyor. Yani tarımda hiç olmadığı kadar bilimi kullanmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Iklim Krizi-1

BİTKİ FABRİKALARI KURULACAK

Belki de 20 yıl sonra subtropik koşullarda tropik meyveleri, ılıman koşullarda da subtropik meyvelerin yetişmeye başlayacağını belirten AÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, “Bununla ilgili çalışmaları şimdiden başlatmamız gerekiyor ve bunu bilim ve AR-GE’yi kullanarak yapabiliriz. Hiç olmadığı kadar yapay zekayı kullanacağız. Belki de tarımsal üretimimizin önemli bir kısmını, bitki fabrikaları olarak adlandırabileceğimiz ortamlarda üreteceğiz. Üretim desenlerimizi değiştireceğiz ama bunu mutlaka bilimin ışığında yapacağız. Temel hedefimiz; gelecekte yaşanabilecek her türlü olumsuz koşulda mücadele edebilen ve üretimin devamlılığını sağlayabilen donanımlı Ziraat Mühendisleri yetiştirmek. Türkiye'deki tüm Ziraat Mühendislerinin, gelecekte yaşanabilecek tüm olumsuzluklara rağmen üretimin devamlılığı anlamında bir teminat olduğunun sözünü verebilirim. Biz gereğini yapacağız ve bu ülke insanının her bireyine sağlıklı ve güvenli gıdalar sağlama konusunda elimizden gelen çabayı göstereceğiz” dedi.

Prof. Dr. Mustafa Erkan (9)

GELECEĞİN ZİRAAT MÜHENDİSLERİ

Türkiye’nin gelecekte bu kadar önemli olacak tarım sektörüne hazır olup olmadığı konusunda ise Prof. Dr. Mustafa Erkan şunları söyledi: “Bu kadar hassas sektöre hazır olduğu noktalar var; geliştirmemiz gereken hususlar da var. Ama Ziraat Mühendisleri görev ve sorumluluklarının bilincinde. Öncelikle daha donanımlı Ziraat Mühendisleri ile plan ve projeler geliştirmemiz gerekiyor. Biz de Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi olarak bu projelere daha fazla odaklanıyoruz ve geleceğin Ziraat Mühendislerini yetiştirmeyi hedefliyoruz.”

Kaynak: ANTALYA GÜNDEM GAZETESİ / HASAN YAVAŞLAR