Meşhur türkü vardır ya, Adana’nın yolları taştan, aman sen çıkardın beni beni baştan diye. Bugünlerde türkünün sözleri ‘Ankara’nın yolları taştan, siyaset çıkardı beni baştan’ şeklinde değişti. Herkesin dilinde bir seçimdir gidiyor. İşin garip tarafı da herkes milletvekili aday adayı. Vallahi bunlara kalsak oy verecek seçmen bulamayacağız. Donanımlısı, cahili, zengini, fakiri herkes aday. Bir kesimde oyun kurucu. Onlar da kendilerince listeleri hazırlıyorlar. Bir de simsarlar var. Onlarda aday adayları tarafından görevlendiriliyor. Cebine de 3-5 kuruş harçlık veriliyor ve ver elini Ankara. Kimisi kadın kontenjanı diyor, kimi engelli kotası diyor, kimi ben yörüğüm diyor ve seçilebilecek yerde konumlanmanın yöntemini arıyor.

                Şu anda popülasyonu en yüksek parti CHP. Birçok tanıdığım, CHP’de aday sıralamasında iyi bir yer kapma peşinde. Aday adayı çok ancak adaylığın adresi Ankara’dan geçiyor. Bu seçimlerde ön seçim yapılma ihtimali partililere göre zayıf, bence ise hiç yok. Çok büyük bir ihtimalle adayları genel merkez belirleyecek. Hal böyle olunca da Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun neredeyse ekmek aldığı fırının sahibini bulup torpil isteyecekler. Oysaki bilinmeyen konu, aldığım tüyoya göre, genel başkan torpil falan dinleyecek durumda değil. Adaylar üzerinde tek tek çalışıyor ve en iyi listeyi bizzat kendisi yapacak. Şu anda isimler sadece il havuzlarına giriyor ve bekliyor. Benim adaylara tavsiyem genel merkezden birilerini bulup, Ankara’nın lüks lokantalarına götürüp boşu boşuna masraf etmeyin. Neden mi, yemezler…

                POLİSLİK ZOR ZENAAT

Bu ara ardı ardına denk geldi. Önce ayaklarından vurulan yunuslar, ardından Demre’de ilçe başkanının oğlu ile ilgili yaşanan polemik sonrası sürüldüğü iddia edilen polisler. İşte bunları düşünürken, geçtiğimiz günlerde ofisin yanındaki banka şubesini soymaya kalktılar. Çok sayıda polis olay yerine geldi. Tam iki saat ikna için beklediler ve nihayet saldırgan teslim oldu. Bugün bize insan hakları dersi veren ülkelerin polisleri böyle bekler miydi, sanmam. Ben olup biteni klimalı odamdan seyrederken bile çileden çıktım. Yazık polisler tam 2 saat güneşin altında hem de çelik yelekle bu sıcakta beklediler. Girseler kan akacaktı, onlar da girmedi. Buradan polisler video çektiyse, görüntüyü uluslararası seminerlerde kullansınlar. Lafla insan hakları olmuyor.

Esen kalın…