SUP sporu, özellikle sahil bölgelerinde sakin denizlerde yapılan, katılımcıların ayakta durarak kürek çektiği bir aktivite. Antalya gibi turistik bölgelerde son yıllarda hızla yaygınlaşan bu spor, doğa sporları severler tarafından tercih edilse de, bazı uzmanlar ve vatandaşlar bu durumun fok balıkları gibi hassas türler üzerinde baskı oluşturabileceğini belirtiyor. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in sosyal medya paylaşımlarına yapılan yorumlarda Antalyalılar, Başkan Böcek’e konu ile ilgili kritik soru sordu.
“ANTALYA’NIN DOĞASINA ÇIKMAK HERKESİN GÖREVİ”
Sosyal medya kullanıcısı bir vatandaş bu sporun Fok balıkları için tehlike oluşturduğunu belirterek, “Antalya’da Akdeniz foklarının yaşam alanları, Sup board denilen etkinliklerle işgal ediliyor.
Ekinliği falez (mağara ve kayalıklar) kısımlarında değil, şehrin kumsal kesimlerinde yapılması gerekiyor. Sabah saatlerinden neredeyse tüm gün yapılan bu etkinliği artık kontrol altına almaları gerekiyor. Antalya’nın doğasına çıkmak herkesin görevi” sözlerine yer verdi.
BİLİMSEL VERİLER VE UZMAN GÖRÜŞLERİ
Şu an için Antalya’daki SUP faaliyetlerinin doğrudan fok balıklarına zarar verdiğine dair net bilimsel veriler bulunmamaktadır. Bölgedeki deniz ekosistemini araştıran bazı çevre bilimciler, bu sporun etkilerinin uzun vadede değerlendirilebileceğini, şu an için gözlemlenen zararların ise sınırlı olduğunu ifade ediyor. Öte yandan, bazı sivil toplum kuruluşları, bu tür aktivitelerin belirli alanlarla sınırlandırılması ve fokların yoğun olarak yaşadığı bölgelerde dikkatli olunması gerektiğini savunuyor.
DENGEYİ KORUMAK MÜMKÜN MÜ?
Uzmanlar, turizm ve doğa sporlarının çevreye duyarlı bir şekilde düzenlenmesi halinde, hem insan aktiviteleri hem de doğal yaşam arasında bir denge sağlanabileceğini düşünüyor. Antalya’da bu konuda farkındalık oluşturulması, yerel yönetimlerin ve turizm işletmelerinin birlikte çalışarak doğa koruma programları oluşturması önem taşıyor.
Antalya’da SUP sporunun fok balıklarına zarar verdiği iddiaları tartışmalı olsa da, bu tür hassas ekosistemlerin korunması için önlemler alınması gerektiği açık. Bilinçli bir şekilde gerçekleştirilen doğa sporları, turizm ile çevre koruma arasındaki dengeyi sağlamaya yardımcı olabilir. Bu nedenle, hem sporcuların hem de işletmelerin, doğal yaşamı koruma konusunda daha fazla özen göstermesi gerektiği vurgulanıyor.