Geçen yıllara oranla bu yıl sivrisinek ve yakarca sayısında artış olduğunu belirten Aile Hekimi Dr. Mehmet Ozan Uzkut, “Larva döneminde müdahale edilmediği için sinek sayısı arttı. İlaçlamalar, sahillerden 17 kilometre içeri doğru yapılması gerekiyor” dedi

Antalya’nın sivrisinek ve yakarcalar için üreme ortamı olduğunu ve Şubat ayında yapılması gereken ilaçlamalara geç kalındığını belirten Aile Hekimi Dr. Mehmet Ozan Uzkut, “Sivrisineklerle mücadele biraz sıkıntıya düştü. Normal şartlarda ilaçlamanın Şubat ayında sivrisineklerin larva dönemindeyken yapılması gerekiyordu. Antalya’nın birçok bölgesi sulak ve bataklık bölgesi. Antalya bölgesi sıtma sineklerinde yerleşmesi için uygun bir bölge. Dünya’da hala 3 milyon kişi sıtmadan ölüyor. Antalya turizm bölgesi ve sıtma sineği gelen turistlerle birlikte uçaklarla da gelebilir. Antalya’da da yaşaması için her türlü ortam var. Sıtma sineği yayılırsa büyük bir tehlikeye yol açabilir. İlaçlamaları Antalya merkez de özellikle larva üzerinde korunma açısından sıklıkla yapmalıyız. Şubat ayında yapılması gereken sıtma sineği için ilaçlamalar aksatıldı. Sıtma sineği şuan Antalya’da hiç yok. Fakat sivrisinek ve yakarca miktarı geçen yıla oranla bu yıl daha fazla” dedi.

İLAÇLAMA YETERLİ DEĞİL

Bir sivrisineğin 17 kilometre öteye gidebildiğini ve ilaçlamaların sahil bölgelerinden itibaren yapılması gerektiğini vurgulayan Dr. Uzkut, “Belediyeler tarafından yapılan ilaçlamalar yeterli değil. Bir sivri sinek 17 kilometre öteye gidebiliyor. İlaçlamaların sahillerden 17 kilometre içeri doğru ilaçlanması gerekiyor. Açık bırakılan, günlerce kalmış bir bardak suda zamanla bine kadar sinek üreyebilir. Çünkü onların yaşam alanları sulardır. Sadece bardakta kalan sularda değil, en çok kullandığımız gün ısılar ve kedi, köpek mamalarının içerisinde kalan günleri geçmiş sular etrafında yayılırlar. Mama kaplarında kalan suların her gün düzenli olarak değiştirilmesi gerekiyor. Zaten kedi ve köpekler günü geçmiş suları içmezler. Çatılarda vatandaşlar tarafından ihmal edilen çok fazla ömrünü tamamlamış gün ısılar var. Onları temizlenmesi ya da görüntü kirliliğini önlemek adına da kaldırılması gerekiyor. Bu su depoları sineklerin üremesi için bir numaralı yaşam alanlarıdır” diye konuştu.

“VİDANJÖR KABUL EDİLMİYOR”

Lara’nın Kundu Bölgesi’nde yer alan otellerin, koku yaptığı gerekçesiyle arıtma tesisini kaldığını öne süren Aile Hekimi Dr. Mehmet Ozan Uzkut, sözlerine şöyle devam etti:

“Lara’nın Kundu Bölgesi’nde yer alan oteller, arıtma tesisini kabul etmiyor. Kundu Bölgesi’ndeki siteler fosseptikle çalışıyor. Çukur ve rögarları var. Çekilen atıklar arıtma tesisinde arıtılıyor. Oradan da denize bırakıyor. Oteller oradan aldığı pis suyu kokudan uzaklaştırmak için Hurma bölgesine götürüyor. Normal şartlarda bir vidanjör 200 liraya geliyorsa, Hurma’ya araç gittiği için 400 liraya gidiyor ve bu da maliyeti arttırıyor. Koku, sadece bölge olarak yer değiştirmiş oluyor. Maliyet çok olduğu içinde o bölgede birçok site rögarlarını boşaltmıyor. Normalde tankerlere GPS cihazı takıp atığı nereye boşalttıklarını takip ediyorlar. Oteller vidanjörlerdeki suyu GPS taşımayan tankerlere boşaltıyorlar. Tankerlerde başıboş arazilere boşaltıyorlar. Ayrıca kimsenin görmemesi için gece 2’de oluyor.  Bunlara çözüm bulmadan kapatmak doğru değil. Otellerdeki müşteriler rahatsız oluyor diye rögarları kapatırsan, hastalığa davetiye çıkartırsın.” EBRU KOÇAK / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER