Devlet okullarındaki eğitimin niteliği her yıl yetersiz kalmaya devam ediyor. Son yıllarda laik ve bilimsen eğitimden uzaklaşılması, ÇEDES ve MESEM projelerinin eğitim sistemin çıkmaz bir hale soktu. Ancak yaşanan sorunlar karşısında veliler çocuklarının daha iyi bir eğitim alması ve üniversite sınavına iyi hazırlanması için özel okul ve dershanelerin yolunu tutuyor. Öte yandan özel okul ve dershanelerin fahiş fiyatları gündem de yerini alırken, Ekonomik sıkıntılar ve enflasyon nedeniyle gittikçe artan dershane fiyatları farklılık göstermeye başladı. Fiyatlar 70 bin TL’den başlayıp, 150-200 Bin TL’ye kadar çıkıyor. Bu ücretler birden fazla öğrenci okutan orta gelirli bir aile için oldukça yüksek olurken, veliler durumdan şikayetçi.
AYNI KİTAP FARKLI FİYAT
Dershanelere talebin yüksek olduğunu gören özel kurumlar, fiyatlarında her geçen yıl yüksek artışlar yapmaya devam ediyor. Kayıt parasının yanı sıra öğrenciye verilen ek kaynak kitaplarının ücretleri de piyasanın oldukça üzerinde bulunuyor.
Devletin açıklamış olduğu enflasyonun neredeyse 4 katını aşan kitap fiyatlarına rağmen dershaneler, eski basım veya kullanılmış kitapları öğrencilere veriyor. ‘’Okul mu ticarethane mi belli değil.’’ Diyerek şikayetlerini dile getirdi.
FATURA VELİLERE KESİLYOR
Eğitim İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Sadık Acar, dershanelerin, sınavlara hazırlanma için kurulan özel kurumlar olduğunu ifade ederek, “Buralar birinci planda yatırım amaçlı olduğu için belli bir para bağlıyorlar. Bunları karşılanabilmesi için faturası velilere kesiliyor” dedi.
Türkiye'de enflasyonun her geçen gün arttığını dile getiren Başkan Acar, “Devlet kurumlar tarafından açıklana rakamlarla halkın hissettiği enflasyon arasında yüzde yüz farklılık var. Özelikle emekliler, asker maaş alanlar, memurlar, işçiler ve esnafın aldığı maaşın dershanelerin uyguladıkları fiyatlar karşısında çocuklarını dershaneye gönderemez duruma geldi” dedi.
Başkan Acar konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenler ‘Şu kadar zam yapacaksınız’ diyorlar, dershanelere. Dershaneler o fiyatları istedikleri zaman velilerle anlaşıyorlar. Ama Türkiye'de artan bir enflasyon olduğu için bunun faturasını da gariban, emekçi, asgeri çalışan ve memurlara yüklenmekte. Türkiye'de sabit bir enflasyon olmuş olsa, bu olaylarla karşılaşamayız.”
SINAVA HAZIRLIK
Başkan Acar, “Eğitim sisteminde lise sınavına hazırlanan 8’inci sınıftaki ve üniversite sınavlarına hazırlanan 12’nci sınıf ve mezun öğrenciler geleceklerini planlamak için, iyi bir eğitim alma nedeniyle dershanelere gidiyor” dedi.
“DERSHANELER ANLAŞMAYA UYMAK ZORUNDA”
Velileriler dershanelerle bir anlaşma yapılması durumunda, dershaneler yapılan anlaşmaya sadık kalmak zorunda olduğunu vurgulayan Başkan Acar, “Veliler çocuklarını kaydettikleri zaman ne hizmet vereceklerse o hizmet karşılığında yayın evini deneme sınavını ve haftalık ders saatine uygun davranma zorundadır. Eğitim öğretim devam ederken, bunun faturada yansıtması ya da geçmiş yayınları kullanması çocukları ve aileleri mağdur ediyor” şeklinde konuştu.
Okullarda verilen eğitim yetersiz olduğu için dershanelere gitmek zorunda kaldığını vurgulayan Başkan Acar, “Dershaneler anlaşmaya uymak zorunda. Bir diğer tarafta parası olanlar özel okullarda her türlü kaynağı kullanabiliyor. Onlar her türlü serbestlik var ama devlet okullarında okuyan çocuklara devlet aynı imkanı tanımadığı için aileler bunun dışarıdan kendi imkanlarıyla sağlamakta” dedi.
Öğrencilerin mağdur edildiğini dile getiren Başkan Acar, “Türkiye Cumhuriyeti'ndeki ekonomideki krizin ve enflasyon artışlarının bedelini öğrencilere ödetmemeliyiz. Geleceğimiz olan çocuklarımız ve gençlerimiz öğrenciler mağdur oluyor” şeklinde ifade etti.
“EĞİTİM SINIFTA KALDIĞI”
AK Parti'nin 22 yıldır geldiği noktada eğitimi sınıfta kaldığı belirten Başkan Acar, “Başta ekonomide sınıfta kalmıştır. Ekonomide sınıfta kaldığı için yansıması her alanda görülüyor. Yeni yılın bütçeleri belirlendi ancak gider, gelirden daha fazla bunun faturası da halka kesilmekte. İktidardan şunu istiyoruz, önce kendinizi tasarruf edin, sonra halktan tasarruf etmesini isteyin. Şu anda tasarruf veliler, öğrenciler ve halktan beklenmekte” diye konuştu.
“KAMUSAL EĞİTİM HAKKI VERİLMEK ZORUNDA”
Eğitim İş Sendikası olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin ve her çocuğun beslenmesini, eğitim hakkını ve kamusal eğitimi sosyal devletin verme görevi olduğunu vurgulayarak, “Bu hakkı sağlaması gerekir. Bu hak sağlanmadığı için de insanlar kendi imkanlarıyla sınavlara dershanelerde hazırlanmakta. Özellikle kurslarda hazırlanmakta ya da parası olan özel okullarda çocuğunu geleceğe hazırlamaktadır.
Yetkililerin bu ekstra para isteyen dershaneler ve özel kursları söz verdikleri yayını vermeyen dershanelerin hakkında işlem başlatmalılar. Bunun takipçisi de İl Milli Eğitim Müdürlükleri İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılmalı” sözlerine son verdi.
