Günlerdir yazılıp çiziliyor. Her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Anketler, grevler, imza kampanyaları, tartışmalar derken büyük gün gelip çattı. Gündemden düşmeyen ve herkesin merak ettiği 3. Havalimanı açıldı.

Peki, yeni havalimanımız bize ne kattı? Ekonomiye ne gibi yararları olacak? KDV dahil 26 milyar 140 milyon Avro’ya ihale edilen yeni havalimanında master plan çalışmaları için 500 mühendis, inşaatında dolgu ve sondajla bölgede kurulan onlarca şantiyede, 3 bine yakın ağır iş makinesi çalıştı. Yaklaşık 10 bin kişinin çalıştığı havalimanında, 7 gün 24 saat esasına göre olağanüstü bir çalışma sürdürüldü. Yeni havalimanın açılmış olmasıyla birlikte Cumhuriyet tarihinde ilk hava ulaşımının başladığı yer olan İstanbul Atatürk Havalimanı’nı da kapatıldı. Bugün dünyanın en yoğun 18. havalimanı olan, 2013 rakamlarına göre 34 milyonu dış hat olmak üzere yılda 51 milyon yolcu tarafından kullanılan ve değeri yaklaşık olarak 12 milyar dolar olarak tahmin edilen Atatürk Havalimanı’nın tarifeli uçuşlara kapatılması ne derece doğru? İstanbul Atatürk Havalimanı’nın kapatılma gerekçeleri tam olarak neler? Bu soruların cevabı olarak ‘Türkiye, 500 milyar dolar ihracat yapan bir merkez olmayı hedefliyor. Böyle bir iddiamız varken, böyle bir havalimanı olması bizim dezavantajımızdır. Yeni havalimanı yapılınca Atatürk Havalimanı kapanacak. Çünkü aynı hava sahası kullanılacak. İki havalimanının aynı anda çalışması zordur” açıklamasını aldık. Ne diyelim. Hayırlı olsun. Umarım ekonomide dibe battığımız bu günlerde, tarımda, eğitimde, istismarda gün geçtikte artan sorunlarımıza bir katkısı olur.

Bu arada çok konuşulan isim tartışmasına gelecek olursak, açılışı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na denk getirilen dünyanın en büyüğü diye övündüğümüz havalimanının adı neden Cumhuriyet olmadı? Oysaki hepimizin ortak paydada buluştuğu Cumhuriyet, en büyük kazanımımız değil miydi? Bilinmeyenler ülkesinde yaşayan değerli okuyucular.