Antalya Büyükşehir Belediyesi güreşçisi olan Başpehlivan Mustafa Batu geçtiğimiz sezon CW Enerji Liginde 28 puanla 10’uncu sırada tamamlarken 45 güreşe katıldı bu güreşlerden 3 defa 1’inci 1 defa 2’inci 7 defa 3’üncü oldu 11 defa kürsü başarısı elde etti. 2 defa da CW Enerji Liginde kürsü başarısı elde etti.
YÇ: Mustafa Bey bize kendinizi tanıtabilir misiniz?
MB: Ben 1993 Antalya’da Kepez Odabaşı mahallesinde dünyaya geldim. İlkokulu Odabaşı Sevinç Fahri Aydın ilköğretim okulunda okudum. Liseyi Antalya Spor Lisesinde, Üniversiteyi de Fatih Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümünde okudum. 2012 yılında Antalya Büyükşehir Belediyespor Kulübünde başladım. Daha sonra Enerji Bakanlığı Tedaş Spor Kulübüne transfer oldum. 2 sene Tedaş’ta sporcu olarak yer aldıktan sonra ardından tekrardan Antalya Büyükşehir Belediyespor kulübüne transfer oldum. 2015 yılında Başpehlivanlık kategorisine çıktım. O yıldan bu yıla da Başpehlivanlık kategorisinde güreşmeye devam ediyorum.
SIKI ÇALIŞTIK
YÇ: Peki geçtiğimiz yıl kapanış güreşleri olan Fethiye’de Başpehlivanlığa ulaşmıştınız. Şimdi Menemen güreşleriyle beraber yeni sezon başlayacak. Bu sezondan beklentileriniz neler?
MB: Geçen sene ondan önceki senelere göre çok iyi bir sezon geçirdim. Sadece Kırkpınar’da kürsüye çıkamadım. Elmalı’da ve Lig güreşlerinin çoğunluğunda kürsüye çıkmaya hak kazandım. İnşallah seneye de kariyerimde eksik olan Kırkpınar madalyamı da yerine koyup, kariyerimi güzel bir şekilde devam ettirmek istiyorum. Bu sene de ona göre çalışmalarımızı yaptık. Şimdiye kadar 3 tane kamp dönemi geçirdik. Kamp dönemlerini yeterince verimli geçirdiğimizi düşünüyorum. Herkes çok iyi hazırlanıyor. Allah herkese emeğinin karşılığını versin.
YÇ: Yeni sezon hazırlıklarına yoğun bir tempoyla devam ediyorsunuz. Dünyanın en zor sporlarından birini yapıyorsunuz bununla alakalı hem izleyicilere hem de bu spora başlamaya niyet eden genç arkadaşlara neler söylemek istersiniz?
MB: Her mesleğin bir zorluğu var ancak bir inceliği de var. Eğer zor tarafını görmek istersen zor tarafını görürsün yapamazsın. Ama ince tarafını görürsen o işin inceliğini yakalarsan yaparsın. Yağlı güreşte başarılı olmak istiyorsan, bir halterci kadar ağırlık yapman, atletizmci kadar koşman, jimnastikçi kadar esnek olman, satranççı kadar da akıllı olman lazım. Yani güreş bireysel spor olduğu için karşında bir insanla güreşiyorsun, onda da senin özelliklerin var. O yüzden çok zor bir spor başarının anahtarı da burada. Kim daha iyi antrenman yapıyor, Kim daha iyi beslenip dinleniyor, Kendini bu işe veriyorsa o kişi başarılı oluyor. Yani bir kişi başarılı oluyorsa onun arkasında tabi ki yeteneğin yanında çok çalışmada var. O yüzden iyi çalışan, emek veren kişi kazanıyor.
ORHAN OKULU İLE GÜREŞLER UNUTULMAZ
YÇ: Güreşirken en çok zorlandığınız veya unutamadığınız bir anınızı paylaşır mısınız?
MB: Şöyle Başpehlivanların geneli çok zor oluyor ama 2019 yılında ben ilk defa Başpehlivan çeyrek final kategorisine yükseldim ve güreştim. Orada da ilk güreşim Orhan Okulu’ya karşıydı. Hava çok sıcaktı. Rakibim Orhan Okulu’da çok iyiydi. O güreşte çok zorlanmıştım yani afaki bir sıcak vardı. 45 derece falan sıcak vardı ama saha içinde 60-70 derece hissediliyordu.
HEDEF KIRKPINAR’DA ALTIN KEMER
YÇ: Geçen sene Elmalı Güreşlerinde 3’üncü olmuştunuz. Bu sene Kırkpınar ve Elmalı’da hedefleriniz neler?
MB: Kırkpınar’da hedefim her başpehlivanın hayali olan Altın Kemer. Tabi ki Kırkpınar ve Elmalı’da hedefim kürsünün zirvesi hiçbir başpehlivanın ikincilik hayali olmaz zaten.
YÇ: Güreşirken kendinizden daha cüsseli rakiplere karşı daha avantajlı olarak gözüküyorsunuz. Buna dair neler söylemek istersiniz. Yani bunun sebebi Koordinasyonla mı? Güçle mi alakalı?
MB: Şimdi şöyle bir şey, iki tarafında avantajı ve dezavantajı oluyor. Bir dar yolda arabanın dönmesiyle, kamyonun dönmesi bir olmuyor. Veyahut yük taşırken, arabanın taşıdığıyla kamyonun taşıdığı bir olmuyor. Yani karşılıklı iki tarafında dezavantajı ve avantajı var. Önemli olan bunu güreşirken kendinin iyi olduğu yere getirip avantaj sağlamak, o benden iri veya ben ondan küçüğüm o daha avantajlı gibi bir durum olmuyor. Yağlı güreş öyle bir şey ki yeri geliyor karşındaki kişiye kuvvetin yetmiyor ama bir boşluğunu yakalarsanız sizin kuvvetiniz onun kuvvetinin iki katına çıkıyor.
Son olarak da güreş severlere güreşe destek veren herkese çok teşekkür ederim. Ama özellikle çocukluğumdan beri yanımda olan abim ağamız Elmalı Güreş ağası Hakan Çetin’e çok teşekkür ediyorum. Her zaman yanımda oldu bizi destekledi.