ANTALYA’da, 15 yıl önce 5 polisin şehit olduğu helikopter kazasına ilişkin ABD’li 4 teknik personel hakkında 15’er yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın 27’nci duruşması, yurt dışındaki 4 sanığın ifadesi 9 yıldır alınamadığı için ertelendi. Şehit komiser Adem Vurucu’nun aile avukatı Enis Debreli, “Bu gidişle kanımız yerde kalacak” dedi.

Antalya’da 19 Temmuz 2006’da, Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı’na ait olan ve geçici süreyle Antalya’da görevlendirilen MD-600N tipi helikopter, devriye görevi yaparken meydana gelen arıza nedeniyle eski stadyumun olduğu bölgeye düştü. Kazada pilot Emniyet Amiri Hakan Kaya, Emniyet Amiri Ramazan Can, Başkomiser Kudret Çalık, Komiser Adem Vurucu ve Polis Memuru Osman Karadağ şehit oldu.

‘TEKNİK BAKIMI YAPANLAR SORUMLU’

Antalya’nın kurtuluş yıl dönümü olan 5 Temmuz’da kente getirilen ve 14 gün uçuş yaptıktan sonra düşen helikopterle ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nde görevli uzman bilirkişilerce rapor hazırlandı. Raporda, helikopter motorunun yakıt kontrol ünitesinde (HMU) bulunan pirinç tanesi büyüklüğündeki plastik bazlı yabancı maddenin motora düzensiz yakıt gitmesine yol açması sonucu kazanın meydana geldiği belirtildi. Raporda, helikopter motorunun teknik bakımını ve kontrolünü yapan kişilerin sorumlu olduğu kaydedildi.

15’ER YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENDİ

Raporun ardından helikopterin bakım ve kontrol sorumluluğunu üstlenen firmalarda çalışan ABD’li teknik personel Hoa Nguyen, William Bill Costa, Frank Motola ve Tony Corago hakkında 2012’de, ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma’ suçlamasıyla 15’er yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Antalya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen davanın 27’nci duruşmasında, İçişleri Bakanlığı ve şehit polislerin yakınları dosyada davacı olarak yer aldı. Duruşma, yurt dışında yaşayan 4 sanığın ifadesi alınamadığı için ertelendi.

‘ARPA BOYU YOL ALINAMADI’

Şehit Adem Vurucu’nun aile avukatı Enis Debreli, kasta yakın ciddi ihmal sonucu şehit verdiklerini, dava 9 yıldır sürmesine rağmen arpa boyu yol alınamadığını ifade etti. Sanıkların soruşturma aşamasında verdikleri ifadelerinde söz konusu firmalarda çalıştıklarını kabul ettiklerini, ancak kazayla ilgili kusurları bulunduğu iddiasını reddettiklerini belirten Avukat Enis Debreli, “Sanıkların dava açıldıktan sonra da ifadelerinin alınması gerekiyor. Ancak bu 9 yıldır gerçekleşmedi” dedi.

‘DAVA ZAMAN AŞIMINA DOĞRU GİDİYOR’

Türk yargı sisteminin çok açık olduğunu sözlerine ekleyen avukat Enis Debreli, “Yargılamanın sonuca ulaşabilmesi için sanıkların ifadesinin alınması gerekiyor. Ancak ABD’de bulunan sanıkların ifadesi alınamadı. Türk yargısı sanıklara ulaşamayınca yakalama kararı çıkardı. Kimi, nerede yakalayacağız? Şimdi sanıkların infazını bekliyoruz. Dava zaman aşımına doğru gidiyor” diye konuştu.

Yargılamadan memnun olduklarına dikkati çeken Avukat Debreli, “Yargılama sürmesine sürüyor, bunda sıkıntı yok. Ancak yargılama sonunda sanıklar ceza alsa da infazı gerçekleşmeyeceği için sonuç bizi tatmin etmeyecek. Umutlu değiliz. Bu gidişle kanımız yerde kalacak” dedi.

Kazanın nedeni hakkında da bilgi veren Avukat Enis Debreli, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Motordaki düzensiz yakıt akışı, helikopter Türkiye’ye satılmadan önce tespit edilmiş. Biz ülke olarak helikopteri kontrol için iki kez göndermişiz. Ancak ikisinde de ‘sağlamdır’ raporu verilmiş. Hava taşıtlarının sicili vardır. Eğer bu pirinç tanesi büyüklüğündeki plastik bazlı yabancı madde helikopterin siciline işlenseydi, pilotlarımız kullanmadan önce mutlaka önlemini alırdı.” Süleyman EKİN/ (DHA)