Son günlerde yapılarda çökme riski ve meydana gelen yangınlar gündemde yerini koruyor. 2 ay önce Bolu Kartalkaya yangınında 78 vatandaşın yetersiz denetimler nedeniyle hayatını kaybetmişti. Ardından Antalya’nın Alanya ilçesinde bir otelde çıkan yangın paniğe neden oldu. Yapılan denetimler sonrasında ise yapını daha önce hem otel hem de konut olarak kullanıldığı öğrenildi.
Antalya’da buna benzer yapı iskanında konut olarak görülen otel, pansiyon ve butik otellerde tadilatla turizm tesisine dönüştürülüyor. Bunun tam tersi ise otel ve benzeri yapılar çeşitli tadilatlarla konutta dönüştürülüyor. Yapıların kullanım amacının değişikliği beraberinde yangın ve depremde yıkılma risklerini artırıyor. İhmallerin yaşandı ve yeterli denetimlerin olmaması can kaybına neden oluyor. Konuya ilişkin açıklamada bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, denetimlerin yetersiz olduğunu ifade etti. Pek çok kez uyarı yapılmasına rağman karar vericilerin felaketlerin yaşanmasından sonra denetim yapmaya başladığını belirten Başkan Akdoğan, Kahramanmaraş depremi ve Bolu Kartalkaya yangınını hatırlattı. Başkan Akdoğan konuşmasında, yaşanan felaketlerin unutulduğunu söyledi.
YAPILAR TADİLATLA KULLANIM AMACI DEĞİŞTİRİLİYOR
“Yapı iskan aldıktan sonra herhangi bir denetime tabi tutulmuyor” diyen Başkan Akdoğan, “Yapı konut olarak iskan alınıyor ama tadilatlarla kullanım amacı değiştirilebiliyor. İnşaat mühendisleri olarak defalarca kamuoyunda açıklamalar yaptık ama bizim söylediğimiz şeylerin doğruluğunu karar vericiler ancak bir felaket yaşanınca anlıyor” dedi.
Başkan Akdoğan konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “’Antalya'da tamamen denetimsiz tadilatlar yapılıyor’ diye defalarca dedik. Tadilatların bir ruhsata bağlanması gerekiyor”
“ANTALYA’DA KENDİ KENDİNE YIKILACAK YAPILAR VAR”
Antalya'daki yapıların büyük bir çoğunluğu risk oluşturduğunu ifade eden Başkan Akdoğan, “Turizm tesisleri deprem performans raporlarını düzmece alıyorlar ve birçoğu gerçekten deprem performans raporları yaptırmıyor. “Kendi kendine yıkılacak yapılar var” dedik. Bunların hiçbiri dikkate alınmıyor. Bu konut gibi yapıların apartmana, pansiyona, butik otellere dönüştürüldüğünü herkes biliyor. Bununla ilgili herhangi bir denetim yapılmıyor” diye konuştu.
“Bir bina kendi kendine göçtüğünde ya da bir turizm alanında yangın ya da başka bir durumdan dolayı bir olumsuzluk yaşandığında bu projesini ilk yapan ya da o dönem şantiyede ilk bulunan teknik insanlar suçlanıyor” diyen Başkan Akdoğan konuşmasında şu sözlere yer verdi:
“Ancak bunun üzerinden defalarca tadilat geçmiş oluyor. Bugün otellerin her biri 3-5 yılda ciddi bir tadilata giriyor. Yani sadece birçoğunda taşıyıcı sistem kalıyor. Onun dışında otel tamamıyla yenileniyor. Ve bunu hangi denetimle, hangi tadilatla yapıyorlar? Sormak gerekiyor.”
“TURİZM TESİSLERİ HEM DEPREM HEM DE YANGIN DENETİMDEN GEÇMEZ”
Bakanlıklar, belediyeler Antalya il müdürlüklerinin sezon sonundaki revizyonlarda herhangi bir tadilat ruhsatı verip vermemesi akıllarda yer edinirken Başkan Akdoğan, gerçek anlamda denetimlerin yapılması durumunda Antalya’da turizm tesislerinin denetimden geçemeyeceğini ifade etti.
Başkan Akdoğan, konuşmasında şu sözleri kullandı:
“Oteller sezon sonunda kapanır, 3-4 ay içinde oteli komple yıkıp deyim yerindeyse yeniden yaparlar. Bununla ilgili herhangi bir tadilat ruhsatı durumu söz konusu değildir. Ancak otellerde herhangi bir afet yaşansa bu sefer alırsınız kağıtları, “Otelin orası şöyleymiş, burası böyleymiş, şurada da uyumsuzluk varmış” denir. Bugün gerçek anlamda bir denetim olsa hizmet veren otellerin, tatil köylerinin ve pansiyonlarının büyük bir bölümü bu denetimden geçemez. Hem deprem konusunda hem de yangın konusunda denetimden geçmez”
“BUNLARIN SORGULANMASI GEREKİYOR”
Son zamanlarda otellerde kapasite artışı için ÇED süreci artırılması dikkatlerden kaçmadı. Turizm tesislerinde her geçen gün kapasite artışları akılarda soru işaretleri bırakırken Başka Akdoğan, “Otellerde oda sayıları arttırılıyor. Ortada bir tane ürün var. Bunu nasıl çoğaltılır? Burada bazı alanları odaya çeviriyor ya da küçültülüyor. Yatak sayısını arttırmak için başka yöntemler var mı, bilmiyoruz. Bunların sorgulanması gerekiyor” diye konuştu.
“5 AY SONRA KİMSE HATIRLAMAYACAK”
“Burada ne depreme dayanıklılığıyla ilgili ne bu kurumların bu yapıların tadilatlarının yapılmasıyla ilgili, izinlerin alınmasıyla ilgili, ne de yangınla ilgili birçok hususu sağlamıyor” diyen İMO Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, konuşamasın şu sözlerle sonlandı:
“Yangın konusu oldu. Şu an otel sahipleri ya da otel işletmecileri bizim odamızı da arıyor, ‘Yangın merdiveni yaptıracağız, şuraya mı yaptıracağız, buraya mı yaptıracağız’ diye soruyor. Bunlar unutulduktan sonra nasıl depremi unuttularsa bu ülkede 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. 11 ilde çok ciddi acılar yaşandı. 15 milyon vatandaşımız etkilendi bu durumlardan. Biz bunu unuttuk, Kartalkaya'yı hayli hayli unuturlar. Kartalkaya yangını sıcakken denetimler oldu. Ancak 5 ay sonra kimse hatırlamayacak.”