Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın enflasyon ve büyüme oranları ile ilgili yaptığı açıklamaların ardından CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, “Ekonomisi büyüyenler yalnız AKP’liler ve yandaşları, halkın içinde büyüyen ise AKP’yi gönderme arzusudur” dedi

Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü açıklamalarından sonra artışı önlenemeyen enflasyon ve dolayısıyla sürekli zamlanan ürünlerle alakalı sert eleştiriler içeren açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın 3 ay öncesinde de enflasyonu ve faizleri düşürmek istediğini ancak yükselişinin dahi önlenemediğini hatırlatan Başkan Cengiz, AKP’li siyasiler tarafından sıkça söylenen “Ekonomimiz şahlandı” ifadesinin ise “Milletin aklıyla dalga geçmek” olarak yorumladı. Başkan Nuri Cengiz’in açıklamasının tamamında şu ifadelere yer verildi;

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın; “Merkez Bankası Başkanıyla görüştüm, yüzde 19 olan politika faizini düşürmemiz lazım” beyanı üzerinden 3 aydan fazla zaman geçti. Erdoğan geçen ay ise, “Enflasyonun düştüğünü göreceksiniz, dolayısıyla faiz oranları da düşecek” demişti. Tüik’in açıkladığı Ağustos ayı verilerine göre ise enflasyon, yıllık yüzde 19.25’i bularak Merkez Bankasının belirlediği 19 barajını dahi aşarken; gıda enflasyonu yüzde 29 ile son 28 ayın zirvesini gördü. Sokakta, çarşıda, pazarda “Geçinemiyoruz” isyanı sergileyen vatandaşı da geçtik, sarayın onayını almadan açıklanmayan bu rakamlar bile gerçekleri gizleyemez haldeyken; Erdoğan ve şakşakçılarının dillerinden düşürmedikleri bu “Ekonomik şahlanma” hikayesi ne midir? Vatandaşın aklıyla dalga geçmekten başka bir şey değildir!”

“GERÇEKLER GÖRÜNMÜYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, günlük 10 milyon lirayı aşan harcama yapılan sarayından, servetine servet katan çevresine baktığı zaman Türkiye’nin gerçeklerini görmekte zorlanıyor olabilir diye konuşan Başkan Cengiz, “Ancak bugün Türkiye’de geleceğimizin sahibi gençlerimiz, üniversite tercihlerini yaparken okulların başarılarını, alabilecekleri eğitimin seviyesini değil; “hangi şehirde geçim sıkıntısı çekmeden yaşayabilirim” kriterini baz alarak hareket ediyorlar! Bugün Türkiye’nin birçok yerinde ev kiraları asgari ücretle yarışırken; açlık sınırı asgari ücreti de geçip 3 bin liraya dayanmış halde! Kimi, nasıl büyüttüğü; kimlere, ne fayda sağladığı belli olmayan meşhur “büyüme oranları” AKP’li Cumhurbaşkanı başta olmak üzere iktidarın sözde ekonomi uzmanları tarafından böbürlenerek müjdeleniyorken; Türkiye’nin neredeyse yüzde 25’i, yani her dört vatandaştan bir tanesi işsizlikle boğuşur vaziyette! Çiftçinin traktörünü, iş bulamamış üniversite mezunu gencin ev eşyasını haczeden Ziraat Bankası’ndan, milyonlarca dolar kredi çekip tek kuruş dahi ödemeyenlerdir büyüyenler. Lüksün ve şatafatın adresi AKP’nin Türkiye’sinde büyüyen; Temmuz’da 77 milyon lira iken, ağustos ayında 336 milyon lirayı aşan, nereye gittiği belli olmayan, hesabı dahi sorulamayan, cumhurbaşkanlığı’nın kullanımındaki örtülü ödenektir! Pazardan evine eli boş dönen, ay sonunu getiremeyen, borç içerisinde yüzen vatandaşın ise içerisinde büyüyen tek şey; AKP’yi 20 yıldır hüküm sürdüğü iktidar koltuğundan indirme, sarayın ve yandaşlarının saltanatına son verme arzusudur! Halkın bu isteği her geçen gün daha da büyümekte, daha yüksek sesle dile gelmekte ve önümüze konacak olan sandığı kaçınılmaz hale getirmektedir! Halkımız, önümüzdeki ilk seçimde AKP’nin ve sömürüye doymayan yandaşlarının saltanatına son verecek; zenginliklerin eşit dağıtıldığı, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerin hüküm sürdüğü adil bir düzenin inşası için gerekeni yapacaktır!” dedi. HABER MERKEZİ