Geçtiğimiz hafta sonu emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) Maltepe’de bir araya geldi. Aman Allah’ım o ne kalabalık. TV’nin sesi kısık olsa, vallahi bir siyasi partinin mitingi sanacaktım. Bu arada bu çok objektif bir yazı olmayabilir çünkü bende bir EYT’yim. Anlamakta güçlük çektiğim olay şu ki buradaki insanlar düşkün, seçim nedeniyle istismarda bulunarak ekstra hak isteyen, haksız bir talep peşinde koşuyormuş gibi bir hava estiriliyor. Oysaki bu topluluk, yolda oyunun kuralının değiştirilmesi sonucu mağdur olan insanlar. Sen ilk başta bir emeklilik yaşı belirlemişsin, sonra yok bunu beğenmedik, bu kadar süreye çıkaracağız diyorsun. Aslına bakarsanız aynı Milli Eğitim’deki gibi. Her yıl sınav sistemini değiştiriyorsun, bakanı değiştiriyorsun, yeni gelen bakan değişen sınav sistemini bir daha değiştiriyor. Oysaki benim anlayışıma göre emeklilik yaşını mı yükselteceksin, “Bundan sonra” demen lazım. Yani emeklilik yaşını değiştirdikten sonra sosyal güvencesi olanlar yeni sisteme takılır. Ya da, sınav sistemi diyorsan, bu çocuklar eski sistemden sınava tabi tutulur, arkasından gelen öğrenciler yeni sistemle sınav yapılır. Bir çoğumuz ehliyetleri emniyetten aldık. Sonra sürücü kursları açıldı. Bu durumda tüm ehliyetleri geri toplayıp, herkesi sürücü kurslarına mı gönderecekler? Dünyada benim bildiğim hiçbir kanun geriye doğru işlemez.

Asıl benin anlamadığım bu yasanın çıkmasına hükümetin bir türlü yaklaşmaması. Açıkçası ilk başta çok ciddi bir maliyet olduğunu düşünmüştüm. Oysaki sonrasında emekli olacak kişinin 1 milyonu bulmadığı, bu maliyetin de toplamda yıllık 10 Milyar lira olduğu ifade ediliyor. Bu rakam, Türkiye’nin altından kalkamayacağı bir rakam olduğuna da inanmıyorum. Galiba para yok dediğimde EYT’liler, “Suriyeliler için para buluyorlar” diye durumu özetliyorlar. Ancak bildiğim bir şey var ki, hükğmete çok kızgınlar ve Cumhur ittifakının eksi hanesinde yazıyorlar. Neyse, ne diyelim “Mevlam görelim ne eyler, ne eylerse güzel eyler.”

Esen kalın…