Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) Başkanı Akıncı, “Koronavirüs vaka sayılarında yükseliş ve alınan önlemlerin yetersiz kalması gelecek aylara ilişkin belirsizliği her anlamda artırmakta” dedi

Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD), turizm ve sanayi başta olmak üzere 6 ana faaliyet sektörü ile koronavirüs salgınının ülke ve bölge ekonomisi ve üyelerinin faaliyetleri üzerindeki etkilerini bir anket ile değerlendirdi. Koronavirüs salgınının etkileri üzerine bugüne kadar çeşitli konferans, online toplantı ve anketler düzenlediklerini dile getiren Başkan Akıncı, “İş dünyasının nabzını tutarak, gözlem ve değerlendirmelerimizi kamuoyu ve yetkililerle paylaşarak sorunların çözümüne ve politika belirlenmesine katkı sağlamaya gayret ediyoruz” dedi. Başkan Akıncı, Temmuz ayında başlatılan ve Ağustos ayında tamamlanan anketin, ANSİAD üyelerinin de bütün işletmeler gibi koronavirüsün ekonomide yarattığı daralmadan ağır biçimde etkilendiğini ortaya koyduğunu belirtti.

EN YÜKSEK CİRO KAYBI TURİZM’DE

İşletme ölçekleri dikkate alındığında dünyada ve ülkemizde mikro ve küçük işletmelerin daha fazla etkilendiğinin altını çizen Başkan Akın Akıncı, “ANSİAD üyeleri arasında orta ölçekli işletmelerin ağırlığı daha yüksektir, buna rağmen üyelerimizin yüzde 77’si ciro kaybına uğramıştır. Üyelerimizin yüzde 13’ü faaliyetine ara vermiş, %36’sı kısmi çalışmaya geçmiştir. Ciro kaybının en yüksek olduğu sektör, beklendiği gibi turizm sektörü olup turizmi hizmet ve ticaret sektörü izlemektedir. Sanayi sektöründe etkilenme alt sektörlere göre farklılaşmış, tarım sektörü pandemiden daha az etkilenmiştir” diye konuştu. Anketin en önemi bulgusunun belirsizlik artışı olduğunu kaydeden Başkan Akıncı, “Gerek pandemiyle ilgili, gerekse ekonomideki belirsizlik sorunların başında geliyor. Koronavirüs vaka sayılarında yükseliş ve alınan önlemlerin yetersiz kalması gelecek aylara ilişkin belirsizliği her anlamda artırmakta. Bu sebeple talep daralması, girdi maliyetlerinde artış, tahsilat ve nakit yönetimi sorunu gibi önemli hususlar belirsizlikten sonra geliyor” dedi. Başkan Akıncı, “Ekonomideki gelişmeler Haziran ve Temmuz aylarındaki toparlanmaya rağmen kalıcı bir canlanma olmayacağı şüphesine yol açmış, ayrıca girdi maliyetlerindeki artış bütün sektörlerde başlıca sorunlar arasına girmiştir” diye konuştu.

Anketten çıkarılacak ikinci önemli bulgunun pandemi sürecine ilişkin desteklerle ilgili olduğunu kaydeden Başkan Akıncı, “Üyelerimizin pandemi etkilerini kendi imkanlarıyla aşmaya çaba göstermeleri ve ekonomik desteklerden faydalanma oranının beklenenden az olması anketimizin diğer önemli sonucu.  Üyelerimizin yarısına yakını kredi desteklerinden ve vergi ertelemesinden, yaklaşık yüzde 40’ı kısa çalışma ödeneğinden yararlanmış, kredi erteleme, ücretsiz izin gibi desteklerden faydalanma oranı sınırlı kalmıştır. Şüphesiz ki bu oranlar da desteklerin işletmelerimize genelde önemli katkı sağladığı anlamına gelmekte” dedi. Başkan Akıncı, “Anketimizin üçüncü temel bulgusu, pandemi etkilerinin süresine ilişkin öngörülerdir. Üyelerimizin yüzde 75’i pandemi etkilerinin 1 yıl ve daha fazla süreceğini öngörmekte” dedi.

ANTALYA’YA DESTEK BEKLENTİSİ

2021 yılı ilk yarısı için ekonomik durum beklentisinin özellikle Hükümet açısından yararlı olabilecek bir sonuç olduğunu dile getiren Başkan Akıncı, “Üyelerimizin %61’i önümüzdeki dönemde koşulların daha olumsuz olacağı, %22’si aynı durumun devam edeceği görüşündedir. Daha iyi koşullar bekleyen üyelerimizin oranı %17’de kalmıştır. Turizm sektöründe çok sayıda otelin kapalı kalması, ziyaretçi sayısında %80’in üzerinde düşüşe bağlı gelir ve istihdam kaybının Antalya’da bütün sektörlere yansımaları önümüzdeki aylarda da kendisini gösterecektir” diye konuştu. Antalya’nın önümüzdeki dönemde daha fazla ekonomik desteğe ihtiyaç duyduğunu belirten Başkan Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü; “Antalya’nın koşullarının, belirsizlik sorununun, ekonomiye ilişkin olumsuz beklentilerin ve önümüzdeki dönemde daha fazla ekonomik desteğe ihtiyaç duyulmasının Hükümetimiz tarafından dikkate alınacağına, önümüzdeki aylara ve 2021 yılına yönelik politika belirlenmesinde güven inşasına ve beklentileri karşılayacak destek tedbirlerine ağırlık verileceğine inanıyorum.” HABER MERKEZİ