Geçtiğimiz Cuma günü bir basın toplantısında zarf içinde para verilmesi olayını yaşamıştık.

Bunu da Cumartesi günkü gazetemizde dile getirmiştik.

Dün de bir ajans, gazetelere verilmek istenen parayı abone parası olarak lanse etmesi biraz tuhafıma gitti ve olayı yeniden düşündüm.

Evet… Abone parası olsa da gazeteye destek parası olsa da orada muhabirlerin eline tutuşturulan zarf ile verilmesi gerçekten de tuhaftı.

Bu konuyu Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, yani bizim gibi gazetecilerin bağlı bulunduğu derneğin başkanı Mevlüt Yeni de duymuş ve harekete geçmiş.

Araştırmış soruşturmuş ve gazetemiz muhabiri Yaprak Özer’in zarfı almadığını, öğrenmiş.

Cemiyet olarak da Yaprak’ı üç günlük tatil ile ödüllendirmiş.

Evet buraya kadarki bölümünü Cumartesi gününden biliyorduk.

Ancak, bu ödülün de etik olmadığı kanısındayım ben.

Bu benim şahsi düşüncem.

Nasıl o toplantıda parayı almak etik değilse, bu ödül de etik değil bence.

Madem gazetecilerin bağlı bulunduğu bir cemiyet,

Bu cemiyetin de bildiğim kadarıyla bir disiplin kurulu var.

O toplantıda parayı alıp da, sonradan geri iade eden veya etmeyen kim varsa en azından bir kınama ile cezalandırılması taraftarıyım ben.

Nasıl Yaprak Özer parayı öğrenince zarf almayacağını söylediyse, sonradan iade edenler ile etmeyenler bence cezalandırılmalı.

Eğer almayan Yaprak Özer’e bir ödül verilecekse, hele hele tatil ödülü ise patronuna düşer düşüncesindeyim.

Tanıdığım kadarıyla patron bunun altında kalmaz sanırım.