Antalya’nın dünyaca ünlü tarihi Kaleiçi’nde sorunlar bitmek bilmiyor. Sık sık gündemde yerini koruyan Kaleiçi bar işletmelerin işgali altında. Bar işletmelerinde yüksek ses bölge halkını, otellerde kalan yabancı turistleri ve Kaleiçi esnafını çileden çıkarttı. Zengin kültürel mirası ve eşsiz atmosferiyle büyüleyen tarihi Kaleiçi son dönemlerde artan gürültü ve çevre kirliğiyle gündemde yerini alıyor. Bölgede bulunan işletmelerden kaynaklı oluşan kirlilik gözlerden kaçmıyor. Kaleiçi esnafı Mehmet Sağgün, oluşan yüksek sesten bölge halkı olarak şikayetçi olduklarını dile getiriyor. Sağgün, bölge halkı olarak pek çok kez şikayetçi olduğunu ancak herhangi bir işlem yapılmadığını ifade etti. Ayrıca Sağgün, Kaleiçi’nde bulunan butik otellerin yüksek ses nedeniyle turist kaybettiğini ve otellerin çoğunun kapatmak zorunda kaldığını aktardı.
KALEİÇİ’NDE YÜKSEK SES ÇİLEDEN ÇIKARDI
Kaleiçi esnafı Mehmet Sağgün, Kaleiçi’nde çok fazla gürültüye neden olan işletmelerin ruhsatların bilinçsiz ve art niyetle verildiğini vurguladı. Sağgün, butik otellerin çevresinde birden çok bar olduğunu ve yüksek sesler nedeniyle hem bölge halkı hem de turistlerin rahatsız olduğunu belirtti. Kaleiçi esnafı Mehmet Sağgün, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Ben bir vatandaş olarak şikayetim sadece gürültü. Çok fazla gürültü var ve çok fazla bilinçsizce, art niyetlice ruhsatlar verilmiş. Otellerin etrafında bar işletmeleri olamaz. Bunu yıllardır söylüyorum ama bir faydası yok maalesef... Bir otelin etrafına 4-5 tane bara ruhsat verilmez. Bu barların tamamı yaz döneminde açık havada müzik yapıyor. Aslında ruhsat, binanın içerisine verilir dolayısıyla, bahçede müzik yapıldığı sırada ne kadar bir alanı rahatsız ediyor o önemli. Bu gürültüyü bar sahipleri niyeyse sahiplenmiyor.”
YETKİLİLER ÇÖZÜM BULMUYOR
Sağgün, pek çok kez yüksek ses nedeniyle şikayette bulunduğunu belirtti. Ancak Sağgün, onca şikayete rağmen yetkilerin soruna dair çözüm bulamadıklarını ifade ederek, “Şikayetçi olduk ama Polis, ‘Bizim yetkimiz yok zabıtayı arayın’ diyor. Polislerin uyarma yetkileri var ama bar sahipleri uyarıları dikkate almıyor. Sonra zabıtayı arıyorum, onlar da topu Çevre Şehircilik Müdürlüğü'ne atıyor. Çevre Şehircilik Müdürlüğü kesinlikle görev yapmıyor. Defalarca müracaat ettim. İlgilenen birisi olursa, müracaatımın alındığını ve en kısa zamanda dönüş yapılacağını söylüyorlar ama dönüş yapılmıyor” dedi.
Kaleiçi Esnafı Sağgün, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Ev adresim belli, iş yerim belli, dolayısıyla diyorum ki, "Beni arayın, şu saatlerde gelin, evimden desibel ölçümü yapın" diyorum. Gelen yok. Bir kez, ölçüm yapmak için gelenler ya önceden haber veriyor ya da kapıda birileri onların araçlarını biliyor. Ölçüm yapacakları zaman müzik kesiliyor.”
“KALİTELİ TURİSTLERİ KAYBETTİK”
Kaleiçi’nde oluşan yüksek sesten kaynaklı konaklamak için gelen turistlerin artık gelmediğini aktaran Sağgün, “Mahalleli haricinde kaliteli turistleri kaybettik. Yıllardır buraya geldiği zaman binlerce Euro harcayan kaliteli turistler artık Kaleiçi'ne gelmiyor. Eğlence mekanı ayrı, gürültü ayrı... İnsanların eğlenmesine karşı değilim. Ancak kaliteli turist uyuyamıyor. Belli yaş grubundaki insanlar tarihi yerleri görmek istiyor. Kültürel değerlerimiz var; halı, kilim, porselen, seramik, Türk sanatı ve el sanatları. Bu gürültü nedeniyle uykusuz kalan birçok kaliteli müşterim artık Kaleiçi’ne gelmiyor” şeklinde konuştu.
OTELLER KAPANIYOR
Otellerde yüksek ses nedeniyle müşteri kaybı yaşadığını, kimi butik otellerin kapanma aşamasına geldiğini söyleyen Sağgün, “Otelciler, ‘Müşterimiz geliyor ama aynı gece bavulunu indirip başka bir yere gitmek istiyor çünkü burada uyuyamıyor’ diyor. Otelci zarar ediyor, turizm zarar görüyor. Oteller kapanma noktasına geliyor. Birçok kaliteli müşterim, ‘Bu gürültü yüzünden bir daha Türkiye'ye gelmeyeceğiz’ diyor. Antalya hayranı olan insanlar artık Türkiye'ye gelmiyor. Sakin bir yer arıyorlar” şeklinde belirtti.
KALEİÇİ’NDE SOKAĞIN ORTASINA TUVALET İDDİASI
Kaleiçi’nde konsere gelen gençlerin sokak ortasına tuvalet yaptığını ileri süren Sağgün, “Konsere gelen gençler, saatlerce kuyrukta bekliyor ve tuvaletlerini sokağın ortasında yapıyor. Yüksek sesle müzik dinleyip alkol tüketiyorlar. Sit alanı olan bu yerin durumu düşünülecek olursa, Kaleiçi'nde kimse ilgilenmiyor. Belediyeler, aldıkları maaşları hak etmiyor. 43 yıldır burada yaşıyorum ve yön tabelası bile yok. Dünyanın birçok yerinde bulamadığım bu durum, benim için kabul edilemez. 7000 yıllık tarihi bir bölgeye bu tür uygulamalar yapılmamalı” diyerek sözlerini son verdi.