Bu yıl 657’ncisi düzenlenen yağlı güreşin olimpiyatı Kırkpınar’da Antalyalı Orhan Okulu, Başpehlivan oldu. Böylece Antalya, son yıllardaki Kırkpınar’a damga vurma, başpehlivanlıklara ambargo koyma geleneğini sürdürdü.

Kırkpınar Başpehlivanı Orhan Okulu ile adına güreştiği Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç’i kutlarız. Antalya’ya yaşattıkları coşku ve heyecan için minnettarız.

Birkaç yıldır oluşan, bu yılda pekişen görüntü şunu gösterdi. Yağlı güreşte Antalya artık Türkiye’nin en önemli bölgesi ve markası. Minikten, Tozkoparandan, Destelerden, Başaltı ve Baş’a kadar her boyda çok sayıda güreşçisi ile her zaman iddialı.

Geçmişte Karamürsel, Samsun, Ordu ve Ankara bölgelerinin ağırlığı, lobisi vardı. Bugün artık Antalya var. Yağlı güreşin çok sevildiği Antalya’da belediyeler bu alanda yarış halindeler. Yakın geçmişte Kemer, Belek vardı. Bugün Döşemealtı, Konyaaltı, Serik ve Muratpaşa var. Bunlar adeta birbirleri ile yarışıyorlar.

Bu yılki Kırkpınar’da gündemi Ali Gürbüz oluşturdu. Serik Belediyesi adına güreşen Gürbüz’ün çeyrek final mücadelesinde Recep Kara ile yaptığı karşılaşmada aldığı galibiyet güreş camiasını adeta ikiye böldü. Bir grup (ki geniş bir kesim) yenişin tam gerçekleşmediği görüşünde. Daha önce 4 kez Kırkpınar Başpehlivanı olan Recep Kara’nın karara tepki olarak güreşi bırakması da, olayı sıradan bir karşılaşma olmaktan çıkardı.

Kara’nın, Kırkpınar’da geçmişte ilaçlılarla da (doping demek istiyor herhalde) mücadele ettiğini, onlar yüzünden 4 kemerden olduğunu belirten sözleri de bir yerlere verilmiş mesaj gibiydi.  Ne demek istediğini, neyi ima ettiğini anlayan anlamış mıdır acaba?

Ali Gürbüz ile 2017’nin Kırkpınar Başpehlivanı Konyaaltı Belediyesi Güreşçisi İsmail Balaban arasındaki çeyrek final, tam anlamı ile erken finaldi. Saklamaya gerek yok, Kırkpınar tribünleri gibi gönlümüz İsmail Balaban’dan yanaydı. Ama İsmail, kendi oyunu ile altın puan verip elendi. Ali Gürbüz ise yarı finalde, Ankara Büyükşehir ASKİ adına güreşen Şaban Yılmaz’a kendi oyunu ile yenildi. Bu sonuç da tartışmalı gibiydi ama Antalya lobisinin Gürbüz’ü ikinci kez savunacak hali yoktu. Sonuç en hafifi ile kaderin garip cilvesi olarak değerlendirildi. Elbette başka değerlendirmeler yapanlarda olmuştur.

Finalde Şaban Yılmaz karşında tartışılmaz, net bir galibiyet elde edip 2018 Türkiye Başpehlivanı olan Orhan Okulu, Antalyaspor’a yaptığı vurgu ile gönlümüzü okşadı. Bir kez daha kutlarız.

Rahmetli Recep Gürbüz’ün Kırkpınar Başpahlivanlığını ilk kez Antalya’ya getirdiği 1988 yılında kentte yer yerinden oynamıştı. Karşılama töreni, dönemin şartlarına göre görkemliydi. Benzer manzaraları Cengiz Elbeye’nin 1990’lı yıllardaki başpehlivanlığında yaşamamıştık. Birazda Osman Aynur’da kentte heyecan vardı.

Sonrasındaki Kırkpınar Başpehlivanlıklarında aynı coşkuyu göremedik. Bunda belediyelerimiz adına altın kemer alan bazı pehlivanların Antalyalı olmayışı rol oynamış olabilir. Ali Gürbüz’ün üçüncü kemerinin, yasaklı madde soruşturması ile geri alınması da biraz havayı etkiledi.

Şimdi Türkiye’nin yaptığı güreşi, sporcu tavrını alkışladığı bir başpehlivanımız var. Onu doya doya alkışlamalı, başarından dolayı gurur duymalıyız.