Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığında endüstri mühendisi olarak görev yapan Esin Aşlar, geçen dönem başlayan üretici kadın stantları projesinin devam ettiğini belirterek, talep sayılarının şu anda 8 bine ulaştığını kaydetti. Aşlar, "Haftada bir gün Yoğurt Pazarı’nda üretici kadınlara yer vermeye özen gösteriyoruz. Yeni yüzleri aramıza katarak mutlu oluyoruz" dedi.
Mersin’in 13 ilçesinden talep aldıklarını vurgulayan Aşlar, birçok etkinlikte de bu stantlara yer vermeye çalıştıklarından ifade etti. Özellikle geliri olmayan ve hiç çalışmamış kadınlara öncü olmak istediklerini dile getiren Aşlar, "Satış yapmak, sadece pazarda satış yapmaktan ibaret değil. Markalaşmadan ve standarda bindirmesinden tutun, online satışa kadar, belki ileride kendi işyerlerini açmalarına kadar, hatta süreç içinde kendileri gibi kadınlara istihdam sağlayacakları olanaklar olabilir. O yüzden bunu bir kıvılcım gibi görüyor ve daha da büyüyeceğini düşünüyorum. Proje ile aynı zamanda kadınlar kendilerini sosyo-ekonomik hayata kazandıracak ve kentimizin tanıtımına da katkı sunacaklardır" diye konuştu.
KADIN ÜRETİCİLERDEN HEMCİNSLERİNE ÇAĞRI
Üretici kadınlardan Ayşe Çetin, fermente sirkeleri ile pazarda yer aldığını belirterek, “Ben yeni gelmeye başladım. Üretici kadın pazarlarını böyle yerlere gelip giderken gördüm. Daha sonra başvuru yaparak kolaylıkla dahil oldum" dedi. Kendisi gibi pazara katılmak isteyen kadınlara da seslenen Çetin, “Özellikle kadınlar için yapılmış çok güzel bir organizasyon. Evinde el işi yapan, böyle işlerle uğraşan kadınları davet ediyorum” dedi.
Evinde yaptığı reçeller, çörekler ve pastalarla pazarda stant kuran Aynur Ören de üretici kadınları düşünüp, imkan sağlayan ve destek verenlere teşekkür etti. Başvuru sürecini anlatan Ören, ilk olarak oyuncak bebek yapımına katıldığını belirterek, “Malzemeleri Büyükşehir Belediyesi getirdi. Oyuncakları yaptıktan sonra da bizden satın aldılar. Sonra da ‘üye olmak ister misiniz?’ diye bir teklif geldi. Biz de üye olduk. Şimdi de stant açıyorlar, biz de geliyoruz" dedi.
Kadın üreticilerden Gül Habip ise stantların hem ev ekonomisine, hem de ruhsal durumlarına iyi geldiğini dile getirdi. Habip, “Ben başladığımda hiçbir şey bilmiyordum. Çok mücadele ettim, çok çalıştım ve halen öğrenmeye devam ediyorum" ifadelerini kullandı.