CHP Antalya Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Rafet Zeybek, TBMM Genel Kurulu’nda görüşmelerine başlanan Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine yaptığı konuşmada, teklif ile getirilmek istenen “çoklu baro” yapısının AKP tarafından yargıda reform olarak sunulmasını eleştirerek, AKP tarafından getirilen her yargı reformu teklifi ile yargının daha da bağımlı hale getirildiğini ifade etti.

CHP Antalya Milletvekili Zeybek konuşmasının devamında şunları belirtti;

“Yine yargıda reform iddiasıyla getirilen bir teklifle karşı karşıyayız, görüşüyoruz ama bu ülkede AKP iktidarları döneminde getirilen her yargı reformu, maalesef yargıyı daha güçsüz, güvenilirliği daha az ve daha sorunlu hâle gelmiştir. Bu nedenle, bence eğer yargının bağımsızlığını, tarafsızlığını istiyorsanız gelin, böyle reformları yargı reformu ile düzenlemeyin, getirmeyin. AKP benzeri reformları 2009 yılında da yargıda reform yaparız iddiasıyla getirdi, yine bugünkü gibi o zaman da, her getirilen yargı reformu iddiasında aynen şu denildi: “Biz yargıyı bağımsız, tarafsız yapacağız.” AKP 2010 yılında Anayasa değişikliği yapılırken “Yargıda reform yapıyoruz.” İddiasını kullandı, aynı şeyleri savundu, itiraz edenlere hiç hak vermedi ama yargının FETÖ’nün kontrolü altına girdiğini görünce, “Biz yanıldık, bu reform değilmiş.” dedi ve FETÖ’ye teslim ettiğiniz yargıyı bu seferde 2017 yılında tekrar değiştirdiniz. Her getirilen yargı reformundan sonra yargı daha çok bağımlı hâle geldi, daha çok güçsüz hâle geldi, daha çok parçalandı. Bunun için Çoklu Baro teklifi gibi önerilere, AKP artık yargı reformu, bu, bir reformdur dememeli, bu milleti kandırmayın, bu, reform falan değildir.”

“Yargının üç ayağı vardır; iddia makamı, savunma makamı ve karar makamı. 2010 yılında bu ülkede yargının iddia ve karar makamı FETÖ’nün kontrolü altındaydı, 2017 Anayasa değişikliğiyle yürütmenin kontrolü altına alındı. Şu anda iddia makamı ile karar makamı tamamen yürütmenin güdümündedir, yürütmeye bağlı olarak çalışmaktadır, yürütmenin talimatını dinlemektedir.”

ÇOKLU BARO TEKLİFİ, BAROLARI DİZAYN ETME TEKLİFİDİR

“Yargı bağımsızlığı ve savunma hakkı için bakıldı ki barolar itiraz ediyor. O zaman ne yapılması gerekiyor? Bu barolar bir dizayn edilmeli. Baro konuşur mu, baro yürütmeye, iktidara itiraz edebilir mi, böyle bir baro olabilir mi? Bu, derhâl dizayn edilmeli. Ne yapılması gerekiyor? Düşünüldü “Evet, biz savunmayı da bölersek, etkisiz hâle getirirsek, parçalarsak, bir kısmını ele geçirirsek bizim gücümüzü orada savunma üzerine de hâkim kılarız.” anlayışıyla AKP’nin bu kanun teklifi Meclis Genel Kuruluna kadar gelmiştir. Ancak bir gün bu yargıya AKP’de çok ihtiyaç duyacak ama o zaman işte o meşhur “Yanıldık, aldatıldık.” deme hakkını da elde edemeyecek, baroları bölerek yargıya hizmet edemezsiniz, adalet sağlayamazsınız, demokrasiyi güçlendiremezsiniz, insan hak ve özgürlüklerine katkınız olmaz.”

ÇOKLU BARO TEKLİFİ, KİN VE İNTİKAM ALMA DUYGUSUNUN ÜRÜNÜDÜR
 “AKP çoklu baro teklifini bir olay nedeniyle, inatla, kinle, intikam alma duygusuyla getirdi ama yasalar intikam alma duygusuyla hazırlanmaz, intikam alma duygusuyla yapılan yasalar uygulamada o milleti böler. Bu yasa önümüzdeki süreçte göreceksiniz, intikam alma duygusuyla geldiği için sadece baroları bölmeyecek, sivil toplum kuruluşlarını bölecek, milleti bölecek. Millete bu kötülüğü yapmayın. AKP’lilere sesleniyorum yol yakınken gelin, bu sevdadan vazgeçin. Yoksa siz bu teklife “Evet.” diyen milletvekilleri, tarihe baroları bölen, milleti bölen milletvekili olarak geçecektir.” HABER MERKEZİ