Geçtiğimiz ay 17 günlük bir yıllık izne çıktım. İzin günlerimi Ankara’da ailemin yanında değerlendirmek istedim. Ben Ankara’ya gittiğimde hükümetin 2023 bütçe görüşmeleri devam ediyordu. Engelli bireylerin raporlarındaki engel oranları çok ciddi oranda düşürüldü. Bana bu konuda çok sayı da aile ulaştı. Bende Ankara’ya gitmişken CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı ile görüşüp bu konuyu gündeme getirmesini rica etmek için kendisini aradım. Bana bütçe görüşmelerinin devam ettiğini ve yoğun olduğunu söyledi. Ancak müsait olduğunda bana haber vereceğini de ekledi. Bütçe görüşmeleri bittikten sonra Cavit Arı beni arayıp müsait olduğunu söyledi. Ertesi gün meclise gitmek için yola çıktım. Bir taksiye bindim. Taksici ağabeyle biraz sohbet etme fırsatı buldum. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile ilgili öyle şeyler söyledi ki şaşırdım. Yavaş, halk arasında sevilen ve saygı duyulan biri bunu bilmeyen yoktur. Ancak benim şaşırmamın sebebi taksici ağabeyin Ak Partili olmasıydı. Ağabey bana Başkan Yavaş’ı öve öve bitiremedi. Taksici ağabey şu cümleleri kurdu: “Ben yıllardır Ak Parti üyesiyim. Çocukluğum Ankara’da geçti. Uzun yıllar Ankara’yı Ak Parti yönetti. Onlar yönetirken başımıza gelmeyen kalmadı. Ancak bu adam geldiğinden beri Ankara başka bir yer oldu. Yavaş’ı Ankara’da sevmeyen biri varsa bilin ki Yavaş, onun Ankara’da rant sağlamasına izin vermediği için sevmiyordur. Herkes onun sakin, siyasette karışmayan sosyal yardım yapan, güler yüzünü seviyor. Bir tek bu da değil. Adam bizimkiler gibi çalmıyor, paramızı heba etmiyor. Onun için Ankara ondan çok memnun.” Taksici ağabey daha bir sürü şey söyledi. Ancak en önemlisi buydu bence. Bu konuşma bana şunu gösterdi. Vatandaş işini iyi yapanı görüyor.

Neyse CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı’nın yanına çıktım. Çok yoğundu vekil. Ancak uzun uzun sohbet ettik. Bana bütçe görüşmelerinden söz etti. Sağ olsun bakanlıkların bütçelerine varana kadar verdi. Bakanlıkların bütçelerine inanamadım. 2022 bütçesine göre artış görünse de bütçeler inanılmaz yetersiz. Şunu anladım ki bakanlıklar ya yatırım yapıp personel paralarını ödemeyecek yada personel paralarını ödeyip yatırım yapamayacak. Vekille aramızda şöyle bir sohbet çekti:

“Sayın vekilim hükümet ne yapmaya çalışıyor”

Arı: “Hükümet gideceğini anladı ve gelecek olan yeni hükümeti zorda bırakmaya çalışıyor. Bu bütçeler aslında devletin ne durumda olduğunu açık açık gözler önüne seriyor. Bu bütçeler yetersiz ve iş yaptırmaz.” Vekilde inanılmaz bir özgüven gördüm. Sayın vekil seçimi kazanacaklarından çok emin. Bu özgüven bana hem anlamı hem de anlamsız geldi. Çünkü ben bir iş sonuçlanmadan böbürlenen insanların hak edilmemiş özgüvenine gülüyorum. Bunu bir tek CHP için değil bütün insanlar için söylüyorum.

Şimdi birçok kişi ‘Eee sayın vekil engelli bireylerin raporları hakkında ne söyledi’ diye soranlara ise üzülerek cevap vermek istiyorum. Sayın vekil beni hayal kırıklığına uğrattı. Belki söylediklerime vekil kızacak ancak vekilin davranışı beni inanılmaz üzdü. Hükümetten bıkan ve umudu CHP olan CHP’li vekilin verdiği cevap adata hayal kırıklığıydı. CHP kendini seçime, basına, öne çıkmaya o kadar kaptırmış ki vatandaşı gibi duruyor. Hem de daha seçilmeden halka uzak hale gelmiş gibi. Benim görüştüğüm ailelerin mağduriyetlerini size anlatmaya kelimeler yetmez. Ancak sayın vekil mağdur ailelere daha farklı bakıyor. Vekilin konuşmalarının bende yaratığı hayal kırıklığını hala atamadım üstümden. Sayın vekil engelli bireyleri ve engelli çocukların ailelerini Ak Parti’nin oy deposu olmakla suçladı. O kadar ilgisiz ve o kadar bir haber ki konuşmalarını şaşkınlıkla dinledim. ‘Tamam bakarız’ deyip konuyu geçiştirdi. Şunu anladım ki milletvekilleri millettin vekili değil, onlar ön plana çıkma çabasındalar gerçekten mağdurun yanında değiller. Ben siyasetten anlamam, çok eski gazetecide değilim ama yazılarımı okuyanlar bilir ki ben halkçıyım. Her zaman halkın yanında olmaya çalışıyorum.

Tabi sayın vekil yeniden vekil olur mu? Bence olur. Ancak halktan uzak bir vekil olduğunu düşünüyorum. CHP iktidar olur mu bilinmez ancak olsa da halka tam yakın olamayan bir iktidar olacağını düşünüyorum. Umarım yanılırım…