Türk yazar, şair ve hukukçu. 1885’te İstanbul’da dünyaya geldi. 30 Mart 1956’da İstanbul’da akciğer kanseri nedeni ile yaşama veda etti. Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. İşkodralı köklü bir aileden gelen Selim Sırrı Bey ile Samiye Hanım’ın oğlu, Hicaz valilerinden Ahmet Ratip Paşa’nın torunlarından Naile Hanım’ın ise eşiydi. Mithat Cemal Kuntay, ilköğrenimini İstanbul Aksaray’da evlerinin yanındaki Mekteb-i Osmani’de yaptı. Rüştiyeyi yine Aksaray’da okuduktan sonra Saint Joseph’te başladığı ortaöğrenimini Vefa Lisesi’nde tamamladı. Hukuk Mektebi’nden mezun olduktan sonra girdiği idare hukuku doktora sınavında gösterdiği başarı nedeni ile muallim muavinliğine atandı. Daha sonra Adliye Nezareti Kalem-i Mahsus I. Katipliği, müdür muavinliği, Birinci Hukuk Mahkemesi azalığı yaptı. Bu arada 1. Hukuk Mahkemesi üyeliğine seçildi. 1923’te atandığı Beyoğlu 4. Noterliği’ni ölümüne kadar sürdürdü. Mithat Cemal Kuntay, 1950’deki seçimlerde CHP listesinden Çorum milletvekili adayı olduysa da seçilemedi. Şiir, roman, oyun, biyografi türlerinde yapıtlar veren Mithat Cemal edebiyat dünyasında adını II. Meşrutiyet’ten sonraki yıllarda yayımladığı şiirlerle duyurdu. Kuntay’ın ilk şiiri “Elhamra” Resimli Kitap’ta yayımlandı. Şiirlerinin kitap haline gelmesi ise oldukça gecikti (1945). Dil açısından Milli Edebiyat akımına bağlanan şair, vezin olarak aruzda vazgeçmedi. Daha çok kahramanlık, yurt sevgisi gibi ulusal duyguları dile getirdiği epik-lirik şiirlerle ün kazandı. Şiirlerinde yakın dostu Mehmet Akif ve Yahya Kemal’in etkileri görüldü. Zaman zaman hiciv türünde şiirler de yazmış, ancak bunlar epik şiirleri kadar beğenilmedi. Mithat Cemal Kuntay, tiyatro, roman ve inceleme alanlarında da ürünler verdi. Biri manzum iki oyunu, şiirlerinde olduğu gibi kahramanlık temi üzerine kurulu olduğu belirtildi. Kuntay’ın tek romanı “Üç İstanbul” romanında Meşrutiyet ve Mütareke dönemlerinin İstanbul’unu ve insanlarını konu aldı. Romanda İstanbul’un “kokuşmuşluğu”nun gözler önüne serildiğini ileri süren Fethi Naci gereksiz bazı ayrıntılarına rağmen, gerek üç ayrı dönemin toplumsal gerçeğini başarıyla ortaya koyması, gerekse Adnan ve Belkıs gibi unutulmaz iki roman kahramanı yaratması bakımından Üç İstanbul’un yıllar sonra bile ilgiyle okunduğunu belirtti. Üç İstanbul 1980’li yıllarda TRT tarafından televizyon dizisi halinde gösterilmiştir. Mithat Cemal Kuntay, şiir ve roman, oyun ve inceleme dışında, Ali Suavi, Namık Kemal ve Mehmed Akif’le ilgili biyografik yapıtlarıyla da dikkat çeken bir edebiyatçıdır. Türk edebiyat tarihinin bu önemli kişilerini konu alan yapıtlarını son derece titizi bir çalışmanın ve emeğin ürünü olarak okuyucu karşısına çıkar. ESERLERİ: “Türkün Şehnâmesinden, İst.: Tasvir, 1945, Üç İstanbul, İst.: Sühulet, 1938, Kemal, (4 perdelik manzum oyun) İst.: Sırat-ı Müstakim Mtb., 1328/1912, Yirmi Sekiz Kânun-ı Evvel, (3 perdelik manzum oyun) İst.: Matbaa-i Osmaniye, 1334/1918, Mehmed Akif: Hayatı, Seciyesi, Sanatı, 1939, İstiklal Şairi Mehmed Âkif, (ölümünün 6. yılı dolayısıyla) Ank.: Ülkü, 1944, İlkler ve Ötekiler, İst.: Ülkü B., 1944, Namık Kemal: Devrinin Olayları ve İnsanları Arasında, Ank.: Maarif Vekâleti, 3 c., 1944, 1949, 1956, Sarıklı İhtilalci Ali Suavi, İst.: Ahmet Halit, 1946, Mehmed Âkif: Hayatı, Sanatı, Seciyesi, Seçme Şiirleri, İst.: Yeni Mecmua, 1948, Nefâis-i Edebiye, (manzum ve mensur örneklerden oluşan antoloji) 2 c., Tefeyyüz, 1329/1913, İftira-yı Taassup, İst.: Tercüman-ı Hakikat Mtb., 1329/1913, Hitabet ve Münazara Dersleri, İst.: Matbaa-i Hayriye, 1329/1913, Hitabet Dersleri, Kanaat, 1330/1914 Edebiyat Defteri, İst.: Matbaa-i Amire, 1915.”