Yeni asgari ücretin açıklanmasının ardından 2025’te ekonomik görünümün nasıl olacağına dair ekonomistler tarafından açıklamalar birbiri ardına yapılıyor. Uzmanlar tarafından, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) kurumlara sahip çıkmadığı söylenirken, TÜRK-İŞ tarafı 2025 yılı için geçerli olacak asgari ücretin 22.104 TL olmasından haberlerinin olmadığını belirtiyor. Akdeniz Üniversitesi (AKDÜ) İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Şükrü Erdem de, 2025’te Türkiye ekonomisinin nasıl olacağına dair öngörülerde bulunmuş ve asgari ücret zammında yüzde 30-35’in üzerine çıkılmayacağını ön görmüştü. 2025’te asgari ücretin ne kadar olacağına dair görüş bildiren Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Şükrü Erdem’in açıklamalarından sonra, Bakan Işıkhan’ın asgari ücrete yüzde 30 zam yapıldığını ve yeni asgari ücretin 22 bin 104 TL olduğunu açıklaması sürpriz olmadı. “Türkiye’de 2025 yılında 2024 yılına kıyasla daha durgun bir ekonomiye sahip olacağız” diyen Erdem, asgari ücret zammı belirlenirken rakamların değil, öncelikle ilkelerin konuşulması gerektiğini vurguladı.
YENİ ASGARİ ÜCRET SÜRPRİZ OLMADI!
Yeni asgari ücrete dair açıklanan rakamda bir sürpriz yaşanmadı. AKDÜ İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Şükrü Erdem, 2025 yılı için asgari ücret artışının yüzde 30-35 oranında olacağını ifade etmişti. Bu oranlar ışığında da, 2025 asgari ücreti 23 bin TL’ye yaklaşık bir meblağ olacağını açıklamıştı. Asgari ücret zammı belirlenirken rakamların değil ilkelerin konuşulması gerektiğini savunan Erdem, açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:
“Asgari ücret zammının ne kadar olacağı konuşuluyor. Rakamlar üzerinden konuşmanın bir anlamı yok. Asıl mesele gelir olmalı. 2025’te ücretlilerin gelirden alacağı pay ne olacak bunu tartışmalıyız. O yüzden çok ilginç bir algı yönetimi var. İşverenler ve merkez bankası yüzde 25 olması yönünde görüş bildirdi, ardından yüzde 30 olması gerektiği belirtildi. Ücretli emeğinin fiyatının belirlenmesi için ise gerçek bir toplu pazarlık yapılmalı. Toplu pazarlığı sendikalar yapabilir ancak Türkiye’de sendikalar son 20-30 yılda Dünyanın en zayıf sendikaları haline geldi. 1990’lı yıllarda sendikalar güçlüydü ama şimdi değil.”