Karnelerin verilmesine sayılı günler kala heyecanlanmamak mümkün değil. Hele ki okula giden çocuğunuz varsa, heyecanınız ikiye katlanıyor. Çünkü onların başarısı sizin başarınızdır. Anne, baba olarak evde onlarla birlikte ders çalışmak, kitap okumak emimin ki, benim kadar sizin de hoşunuza gidiyor. Onlarla birlikte ders çalışmak diyorum çünkü eskide kaldı kendi başına ders çalışmak. Şimdi öyle mi. Eskiden ailelerimiz her şeyi bizden beklerdi. Ancak şimdi öyle değil. Çocuğunuzla ilgilenmeden başarı bekleyin. Tabi bu benim naçizane fikrim. Öğretmenler kadar, evdeki ortamda çocuklarımız için çok önemli. Biz anne, baba olarak elimizdeki imkanlar verelim ki başarı gelsin. Yoksa biz hiçbir şey yapmadan onların başarılı olmasını bekleyemeyiz. Çocuklarımız kötü not aldığında hepimiz onlara yüklenip, bağırmayı çok iyi biliriz. Bu çocuğun okuldan soğumasına neden olur. Çünkü sevmedikleri bir şeyi onlara dayatmak, sadece bizim istediğimizdir. Onların ne istediğine önem vermek yerine kendimiz ne istiyoruz. Onu çocuklarımıza dayatmayı çok seviyoruz. Benimde iki tane çocuğum var. Karneleri kötü geldiğinde bunun sorumluluğunu çocuğuma yüklemek yerine, gelen kötü notlar üstünde onlarla konuşup, nasıl düzeltebilirize bakıyorum. Çocuklarımıza şiddet uygulayıp, ceza verme gibi bir hakkımız yok. Benden size ufak bir tavsiye ona bağırmadan, ceza vermeden önce bir konuşun. Belki çocuk o dersi sevmiyor. Belki çocuk o dersi anlamıyor. Biz bunları dinlemek yerine o çocuğun ne istediğine bir kulak verelim.

Ailelerin yaptığı bir diğer hata ise özellikle ergenlik çağındaki çocuklarla iletişimlerini koparmak. Onlara kızıp, bağırıp, ceza vermeniz size ve ona fayda sağlamaz. Bunun için iletişim kitapları okuyabilirsiniz veya psikolog görüşü alabilirsiniz. Hiç kimse unutmasın ki çocuklar bizim oyun hamurumuz değil. Onlarında kendi fikirleri ve istekleri var. Çocuklarınız için önceliğiniz onların iyi birer birey olması olsun. Çocuklarınız adaletli, iyiliksever, sorgulayan, vicdanlı çocuklar olsun istiyorsanız size tavsiyem ne isteklerini sorun. Yok eğer bunu istemiyorsanız, onu yarış atı gibi koşturmaya devam edin. Bu dönem bitti gelecek döneme bütün öğrencilerimize başarılar dilerim. Daha güzel gelecekler onların olsun. Onlar çocuk yarış atı veya oyun hamuru değil. ESEN KALIN… GÜNAY SARI / ANTALYA GÜNDEM GAZETESİ KÖŞE YAZARI