Antalya Tarım Konseyi (ATAK) ve ATB Başkanı Ali Çandır, Bakan Çavuşoğlu, Bakan Pakdemirli’nin yanı sıra Vali Karaloğlu ve Antalya milletvekillerinin katılımıyla telekonferansla yapılan Antalya Tarım ve Orman Sektörü Değerlendirme Toplantısı’na katıldı

Antalya Tarım Konseyi (ATAK) ve Antalya Ticaret Borsası (ATB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanı sıra Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve Antalya milletvekillerinin katılımıyla telekonferans yoluyla yapılan Antalya Tarım ve Orman Sektörü Değerlendirme Toplantısı’na katıldı. Çandır toplantıda, tarım sektörünün sorun, öneri ve taleplerini dile getirdi. Antalya Ticaret Borsası meslek komiteleri ile Antalya Tarım Konseyi üyelerinden gelen talep üzerine üyelere yönelik bir anket yaptıkları ve ankette Koronavirüs salgınının etkilerinin değerlendirildiğini bildiren Çandır, “Bu değerlendirme, sektörün yaşadıkları sorunları, çözüm önerileri ve taleplerini kapsamaktadır” dedi. Toplantının başında Tarım Bakanı Pakdemirli’nin “Bu dönem savunma sanayii, tarım sektörüdür…Antalya bu salgında bizim  için çok önemli bir cehpe, çok önemli bir cephanedir” dediğini anımsatan Çandır, “Bizim çiftçimiz üretir, ticaret erbabımız elini taşın altına koyar aksatmadan bu millete tarım ürünlerini ulaştırır yeter ki devletimiz arkamızda olsun” dedi.

13 MADDELİK RAPOR

Başkan Ali Çandır’ın Antalya Tarım ve Orman Sektörü Değerlendirme Toplantısı’nda aktardığı 13 maddelik rapor şu talepleri içeriyor:

“1. Sektörün Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifleri ve özel bankalara olan kredi borçları, vergi, SGK, BAĞKUR, TARSİM ve benzeri ödemeleri, salgının en az bir yıl sonrasına, faizsiz olarak ertelenmeli. Üreticilerin Nisan ayında başlayacak ekim-dikim dönemi başta olmak üzere acil fide, tohum, ilaç, gübre gibi ihtiyaçları, tarım kredi kooperatifleri ve üretici birlikleri gibi ortaklıklar aracılığı ile finansmanı devletçe karşılanmak üzere hızla tedarik edilmeli. Mevcut durumda hasat dönemine girmiş olan kesme çiçek ürünlerinin %35’i hasat edilmiş ve %65’i serada kalmıştır. Mevsimlik çiçek ürünlerinin ve saksılı bitkilerin ise tamamı serada kalmış durumdadır. Pazarlanma şansı kalmayan bu ürünler ve benzer durumdaki sebze-meyve ve diğer tarım ürünleri için mücbir sebep kapsamında bir ‘Koronavirüs Tazminatı’ ödenmeli. 2019 yılı süt ve buzağı desteklemeleri bir an önce ödenmeli ve artan fiyatlar nedeniyle tedarikinde üreticiyi zorlayan yem sorunu çözülmeli. Tahsilat yapamayan ve nakit akışı bozulan tarımsal kooperatiflere ödemelerini yapabilmeleri için kamu bankalarından faizsiz kredi kullandırılmalı. 2020 yılı desteklemeleri avans olarak acilen ödenmeli. Tarımsal işletmelere kolay erişilebilir, ipoteksiz, KGF benzeri faizsiz ya da çok düşük faizli ve kredi taksit ödemelerinin bir üretim sezonu sonrası başlayacağı biçimde tarımda “Üretime Devam Kredisi” hızla hayata geçirilmeli. Yaş meyve ve sebze ile kesme çiçek ürünleri başta olmak üzere tarım ürünlerine yönelik bozulabilir ürün damgası uygulamasına geçilerek gümrük işlemleri hızlandırılmalı. İhracat nakliyesinin hızlanması için şoförlerin vize işlemleri önceliklendirilmeli ve şoförlere hızlı kit uygulanmalı. Yaş meyve ve sebze ile kesme çiçek ürünlerinde yurtdışı pazar paylarımızı koruyabilmek için, fahiş artan, uçak kargo bedelleri devletçe karşılanmalı. 2019 yılına göre yüzde yüzü aşan fiyat artışları görülen zirai karantina ve zirai mücadele müdürlükleri döner sermaye işletmeleri standart belge ücretleri; 2019 yılı yeniden değerleme oranını geçmeyecek biçimde düzenlenmeli ve tarımsal ticaretin hızlandırılması amacıyla bürokratik işlemler azaltılarak merkez tarafından uygun bulunan bazı yetkiler taşra teşkilatlarına aktarılmalı. Sektörde istihdam kaybını önleyecek desteklemelerin mutlaka artırılması gerekli, aile çalışması ve kayıt dışı çalışanlar da istihdam desteklemelerinden faydalandırılmalı, yevmiyeli işçiler ve mevsimlik tarım işçileri için barınma, beslenme ve sağlık koşullarını kapsayacak Kızılay alt yapısından faydalanılan özel paket sunulmalı. Tarımsal üretim yapılan ancak mülkiyet sorunu nedeniyle ÇKS kaydı oluşturulamayan arazilerde üretim yapanlar özel kayıtlar oluşturularak tarımsal desteklerden faydalandırılmalı. Böylece tarımsal üretimdeki kayıt oranı da yükselecektir. Tarım sektörü, girdi sağlayan tedarikçileri ve lojistiği ile birlikte bütün olarak mücbir sebep koşulları kapsamına alınmalı. Şirketlerin ödeme sisteminin tıkanmaması için belirli bir dönemde aldıkları faturaların tutarları, devletçe tedarikçiye ödenmeli ve şirket hesabına kredi olarak kayıt edilmeli.” HABER MERKEZİ