Halk otobüsü deyince hemen aklıma bir deyiş geliyor.

Bir söyle bin işit

Halk otobüsleri hakkında gelmeyen şikayet kalmadı.

Antalya’nın sıcağından mı? Havasından mı? Suyundan mı? Bilinmez…

Daha öncelerinde halk otobüsleri taşıdığı yolcu başına para aldığı için girmediği durağı bırakın, duraksız bile yolcu alıp yolcu indiriyorlardı.

Ya şimdi?

Aylık yaptıkları kilometre sabitlendi ve bunun karşılığında da ister taşısın, ister taşımasın aylık fiks bir para alıyor Halk Otobüsleri’nin sahipleri.

Sahipleri diyorum. Çünkü otobüslerin sahipleri nadiren direksiyon başına çıkıyorlar. Bu otobüsleri aylıkla çalışan şoförler kullanıyor.

Tabi konu şoför olunca da şikayetlerin ardı arkası kesilmiyor.

Bir kere otobüs sahipleri fiks bir para aldığı için, yolcu durakta kalmış, otobüs durağı girmiş mi, girmemiş mi? Arayan soran yok.

Otobüs sürücüsü durağı yaklaşırken bakıyor kıpırdanma yok, basıyor gaza gidiyor. Sonra da elini kaldırsaydı diyor geçiyor.

Şimdi gelelim olayın yeni bir boyutuna.

Ekspres servisler var…

Adı üzerinde ekspres gidiyorlar.

Yapılan açıklamaya göre ekspres otobüsler iki durak atlayarak yolcu alacaklar veya indirecekler. Heyhat nerede bu kararı uygulayan.

Yine şoför hatası diyelim biz buna. Kimse kendilerine belirlenen durakta durmuyor. Ekspres durak olmayan duraktan yolcu alıyor, ancak yolcu Ekspres durak duşunda ineceği zaman ise durmak bilmiyor.

Yani işin Türkçesi, Halk otobüslerinin sürücüleri kent merkezinde ayrı, kırsal kesimlerde ayrı uygulama yaparak yolcuların sinir katsayısını arttırdıkça arttırıyorlar.

Yani başta da yazdık ya…

Halk Otobüsleri konusunda bir söyle bin işit.

Roman yazsan yazılır bu kurum hakkında.

Ne denetleyen var, ne de takip eden.

Aybaşı gelsin Belediye aylık 32 bin lirayı ödesin, gerisi yalan…