Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve İŞKUR’un ortaklaşa gerçekleştirdiği ‘Sosyal Çalışma Programı’nın şartları arasında açıköğretim öğrencilerinin dahil edilmemesine tepki gösteren Başkan Samet Beyaz, bu durumun yönetmeliğe aykırı olduğunu savundu

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve İŞKUR’un ortaklaşa gerçekleştirdiği ‘Sosyal Çalışma Programı’ üniversite öğrencilerin kamu kurumlarında toplumsal fayda sağlayabilecekleri, sosyal ve kültürel faaliyetlerde aktif olabileceği programdır. Programa katılım şartları arasında açıköğretim öğrencilerinin dahil edilmediğini ve adaletli bir davranış olmadığını vurgulayan Sosyoloji Meslek Mensupları Derneği Başkanı Samet Beyaz, açıköğretim öğrencilerinin ayrı tutulmasının Açık Yüksek Öğretim Yönetmeliği’nin 13. maddesine aykırı olduğunu söyledi. Program dahilinde öğrencilerin çalışma yerleri olarak doğanın korunması, küresel mirasın restorasyonu, kütüphanelerin bakımı ve onarımı alanları yer alıyor. Katılımı şartları arasında ‘Açıköğretim, yüksek lisans ve doktora öğrencileri hariç olmak üzere başarılı, aktif öğrenci kaydı olan bütün yüksek öğretim öğrencileri katılabilir’ maddesi ile Açık Yüksek Öğretim Yönetmeliği’nin 13. maddesinde yer alan ‘Açıköğretim öğrencileri ile aynı öğretim programına göre örgün öğretim öğrencileri arasında öğrenci hakları bakımından fark bulunmadığı gibi her iki yoldan mezun olanlar eşit hak ve yetkilere sahip olurlar’ maddeleri birbirleriyle çeliştiğini belirten Sosyoloji Meslek Mensupları Derneği Başkanı Samet Beyaz, “Bu çelişkiyi en iyi Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve İŞKUR yetkilileri açıklar. Ben bu olayın bir benzerini 2 yıl önce yaşadım. O olay ise Adıyaman ilinin Gerger ilçesinin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yapmıştı. Kaymakamlığın resmi internet sitesinde bir iş ilanı yayınladılar. Alınan çalışanların arasında sadece örgün öğretim öğrencilerini belirtmişlerdi. Birde parantez içinde çok aşağılayıcı cümle olan ‘Açıköğretim sisteminden mezun olan öğrencilerin sosyal ilişkilerin gelişmediği kanaatine vardık’ ibaresi yer alıyordu. Ben bununla ilgili basına röportajlar verdim. Benim şikayetim üzerine haberlerin ulusal boyuta ulaşmasının ardından iş ilanı ertesi gün kaldırıldı. Onlar Türkiye’ye rezil oldular. O kişiler benim sosyal ilişkim gelişmediğine nasıl karar verdiler” dedi.

“HAKSIZLIK NE ZAMAN BİTECEK?”

Öğrencilerden her dönem harç ve kayıt parası alındığını söyleyen Dernek Başkanı Samet Beyaz, “Şimdi yine aynı sorunla karşı karşıyayız. Açıköğretim üniversitelerinde milyonlarca öğrenci okuyor. Yönetmelikte eşit haktan bahsederken, programda saf dışı bırakılamazsın. Böyle bir şey olamaz. Ben olaya tepki göstermesem, kimsenin önemseyeceği yok. Bu program 3 aylık, fakat burada süreden daha çok önemli olan bir miktarda olsa öğrencilere maddi destek sağlamak. 3 tane açıköğretim üniversitesi var. Bu imkanlar sağlanmayıp, açıköğretim sistemi insanları para ve rant kapısı olarak mı görüyor? Öğrencilerden harç paraları, kayıt paraları her dönem alınıyor. Bu haksızlık ve rekabet ne zaman bitecek” dedi. Bir diğer sorunun atamaların yapılmadığını söyleyen Dernek Başkanı Beyaz, “Ben öğrencilerin formasyon alabilmeleri içinde çok fazla mücadele ettim. Öğrenciler KPSS’de yüksek puan alsalar dahi mülakat sisteminde eleniyorlar. Madem atamaları yapılmayacaksa bu öğrencilerin neden umutlarıyla oynanıyor. Bugün milyonlarca açıköğretim bölümü işsizleri var. Bünyesinde açıköğretim fakülteleri bulunduran Anadolu Üniversitesi , Atatürk Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi rektörlüğüne bu hukuksuz uygulamaya dur demeye kamu önünde davet ediyorum. Öğrencilerine ve mezunlarına sahip çıksınlar. Binlerce insan üniversitelerin rant ve gelir kaynağı değildir. Bu böyle bilinmelidir. Biz üniversitelerin döner sermayeye para kapısı değiliz” ifadelerini kullandı. EBRU KOÇAK / ANTALYA GÜNDEM ÖZEL HABER