Türk Tabipler Birliği (TTB) 11 Merkez Konseyi üyeleri, ‘Savaş Bir Halk Sağlığıdır Sorunudur’ açıklamalarıyla yargılandılar. Üyelerin aldıkları ceza ile ilgili Antalya TTB, ‘Barış Yargılanamaz’ sloganlarıyla Attalos Heykeli’nin önünde basın açıklaması yaptılar

Türk Tabipler Birliği (TTB) 2016-2018 dönemi görev alan 11 Merkez Konseyi üyesi toplumları ve ülkeleri uyarma ödevini yerine getirmek isteği gerekçesiyle ‘Savaş Bir Halk Sağlığıdır Sorunudur’ açıklaması nedeni ile Ankara 32 Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava sonucu “halkın kin ve düşmanlığa tahrik etme’ suçu nedeniyle 20’şer ay hapis cezası aldılar. Dr. Hande Arpat’ın sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımı ise 1 yıl 6 ay 22 gün hapis ceza aldı. Antalya TBB Odası olaya karşılık “Savaşa karşı olmak hekimlik mesleği evrensel ilkelerinin gereğidir ve barışı savunmak suç olamaz” diyerek Attalos Heykeli’nin önünde dün basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Antalya Türk Tabipler Birliği Oda Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin’in yanı sıra Eğitim-Sen Başkanı Kadir Öztürk ve TTB üyeleri katıldı. Od Başkanı Şahin, “Her türlü bilimsel ve teknolojik değişimlere karşın mesleğimizin en temel amacı ayrım gözetmeksizin yaşam ve sağlık hakkının korunmasıdır. Hekimliğin amacı hekimlerin görevi olan ve anayasamız tarafından da kabul edilmiş bu hakların sağlanması ödevi ise Devlet’e verilmiştir. Savaş ve çatışma ortamları bu hakların korunması açısından kritik süreçlerdir. Bunun yanında hekimlik mesleğinin evrensel ilkelerinden bir diğeri de her koşulda mesleğin değerlerinin korunması ve gündelik politikaların aracı haline getirilmemesidir. Dünya Tabipler Birliği’nin “Silahlı Çatışmalarla İlgili Tutum Belgesi’nde “Hekimler ve ulusal tabip birlikleri savaşın insani açıdan yol açacağı sonuçlar konusunda hükümetleri  ve devlet dışı aktörleri uyarmalıdır” ifadesiyle evrensel ilke olarak belirttiği gibi kriz dönemlerinde hekimlik değerlerimizi yüksek sesle haykırıp tutum almak mesleki sorumluluğumuz ve ödevimizdir” dedi.

“SAVAŞ, HALK SAĞLIĞI SORUNUDUR”

Halk sağlığını korumaya görevinin 6023 sayılı kanunla TTB’ye yasal olarak verildiğini söyleyen Oda Başkanı Şahin, “Görüldüğü gibi “Savaş, bir halk sağlığı sorunudur” başlıklı açıklama mesleki değerlerin, etik ilkelerin, yaşam ve sağlık hakkının, bilimsel gerçeklerin sahip çıkılması ve yasaların TTB’ye verdiği ödevin yerine getirilmesidir. TTB tarihi böylesi ödevlerin yerine getirildiği örneklerle doludur ve depremlerde, iş cinayetlerinde, maden facialarında, salgınlarda, gezi direnişinde, idam cezasına karşın yaşamı savunmada hep halk sağlığını koruma yönünde tutum alarak biat etmeyi değil mesleğin etik ilkelerine sahip çıkmayı, gerçekleri dile getirmeyi tercih etmiştir. Meslek örgütümüz olarak TTB’nin halk sağlığını ve mesleki değerlerimizi korumakla görevli olduğunu Antalya Tabip Odası ve destek veren tüm dostlarla birlikte bir kez de biz anımsatıyor, tüm bu gerçeklerin mahkeme kararları ile değiştirilebilmesinin ise olanaksız olduğunu belirtiyoruz. Bu davada TTB ile birlikte bilimde yargılanmış ve cezalandırılmıştır. TTB yöneticilerine verilen, açıkça hukuka aykırı olduğunu düşündüğümüz, Dünya Tabipler Birliği, Avrupalı Hekimler Daimi Komitesi gibi uluslararası alanda da kınanarak ülkemizi itibarsızlaştıran cezayı kabul etmiyoruz ve üst mahkeme tarafından kaldırılacağının umudunu taşıyoruz. Savaşın bir halk sağlığı sorunu olduğunu bir kez daha yineliyoruz” diye konuştu. EBRU KOÇAK / ANTALYA GÜNDEM